MHP'li Oğan: 'Sayın Genel Başkanımız mahkeme kapılarına düşürmesin bizi. Sayın Genel Başkanımız, ülkücü iradenin tecelli edeceği yeri mahkeme salonları olarak belirlemesin, kurultay salonları olarak belirlesin. Sayın Genel Başkan?
ANKARA (AA) - CÜNEYT ATEŞ - İSMAİL ÇİMEN - MHP'li muhaliflerden Sinan Oğan, Türkiye'nin kan revan içerisinde, MHP'nin ise parti kapatmakla meşgul olduğunu belirterek, 'Sayın Genel Başkanımız mahkeme kapılarına düşürmesin bizi. Ülkücü iradenin tecelli edeceği yeri mahkeme salonları olarak belirlemesin, kurultay salonları olarak belirlesin. Sayın Genel Başkanımız kardeşi kardeşe düşürmesin' dedi.
Oğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, MHP'de yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.
Mahkemeye verdiklerinden başka delegelerden hala imza geldiğini belirten Oğan, Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin 'İstediğiniz kadar imza getirin, bize değil, mahkemeye başvurun' dediğini, kendilerinin de mahkemeye müracaat ettiklerini ve sürecin devam ettiğini bildirdi.
Sinan Oğan, 'Biz Türk adaletine güveniyoruz. Mahkemenin adil bir karar vereceği kanaatindeyiz' diye konuştu.
Genel merkezin, imza veren teşkilatları kapatmasının kabul edilebilir bir şey olmadığını vurgulayan Oğan, şunları söyledi:
'Mahkemeler devam ederken son bir haftadır bütün teşkilatlarımızın teyakkuz haline geçmesine sebep olan ve 13 il ile 8 ilçe teşkilatımızın kapanmasına vesile olan bir süreci gördük. Teşkilat kapatma, teşkilatların kaldırılması süreci ile karşı karşıyayız. Bu kabul edilebilir bir durum değil. İmzalar genel merkeze verildikten sonra mahkeme süreci başladıktan sonra kapatılan ve ortadan kaldırılan bu teşkilatlarımızın üyelerinin ve delegelerinin yok edilmesi, kurultayda kendilerine rakip olanların kaldırılması amaçlıdır. Bunun hiçbir hukuki geçerliliği yoktur.''
Oğan, sözlerine şöyle devam etti:
'Bütün Türkiye'ye, bütün delegelerimize, sayın genel merkez yöneticilerimizin bu teşkilatları kapatarak bir yere varamayacağını ve bu işlemlerin tamamen hukuksuz olduğu ve bu işlemlerin tamamen kendilerine karşı olanları yok etmek amacında olduğunu, bunun parti tüzüğümüze, siyasi partiler kanununa ve en sonunda anayasamıza aykırı olduğunu ifade etmek isterim. Delegelerimiz müsterih olsunlar, onların delegelikleri düşmeyecektir, üyelikleri düşmeyecektir çünkü bu parti kapatmanın, tüzüğümüzde de hukukta da yeri yoktur.'
Sinan Oğan, daha önce imza vermeyen birçok delegenin de teşkilatların kapatılmasına tepki olarak kendilerini arayıp imza vermek istediklerini aktardı.
- Kapatılan teşkilat yönetimi oy kullanabilir mi?
Sinan Oğan, 'Genel merkez tam olağanüstü kurultay öncesi imza verenleri ihraç kararı alırsa ne olur' sorusunu yanıtlarken, 'Onlar oy kullanacaklar çünkü bu süreç baştan hukuksuz bir süreç' dedi.
Delegelerin imza verdikleri için ihraç edilmek istendiğini yineleyen Oğan, şunları anlattı:
'O zaman demokrasinin, seçimin hiçbir anlamı yok. O zaman mevcut hükümet tam seçime girecekken diğer siyasi partileri kapatsın. Ne olur, böyle bir demokrasi olur mu? Bizim MHP ölçeğini getirelim Türkiye ölçeğine uygulayalım. İktidar, rakiplerini ortadan kaldırmak için seçime bir hafta kala bütün siyasi partileri kapatsın. Aynı anlama geliyor. Bütün seçmenleri, bu anlamda, muhalefete oy veren seçmenlerin seçmenliklerini ortadan kaldırsın. MHP yönetiminin bugün yaptığı da budur. Bunun hiçbir hukuki, hiçbir demokratik tarafı bulunmamaktadır. Hiçbir geçerliliği de bulunmamaktadır.'
Bu atılma işleminin geçersiz olacağını belirten Sinan Oğan, değerlendirmelerine şöyle devam etti:
'Bu atılma işlemi, bu kapatma işlemi, bu ihraç işlemi bütün bunların hepsi imza verildikten sonraki işlemlerdir. Dolayısıyla da bir demokratik hakkın kullanılmasına engel olan işlemlerdir. Bu ülkede hak, hukuk, adalet var ise bu ülkede mahkemeler bağımsız ise hepsini bir günde geçersiz işlem olarak addeder ve gereğini yaparlar. Seçime girerken iktidar partisi bütün muhalefeti kapatsa mahkemeler buna ne der, 'evet' der mi? Demez. Dolayısıyla bu işlemler külliyen toptan geçersiz, hukuksuz işlemlerdir. Aslolan bizim müracaat ettiğimiz imzaları partimize teslim ettiğimiz tarihtir, mahkemeye teslim ettiğimiz tarihtir. Ondan önce bu işlemleri yapmış olsalardı geçerli olabilirdi. Ama o dahi temyize açık bir durumdu. Ondan sonra yapılan bütün işlemler rakipleri sindirmek, ortadan kaldırmak amaçlıdır. Dolayısıyla da art niyetli bir işlemdir. Hukuken hiçbir geçerliliği yoktur.'
Genel merkezin kongre arifesinde üyeliklerle ilgili yapacağı işlemlerin hukuki bir geçerliliği bulunmayacağını, bu işin iki boyutunun olduğunu anlatan Oğan, 'Birincisi imzalar genel merkeze teslim edildiği tarihten itibaren siyasi rekabet içerisine girildiği için bunun hukuki bir geçerliliği yoktur zira rakipleri alt etme amaçlıdır. İkinci boyutu ise bu bir süreçtir. bir insanı 'attım' deyince atamıyorsunuz zaten. Onun önce savunmasının alınması lazım. Hazırun listesinde onun isminin olması lazım, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında 'Ben şunları çıkardım' deyince çıkaramıyorsunuz. Onun gerekçelerini ortaya koymanız lazım. Uzun bir süreci gerektirir' diye konuştu.
- Ümit Özdağ'ın istifası
Sinan Oğan, MHP Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ'ın dün görevinden istifasını açıklamasına ilişkin, 'Tam da beklediğimiz gelişme buydu' ifadesini kullandı.
Oğan, şunları söyledi:
'Bir taraftan dışarıdaki delegeler, teşkilatlar, il başkanları, ilçe başkanları, merkez karar yönetim kurulu üyeleri, MYK üyelerimiz değişimi talep ederken MHP Genel Merkez yönetiminin buna sessiz kalmaması gerekirdi. Bugün sessiz kalınmadı. Hem milletvekillerimizin, hem divan üyelerimizin kurultay talebiyle basın toplantısı oldu. Bu sebeple Sayın Özdağ'ın bu açıklamalarını gönülden destekliyorum, yürekten tebrik ediyorum. Tam da özlenen MHP tablosu bu tablodur. Çünkü biz bu ülkeye demokrasi getirme iddiasında olan bir siyasi partiyiz. Bizim partimizin içinde de farklı talepler, farklı fikirler var olmalıdır. Bugün Sayın Özdağ'ın da yaptığı tam da budur. Bu sebeple Sayın Özdağ'ın da bu açıklamalarını çok müspet olarak değerlendiriyoruz.'
Genel merkez yöneticilerine dün bir çağrıda bulunduklarını ve bütün genel merkez yöneticilerinin, MYK üyelerinin, divan üyelerinin, milletvekillerinin sessiz kalmamalarını istediklerini anımsatan Oğan, şu görüşlerini paylaştı:
'Artık 13 il 8 ilçe kapatıldı buna sessiz kalmamalarını, 548 imzanın karşısında susmamalarını ve demokratik ifadelerini beklediğimizi, kongre talebi ifadelerini beklediğimizi ifade etmiştik. Aynı ifadeleri tekrarlıyoruz, genel merkez yönetimimizin sessiz kalmaması lazım. Ortada demokratik bir talep var. Bu demokratik talebe daha fazla gözlerini kapatamazlar. Ortada 548 imza, 20'nin üzerinde il başkanı, yüzlerce ilçe başkanı, merkez yönetim kurulu üyelerinin kongre talebi var. Ülkücü tabanın bir talebi var. Bu talep karşısında sessiz kalmaları partimize zarar verir. Ülke kan revan içerisinde, ciddi sıkıntılar varken MHP'nin ülke politikalarına dönük işlemleri bırakıp parti kapatmakla meşgul olmaları, kabul edilebilir bir durum değil. Sayın Genel Başkanın bir an önce ülkücülerin sesine kulak vermesini, ülkücüleri mahkeme kapılarına düşürmemesini ve ülkücü iradenin gereğine saygı göstermesini bekliyoruz.'
- 'Kardeşi kardeşe düşürmesin'
Genel Başkan Devlet Bahçeli'ye seslenen Oğan, alacağı kararın önemli olduğunu ifade ederek, taleplerini şöyle sıraladı:
'Sayın Genel Başkanımız mahkeme kapılarına düşürmesin bizi. Sayın Genel Başkanımız, ülkücü iradenin tecelli edeceği yeri mahkeme salonları olarak belirlemesin, kurultay salonları olarak belirlesin.
Buyurduğu takdirde kendisi de gelsin aday olsun. Orada bir demokratik yarış olsun. Bizim beklediğimiz şey bir ayrıcalık değil. Bu irade tecelli edecek. Ama Sayın Genel Başkanımız kardeşi kardeşe düşürmesin. Sayın Genel Başkanımız o anlamda gelsin, hepimizi bir araya toplasın, hepimiz kol kola mahkeme salonuna değil, kurultay salonuna girelim. Ülkücü irade kimi seçecekse ona destek vererek o salondan çıkalım.'