İzmir?de tedavi altında olduğu hastanede hayatını kaybeden 5 yaşındaki Recep Tayyip Erdoğan Işıksoy?un ölümüne ilişkin davada ifade veren sanık doktor, 'Yürüyerek gelen bir hastanın 4-5 saat içerisinde vefat etmesi beklediğimiz bir durum değildir. Ölümün akciğerin altında yatan ve tüm vücuda yayılan enfeksiyondan olduğunu düşünüyoruz? dedi.
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altındayken hayatını kaybeden 5 yaşındaki Recep Tayyip Erdoğan Işıksoy?un ölümünde ihmali olduğu öne sürülen doktorlar E.B.Ç.K. ile E.A.?nın yargılanmasına devam edildi. İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın bugünkü duruşmasına baba Murat Işıksoy ve anne Asiye Işıksoy ile doktorlar E.B.Ç.K. ve E.A. ile taraf avukatları katıldı.
Olay günü Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinin çocuk cerrahi kliniğinde nöbetçi olduğunu ifade eden çocuk cerrahisi uzmanı doktor E.B.Ç.K., asistan doktor E.A. ile saat 06.10 sıralarında Recep Tayyip Erdoğan Işıksoy?un akciğer grafisini incelediklerini ve 5 yaşındaki çocuğun sol akciğerinde yüzde 20 oranında akciğer sönmesi tespit ettiklerini ve nefes alıp vermesinde bir sıkıntının olmadığını gözlemlediklerini söyledi.
Akciğer sönmesinin tedavisi olarak 5 yaşındaki çocuğa traks tüpü takmayı planladıklarını ancak bu işlemin anestezi gerektirdiğini ve 3 saat daha açlık süresi gerektirdiğini ifade eden E.B.Ç.K., '3 saat içinde hazırlıkların tamamlanmasını önerdik. Bundan yaklaşık 45 dakika-1 saat sonra hastanın genel durumunda bozulma olduğunu öğrendik. Acil servise gittiğimizde hasta canlandırma odasındaydı, entübe edilmişti. Kalp masajı yapılıyordu. Cerrahi anlamda ek bir faydamız olmayacağı için odadan çıktık? dedi.
?Ölümün akciğerin altında yatan ve tüm vücuda yayılan enfeksiyondan olduğunu düşünüyoruz?
Çocuk hekimlerinin eks olan hastanın geri dönmeyeceğine karar verdiğini, kendilerinin de bu nedenle nöbet yerine döndüğünü aktaran E.B.Ç.K., ?10 yıllık hekimim, tamamını çocuk cerrahisinde geçirdim. Bu zamana kadar akciğerinde 10 cc hava var diye ölen bir kişi görmedim ve rastlamadım. Otopsi raporunda çocuğun akciğerinde 5x6 santimetrelik bir irin olduğunu, akciğer dokusunun ölmüş olduğu, akciğerinde ve kanında mikrop olduğu yazılıydı. Benim bu olayda bir kusurum ve ihmalim yoktur. Yürüyerek gelen bir hastanın 4-5 saat içerisinde vefat etmesi beklediğimiz bir durum değildir. Ölümün akciğerin altında yatan ve tüm vücuda yayılan enfeksiyondan olduğunu düşünüyoruz? diye konuştu.
Olayı aynı yönde aktaran asistan doktor E.A. ise ?Müdahale sırasında hastanın başı çok kalabalıktı. Biz üzerimize düşen görevi yaptık. Ölüm bizim yanlış teşhisimizden veya ihmalimizden kaynaklanmamıştır? ifadelerini kullandı.
Acılı baba Dünya Sağlık Örgütünden örnek veri
Dünya Sağlık Örgütünün 5 yaşındaki çocuklar için yüzde 15 akciğer çökmesinin ardından acil müdahale ile tüp takılmasını öngördüğünü ifade eden acılı baba Murat Işıksoy da 'Benim çocuğumda yüzde 20 çökme tespit edilmiştir. Buna rağmen gerek serviste gerekse ameliyathanede buna ilişkin bir müdahale yapılmamıştır. Çocuğumun ölümü bundan kaynaklanmıştır? diyerek sanıkların olayda kusurlu olduğunu düşündüğünü ve cezalandırılmaları gerektiğini söyledi.
Acılı anne Asiye Işıksoy da doktorların cezalandırılmalarını isteyerek, şikayetçi olduklarını belirtti.
Hakim, diğer bir doktor M.D.Ö.?nün de sanık olarak savunmasının alınması için davayı erteledi.
Olay
İzmir?in Bornova ilçesinde yaşayan Murat ve Asiye Işıksoy çifti, 27 Mart 2017?de Recep Tayyip Erdoğan ismini verdikleri 5 yaşındaki çocuklarını rahatsızlanması nedeniyle Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinin Acil Servisine götürdü. Gece saatlerinde hastaneye getirilen çocuğun sabah vefat etmesi üzerine, çocuğun tedavisinden sorumlu olan doktorlar hakkında, çocuğun ölümünde kusurlu bulundukları gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
Olayın ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyeti, doktorlar E.B.Ç.K. ve E.A.?nın Recep Tayyip Erdoğan Işıksoy?un ölümünde kusurlu olduklarını tespit etti. Hazırlanan iddianamede, E.B.Ç.K. ve E.A. hakkında ?taksirle ölüme neden olma? suçundan dava açılarak cezalandırılmaları istendi.
