Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ)?de Nevşehir?in Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu?nun davetli konuşmacı olarak katıldığı ?21. Yüzyılda Atatürk Olmak? konulu konferans düzenlendi.
NEVÜ Atatürkçü Düşünce Kulübü tarafından Kültür ve Kongre Merkezi Konferans Salonunda düzenlenen etkinliğe; Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fatma Karipcin, Semra ve Vefa Küçük Sağlık Yüksekokulu ve Atatürkçü Düşünce Kulübü Akademik Danışmanı Prof. Dr. Nimet Karataş, Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Ş. Dilek Güven, Prof. Dr. Meliha Atalay, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı?nın okunması ile başlayan konferansın açılış konuşmasını NEVÜ Atatürkçü Düşünce Kulübü yönetim kurulu üyesi Selcan Diker yaptı. Diker, ?Bugün 81 yıl önce aramızdan ayrılan büyük lideri anmak ve anlamak için bir araya geldik. Mustafa Kemal Atatürk, sömürgecilik ve emperyalizme karşı savaşan bir lider ve olağanüstü reformlar gerçekleştirmiş bir devrimci, uluslararası anlayış, işbirliği ve barış yolunda çaba göstermiş önder bir kişi.
Bizler bugün Mustafa Kemal Atatürk?ün 21. Yüzyılda fikirlerine sahip çıkmak için buradayız. Atatürk?ün dediği gibi ?Beni görmek demek, behemehal yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir?. Biz de Atatürkçü Düşünce Kulübü olarak ölümünün üzerinden 81 yıl geçmiş olan bir kahramanın düşüncelerinden gidiyoruz. Atatürk?ün ?Bütün ümidim gençliktedir? dediği genç nesil bizleriz. Biz Türk gençliğine yakışan, vatanımızın huzur ve refahı için Atatürk ilke ve devrimlerinin izinden gidip her zamankinden daha çok çalışmak olacaktır? diye konuştu.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Emekli Tuğgeneral ve Hacı Bektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu ise, ?Atatürk, 21. yüzyılı takip edecek olan yüzyıllarda, her dönemde, her yaşta, her insana hitap edecek özelliklere sahip ender yetişmiş bir dâhidir. Atatürk?e göre toplumun, insanın, insanlığın ve özellikle bizim ulusça kurtuluşumuzun iki önemli ilkesi vardı. Hangi yüzyılda olursanız olun bu iki ilke çok önemli. Bunlardan birincisi Misak-ı Millinin ifade ettiği hukuk ve anlayış. Yani ulusal düşüncenin ulusal başkaldırının, ulusal gelişmenin adımlarının filizlendiği düşüncedir. Sonra tam bağımsızlık. Eğer ayaklarınız üzerinde duracaksanız, eğer kimseye muhtaç olmadan varlığınızı bu coğrafyada sürdürecekseniz tam bağımsız olmak zorundasınız. Eğer bağımlı duruma gelirseniz, bu coğrafyanın stratejik ve coğrafi yapısı nedeniyle kimse sizi rahat bırakmaz. Dün de bırakmıyorlardı, bugün de bırakmıyorlar ve yarında bırakmayacaklardır.
İkinci ilke ise, Osmanlı Devleti 622 yıl yaşamış büyük bir imparatorluktur ve bu büyük imparatorluğun külleri üzerinden yeni bir devlet kuruldu. Osmanlı İmparatorluğunun ardından çağı yakalayan, çağın üzerine çıkan, ufuk ötesini görerek uygarlık düzeyinin üzerine çıkmayı hedef alan bir Türkiye Cumhuriyeti?nin varlığını benimsemek ve sahip çıkmaktır. Bu devlet tam bağımsızlığını, yol ve yöntemlerini mücadele ederek kazanmış ve kurulmuş bir devlettir. Öyleyse bu devlete hep birlikte sahip çıkmak lazım. Yoksa bu coğrafyada başka türlü bizi yaşatmazlar. Bu coğrafya bütün ulusların, doğudan batıya, kuzeyden güneye ilgilenmek zorunda olduğu bir coğrafyadır. Öyleyse bir olacağız, öyleyse biz burada akılcı, bilimsel ve gelişmeye yönelik yolların daima açık tutulması anlamında çaba ve dayanıklılığımızı sürdüreceğiz. İşte Atatürk bunları bize öğütlüyor? diye konuştu.
Program, Başkan Ali Rıza Selmanpakoğlu?nun konuşmalarının ardından kendilerine Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fatma Karipcin tarafından plaket takdimi ile sona erdi.