Yeni yapılan bir epidemiyoloji çalışmasına göre, ceviz tüketimi sayesinde Amerikalı yetişkinler arasında depresyon belirtileri daha az ve daha düşük sıklıkta görüldü.
ABD?de yapılan bir araştırmaya göre ceviz tüketiminin depresyon üzerine etkileri araştırıldı. Araştırma sonucuna göre; ceviz tüketimi sayesinde Amerikalı yetişkinler arasında depresyon belirtileri daha az ve daha düşük sıklıkta görülüyor. Çalışmaya katılanların depresyon durumlarını değerlendiren araştırmacılar, hiçbir kabuklu kuru yemiş tüketmeyenlere kıyasla ceviz tüketenlerin depresyon skorlarının yüzde 26, diğer kabuklu kuru yemişleri tüketenlerin skorlarının ise yüzde 8 daha düşük çıktığını tespit etti.
Araştırmacılar, ABD nüfusunda büyük bir örneklemin incelendiği Ulusal Sağlık ve Beslenme Araştırması Anketinde (National Health and Nutrition Examination Survey) yer alan verileri incelendiği belirtildi. 26 binden fazla Amerikalı yetişkine bir ile iki günlük süre içerisinde tükettikleri besinler ile birlikte son iki haftada yaşadıkları depresyon belirtileri soruldu. Geniş kabul gören bir anket formunun kullanıldığı bu araştırmada, katılımcılar bir şeyleri yapmaya daha az istekli olma, uyumada güçlük veya çok fazla uyuma, yorgun hissetme veya enerjinin düşük olması ve bir şeyler yaparken konsantrasyon güçlüğü çekme gibi faktörleri ne kadar sıklıkla yaşadıklarını sıraya koydular. Anket sonuçlarına göre, ceviz tüketen katılımcılar faaliyetlere daha fazla ilgi duyuyorlar, daha yüksek enerji seviyelerine sahip oluyorlar, daha az umutsuz hissediyorlar, konsantrasyonları daha iyi ve daha fazla iyimserler.
?CDC?ye göre, altı yetişkinden biri hayatlarının belirli bir döneminde depresyona girecek. Uygulaması kolay ve depresyon görülme sıklığını azaltmaya yardımcı olabilecek beslenme değişiklikleri gibi düşük maliyetli müdahaleleri bulmak önemli? diyen Los Angeles?taki Califorina Üniversitesi David Geffen Tıp Fakültesi?nden çalışmanın Baş Araştırmacısı Dr. Lenore Arab, ceviz tüketiminin daha önce kalp damar sağlığı ve bilişsel sağlıktaki rolü açısından araştırıldığını ancak artık depresyon belirtileriyle de ilişkisinin olduğunun ortaya çıktığını, bu nedenle sağlıklı beslenme planına dâhil edilmesi gerektiğini belirtti.
En güçlü etki kadınlarda görüldü
Yaş, cinsiyet, ırk, gelir, VKİ, sigara kullanımı, alkol tüketimi ve medeni duruma göre düzeltildikten sonra bile kabuklu kuru yemiş tüketmeyenlere kıyasla kabuklu kuru yemiş ve özellikle ceviz tüketenlerin depresyon skorları anlamlı derecede düşük çıktı. Ceviz tüketenler günde ortalama 24 gram (ya da bir bardağın dörtte birinden daha az) ceviz tüketiyor. Kabuklu kuru yemiş tüketimi ile depresyon skorları arasındaki ilişki erkek ve kadınlar için uyumlu çıkmasına rağmen, en güçlü etki erkeklere kıyasla daha fazla depresyon belirtisi yaşadığını ve antidepresan kullandığını bildiren kadınlarda görüldü.
Diğer kabuklu kuru yemişlere kıyasla, cevizin benzersiz bir yağ asidi profili var ve ceviz ağırlıklı olarak çoklu doymamış yağ içerdiği belirtiliyor. Bunun içerisinde önemli miktarda bitkisel omega-3 alfa linolenik asit var (2.5 g/oz), bu miktar ise diğer kabuklu kuruyemişlerdekinden daha fazla olduğu bildiriliyor.
Yapılan bilgilendirmede; diğer bilimsel araştırmalarda olduğu gibi, bu çalışmanın da bazı sınırlılıkları olduğu kaydedilirken; katılımcılara bir ila iki günlük süre içerisinde yapmış oldukları beslenme tercihleri sorulduğu için verilen bilgiler katılımcıların her zamanki tüketim kalıplarını temsil etmeyebileceği açıklandı. Depresyon normal iştah düzenini ve yeme davranışlarını da değiştirebileceği; ayrıca, çalışma kesitsel nitelikte olduğu için, çalışmanın bulguları sebep-sonuç ilişkisini kanıtlayamayabileceği de vurgulandı.
Antidepresan kullanımı Türkiye?de son 5 yılda yüzde 25 oranında arttı
Öte yandan; Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre, ruh sağlığı ve nörolojik bozukluklar nedeniyle yılda 8,6 milyon kişi doktora başvurduğu ve antidepresan kullanımı son 5 yılda yüzde 25 oranında arttığı belirtiliyor. Depresyon, yüzde 10 görülme sıklığı ile günümüzde en yaygın hastalıklardan biri olduğu hesaplanırken, Sağlık Bakanlığı?nın desteklediği ?Türkiye Ruh Sağlığı Profili Araştırmasına? göre; 12 aylık depresif nöbet görülme oranı kadınlarda yüzde 5,4 ve erkeklerde yüzde 2,3, tüm nüfusta ise yüzde 4 olduğu bildirildi. Bakanlık aynı zamanda 2016 yılında, 8 milyon 656 bin 513 kişinin ruhsal ve nörolojik bozukluklar açısından muayene edildiğini ve bu rakamın her yıl artış gösterdiğini belirtti.