Bakan Selçuk, 2023 Eğitim Vizyonu Kapsamında Okul Müdürleriyle Bir Araya Geldi

Bakan Selçuk, 2023 Eğitim Vizyonu Kapsamında Okul Müdürleriyle Bir Araya Geldi

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 2023 Eğitim Vizyonu buluşmaları kapsamında bu kez İstanbul?da görev yapan okul müdürleriyle bir araya geldi.

Milli Eğitim Bakanı Selçuk, 2023 Eğitim Vizyonu buluşmaları kapsamında İstanbul?da görev yapan okul müdürleriyle buluştu. Buluşmaya 2019 Küresel Öğretmen Ödülü (Global Teacher Prizes) sıralamasında dünyanın en iyi 50 öğretmeni arasına girmeyi başaran İzmir Anafartalar İlkokulu Müdürü Samet Başkonuş da Bakan Selçuk?un özel davetiyle onur konuğu olarak katıldı. ?Türkiye?nin en büyük öğretmenler odasındayım? diyerek Yahya Kemal Beyatlı Kongre Merkezini dolduran binlerce okul yöneticisinin arasında dolaşan Bakan Selçuk, yaptığı konuşmada şunları kaydetti:

'Lider ne yapar? Lider strateji kurar, yepyeni bir paradigma kurar. Çığır açar. Yönetici ise yeni durumlara ilişkin taktik geliştirir; kurumu yeniler. Ancak idareci sadece mevcut durumu idare eder; operasyon düzeyinde gelen evrak, giden evrak takibi yapar. Muhakkak kendimizi dönüştürmeniz lazım. Biz okul lideri olmak istiyoruz. İdareci kategorisindeyseniz, okulunuz sizden önce ve sizden sonra çok büyük bir değişiklik yaşamaz. Siz olmasaydınız o okulda başka biri yönetici olsa ne değişirdi? Ne kaybederdi o okul, çocuklar nasıl bir zarar görürdü, veliler nasıl bir sıkıntıya girerdi? Bunun yanıtını bulmak zorundasınız. Siz oradaysanız, siz orada olduğunuz için yüksek bir beklenti oluşmalı. Siz orada olduğunuz için evet bu iş olur denilmeli. Heyecan yaratmalısınız. Dünyaya meydan okunan yerdir okul. Sizler yaptığınız işi sıradanlaştırırsanız yapamazsınız ama sıradanlaştırmayıp ben bu okulu çok özel kılacağım diye uğraşırsanız zaten potansiyeliniz var.'

'Ankara?da bir okul var, müdürü değişti, bu öğretmenlere bir kan geldi'

'Ankara?da bir okul var, müdürü değişti, bu öğretmenlere bir kan geldi, can geldi nasıl oldu bu diyorum. Müdür hiç oturmuyor ki diyorlar' ifadesini kullanan Selçuk, 'Sürekli koşturuyor, sürekli kendi çalışıyor. O çalışınca biz de utanıyoruz, biz de çalışıyoruz diyorlar. Eğer bir müdür odasında günde yarım saatten fazla oturuyorsa zaten gitsin evde otursun. Sevgili arkadaşlar, muhakkak surette öğretmen odasının havasını soluyalım, öğretmenlerin kollarına girmek onlarla sohbet etmek, cenazesiyle ilgilenmek, düğününü, bayramını, çoluk çocuğunun hastalığını sormak, konu komşuyla ilgilenmek, mahalleyi dolaşmak bütün bunların hepsi yöneticilik, liderliktir, diğeri ise idarecilik' dedi.

'Bir insan mezun oldum derse zaten bitmiştir'

Bakan Selçuk, konuşmasına şöyle devam etti:

'Bir insan mezun oldum derse zaten bitmiştir. Bir fakülte talebesi mezun olmaz. Bakın, bugün niye Kanada?da, niye İngiltere?de, Amerika?da mezuniyetten sonra 2 yıl geçmişse üzerinden o kişinin not ortalamasını dikkate almıyorlar; üzerinden 2 sene geçtiyse o mazide kaldı diyorlar ve not ortalamasını saymıyorlar. Bizim mezuniyetimizin üzerinden kaç sene geçti? Benimki milattan önceydi, sizinkinden ne kadar geçti bilmiyorum. O zaman ne olacak? Asla mezun olmam, kendime hakaret sayarım, her gün yeni bir şey öğrenmezsem kendimi vebal altında sayarım. Öğretmene hiçbir hizmet içi eğitim vermezsek, onların hoşuna giden, istek duydukları, mutlu oldukları, keşke ben de katılsam dedikleri eğitimler düzenlemezsek, onları belgelendirmezsek, lisansüstüne yöneltmezsek, o zaman öğretmeni nasıl motive edeceğiz? Öğretmen motive olmalı, kendini yetiştirmeli, sürekli kendini geliştirmeli. Peki, kendimizi nasıl yetiştireceğiz? O imkanlar bizden, hizmet bizim işimiz. YÖK?le, üniversitelerle, özel sektörle, uluslararası kuruluşlarla sürekli görüşüyoruz, çok ciddi bir altyapı hazırladık. Çok yakında tüm bunları sırasıyla kamuoyu ile paylaşacağız. Hepimiz aynı gemideyiz. Kimse birini dışlayıp da öteki yapmasın lütfen; bunu yaptığınız anda çocuklara hıyanet edersiniz. Eğer bir yönetici başarısız olsun diye uğraşıyorsanız aslında çocuklar başarısız olsun diye uğraşıyorsunuzdur. Biz aynı gemideyiz. Hücre, doku, organ, vücut; biz aynı vücuduz, biz aynı hücreyiz, aynı dokuyuz, aynı organız. O yüzden başaracaksak birlikte başaracağız. Çünkü böyle bir değişim sadece sizin hızınıza bağlı, sadece sizin niyetinize bağlı, sadece sizin yol arkadaşlığınıza bağlı. Eğer siz bu değişimi omuzlarsanız, sizler bu değişimde beraberce yürümemize izin verirseniz o zaman biz bir şey yapabiliriz. Önümüzdeki süreçte değiştirmek değil, geliştirmek üzerine bir yaklaşım sergileyeceğiz. Yine sizlerle birlikte daha kaliteli işler yapmaya yöneleceğiz. Tüm müdürler değişecekmiş ve sair dedikoduları boş verin. Gayemiz birlikte daha kaliteli bir eğitime yolculuk.'