Akar, görüşmede ABD ile ortak bir noktada buluşulamaması durumunda Suriye'de 'Güvenli Bölge'nin Türkiye tarafından tek başına oluşturulacağını belirtti ve Türkiye'nin güvenli bölgede kontrolü sağlayabilecek 'tek uygun, yeterli ve yetenekli güç olduğunu' sözlerine ekledi.
Görüşmede Güvenli Bölge'de yer alan YPG / PKK?nın tüm silahlarının toplanarak ve bölgede yaptığı tüm tünel, mevzi ve tahkimatların imha edilerek bölgeden tamamen çıkarılmasının önemine işaret eden Akar ayrıca, Güvenli Bölge'nin daha önce birçok kez açıklanan sebeplerden ötürü 30-40 km. derinliğinde olmasının ve ABD ile koordineli bir şekilde Türkiye tarafından kontrol edilmesi kriterlerine göre oluşturulması gerektiğini dile getirdi.
Görüşme sırasında Türkiye'nin ABD'den beklentilerini sıralayan Akar, ABD'nin 'terör örgütü PKK/YPG?ye desteğini tamamen sonlandırması' gerektiğini kaydetti.
Güneyde bir terör koridoru kurulmasına izin verilmeyeceğini kaydeden Akar ayrıca, Türkiye?nin sadece kendi ülkesi ve milletinin güvenlik ve emniyetini değil, aynı zamanda bölgede yaşayan Kürtler, Araplar, Asuriler, Hristiyanlar ve Yezidiler gibi diğer dini ve etnik grupların da güvenlik ve emniyetini istediği ifade etti.
Akar, F-35 programı ile ilgili olarak da Türkiye?nin, projenin sadece müşterisi değil, aynı zamanda yatırımcısı ve üretim ortağı olduğunu, projenin kendi yolunda ilerlemesi gerektiğini hatırlattı.
Bu arada Birleşmiş Milletler, Suriye'de İdlib gerginliği azaltma bölgesinde devam eden çatışmalar nedeniyle binlerce kişinin hafta sonu Türkiye sınırına doğru kaçtığını bildirdi.
BM Genel Sekreter Sözcülerinden Farhan Haq, günlük basın brifinginde, Suriye'nin kuzey batısında devam eden çatışmaların ortasında kalan 3 milyon kişinin güvenliğinden derin endişe duyduklarını söyledi.
'Binlerce kişi çatışmalar nedeniyle hafta sonu Türkiye sınırına doğru kaçtı' ifadesini kullanan Haq, son 4 ayda çatışmalar nedeniyle 500 kişinin hayatını kaybettiğini, 7 okul ve bir sağlık merkezinin de çatışmalardan zarar gördüğünü belirtti.