Her yıl 6 milyon insanın hayatını kaybetmesine neden olan inmede uzmanlar ilk 6 saatin çok önemli olduğuna dikkat çekerek, konuşma bozukluğu, ağızda sağ tarafa doğru kayma, kol ve bacakta ortaya çıkan güç kaybı, dengesiz yürüme, çift görme ya da görme kaybı gibi belirtiler gözüktüğünde hemen doktora başvurulması gerektiğini söyledi.
Tüm dünyada yılda yaklaşık 17 milyon insanın inme geçirdiğini ve inmenin kalp damar hastalıklarından sonra en sık ölüme neden olan hastalık olduğunu belirten Medical Park İzmir Hastanesi Nöroloji Kliniği?nden Uzm. Dr. Halil Güllüoğlu, 'Türk Nöroloji Derneği rakamlarına göre ülkemizde geçtiğimiz yıl yaklaşık 180 bin kişi inme geçirmiş olup, yaklaşık 40 bin kişi inme nedeniyle hayatını kaybetmiştir. İnme belirtileri ortaya çıkar çıkmaz hemen tam donanımlı üçüncü basamak hastanelerimizin acil servislerine başvurmamız gerekmektedir' dedi.
İlk 6 saat çok önemli
Nörolojik bulguların ortaya çıkmasından en geç 4,5 saat içinde acil servise gidilmesi gerektiğini kaydeden Güllüoğlu, 'Ne kadar acil servis başvurusu geç olursa, o kadar beyin hücrelerinin kaybı yani ölümü o oranda artmış oluyor. İnmede erken müdahale hayat kurtarıyor. İlk 6 saatten sonra tedavi seçenekleri azalıyor. İlk 6 saatte hastaneye başvuran ve uygun olan vakalarda, damar içerisindeki pıhtıyı eritecek doku plazminojen aktivatörü (Alteplaz) olarak isimlendirilen ilacı, bir saatlik zaman dilimi içerisinde toplardamar yoluyla uygulamak ve inmeye yol açan pıhtıyı eritmek mümkün olabiliyor' ifadelerini kaydetti.
Hastaya uygulanan tedavi yöntemleri
Hastalara uyguladıkları tedaviler hakkında bilgi veren Uzm. Dr. Halil Güllüoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
'18-80 yaşları arasında, çekilen beyin tomografisinde kanaması olmayan ve damar tıkanıklığı alanı belirli büyüklüğü içerisinde beyin-omurilik cerrahisi-majör travma-majör cerrahi geçirmemiş, son üç ay içerisinde iskemik inme ya da ömründe hiç beyin kanaması geçirmemiş, son üç hafta içerisinde gastrointestinal-genitoüriner sistem kanaması geçirmemiş, son 10 gün içerisinde ulaşılamayacak atar damar girişimi uygulanmamış, sistemik malignitesi-primer beyin tümörü ya da beyin metastazı olmayan, son dönem karaciğer-böbrek yetmezliği olmayan, aort disseksiyonu-infektif endokardit gibi kalp hastalıkları olmayan, kan pıhtılaşma parametreleri uygun olan, hemogram trombosit sayısı 100 bin üzerinde olan hastalarımıza, damar içerisindeki pıhtıyı eritecek doku plazminojen aktivatörü (Alteplaz) olarak isimlendirilen ilacı bir saatlik zaman dilimi içerisinde toplardamar yoluyla uyguluyoruz. Sonrasında ilk 6 saate kadar beyin tomografisinde uygun yerde tıkanıklığı olan hastalarımıza kasıktan yapılan, aynı kalp anjiyosuna benzer bir şekilde, beyin damar anjiyosuyla tıkalı damardaki pıhtı çıkarılabiliyor. Bu şekilde hastalarımızın hayat kaybı ya da yatağa bağımlı olarak yaşama oranları belirgin düzeylerde azaltılıyor. İlaç uygulaması için ilk 4,5 saat, anjiyo için 6 saatten sonra başvuran hastalarımızın ne yazık ki bu tedaviler uygulanamıyor.'