Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Washington Post gazetesine yazdığı makaledeki üslubunun bir ilerleme olduğunu belirterek, sözlerindeki 'ılımlaşmanın' memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Morrison, 'Bu konuyla ilgili dün akşam ilerleme sağlandı ve cumhurbaşkanının (Erdoğan) görüşlerinin ılımlaştığını gördük' dedi.
Morrison, dün yaptığı açıklamada Erdoğan'ın Çanakkale Savaşı'nın 104'üncü yıl dönümü töreninde yaptığı konuşmada sarf ettiği sözleri kınamış ve Türkiye'nin Canberra Büyükelçisi Korhan Karakoç'u çağırmıştı.
Morrison, Erdoğan'ın sözlerini 'rencide edici' olarak tanımlamış ve geri alınmasını talep etmişti. Avustralya Başbakanı ayrıca Türkiye ile ilişkileri gözden geçirdiklerini ve tüm seçeneklerin masada olduğunu da söylemişti. Erdoğan, bu hafta içerisinde yaptığı konuşmada, 'İstanbul'u Konstantinapol yapamayacaksınız. Dedeleriniz geldiler, burada olduğumuzu gördüler, kimi ayakta kimi tabutta geri döndüler. Aynı niyetle gelecekseniz sizi de bekleriz. Sizleri de dedeleriniz gibi uğurlayacağımızdan hiç şüpheniz olmasın' demişti.
Erdoğan, Washington Post gazetesinde dün yayımlanan makalesinde ise Yeni Zelanda'da 50 kişinin ölümüne neden olan saldırıların zanlısı ile Irak Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) 'aynı kumaştan' olduğunu yazmış ve Yeni Zelanda Başbakanı Jucinda Ardern'i 'cesareti, liderliği ve samimiyetinden' dolayı övmüştü.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Erdoğan'ın ifadelerinin 'bağlamından çıkartıldığını' ve bu sözlerin hedefinin Yeni Zelanda saldırılarının zanlısı olduğunu söyledi.
Altun, Twitter üzerinden İngilizce yayımladığı mesajında, ''Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ifadeleri maalesef bağlamından çıkarılmıştır. Cumhurbaşkanı, Yeni Zelanda Christchurch'de 50 masum Müslüman'ı öldüren teröristin sözde manifestosuna karşılık veriyordu. Türkler, Anzak misafirlerine karşı daima cana yakın ve misafirperver davranmıştır. Teröristin manifestosu sadece Erdoğan'ın şahsını değil, aynı zamanda Türk devletini ve halkını da hedef almıştı. Cumhurbaşkanı, Çanakkale Zaferi'nin yıl dönümünde konuşurken, Türkiye'ye karşı geçmiş ve hala devam eden saldırılara ilişkin tarihi bir bağlamdaki görüşlerinin çerçevesini çizdi' dedi.