Anadolu Ajansı'nın (AA) İmralı Cezaevi'nden açıklama yapan teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın HDP'ye İstanbul seçimlerinde tarafsızlık çağrısı yaptığını duyurmasının ardından terörist başının avukatlarından da açıklama geldi. Avukatların açıklaması, AA'nın yayınladığı mektubu doğruladı.
Dün Tunceli Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ali Kemal Özcan tarafından açıklanan teröristbaşı Öcalan'ın mektubu, Anadolu Ajansı tarafından kamuoyuna servis edilirken, bugün ise mektubun ardından Abdullah Öcalan?ın avukatlarından açıklama geldi.
Abbullah Öcalan?ın İmralı Cezaevi?nden Doçent Ali Kemal Özcan aracılığı ile yaptığı açıklamaya ilişkin Asrın Hukuk Bürosu da bilgi paylaştı.
Paylaşılan açıklamada, 'Sayın Öcalan diğer görüşmelerde olduğu gibi bu görüşmede de birçok konuda değerlendirmeler yapmış ve görüşlerini paylaşmıştır. Bu konular genel olarak; açlık grevleri, Türk-Kürt ilişkileri, Kürt tarihi, kişiliği ve kültürü, Suriye ve Kuzey Suriye?deki durum ve olasılıklar, Demokratik Siyaset-Demokratik İttifak imkân ve yöntemleri, Türkiye?deki güncel siyaset ve olası gelişmelere dair olmuştur' ifadeleri kullanıldı.
'Sayın Öcalan aynı zamanda güncel siyaset ve olası gelişmeler ile ilgili bir metin kaleme almıştır. Bu metnin de görüşmenin içeriği ile birlikte, öncelikli olarak metnin ilk muhatabı olan HDP ile paylaşılmasını ve görüşülmesini istemiştir' belirtilen açıklamada, şöyle devam etti:
'Bizler de Sayın Öcalan?ın talebi doğrultusunda yapmış olduğu değerlendirmeleri ve yazıyı, görüşmeden sonra HDP kurulları ve yetkilileri ile paylaşarak 21 Haziran 2019 Cuma günü kamuoyunu bilgilendirme planlaması yaptık. Bu konuda belirttiğimiz muhataplar dışında bir paylaşımımızın olmadığını da özellikle belirtmek isteriz.'
Bu açıklamaların ardından, Öcalan'ın mektubu paylaşıldı:
'Kamuoyuna Duyuru
Son ölüm oruçları ve açlık grevlerinin sona ermesi vesilesiyle kullanmak durumunda kaldığım şahsi inisiyatifim konusunda, olası gelişmeleri de dikkate alarak bu açıklamayı yapma ihtiyacı duydum.
Çözüm Sürecine ilişkin daha derinleştirilmiş ve netleşmiş bir tutumdan bahsettim. Mevcut gelişmelere de bu perspektiften baktım. Çözüm süreci sonrasına damgasını vuran ve Türkiye?nin geleneksel ikilemini aşmayan, dolayısıyla sürekli çatışmacı ve kutuplaştırıcı üslubun başta Kürt sorunu olmak üzere tüm toplumsal sorunları ağırlaştırdığı ortaya çıkmış bir sonuçtur. Cumhur ve Millet İttifaklarının bu gerçekliğine karşılık HDP?de ifadesini bulan Demokratik İttifak ve bağlantılı demokratik müzakere opsiyonu çözüm odaklı olmayı esas almıştır.
Önümüzdeki dönemde gerek iç toplumsal gerek bölgesel ve küresel sorunların daha da ağırlaşacağını göz önünde bulundurarak bu üçüncü yol tavrının korunması büyük bir önem ve anlam ifade etmektedir. Bu çerçevede HDP?de vücut bulan Demokratik İttifak anlayışı, güncel seçim tartışmalarına taraf ve payanda yapılmamalıdır. Demokratik İttifakın önemi ve tarihsel anlamı mevcut ikilemlere kendine angaje etmemesi ve şimdiye kadar olduğu gibi seçimlerdeki tarafsız çizgisinde ısrar etmesidir.
Demokratik uzlaşı, özgür siyaset ve evrensel hukuk üçlü sacayağına dayalı çizgi en doğru ve sonuç üretici siyasi platform durumundadır. İlgili tüm çevreleri bu temelde duyarlı olmaya çağırıyorum.'