Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, törendeki konuşmasında AK Parti'den ayrılarak yeni bir parti kurma hazırlığı içinde bulunan Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan ve Abdullah Gül'ü isim vermeden hedef aldı. 'Kutlu yolculukta davanın yükünü kaldıramayanlar çeşitli sebeplerle yolunu kaybedenler olmuştur' ifadesini kullanan Erdoğan, 'Bu kutlu çatının altından ayrılanların esamisi okunmamıştır' diye konuştu. Erdoğan -'Partimize gönül vermiş herhangi bir kademede görev almış olanlardan başlayarak siyasete, hizmete talip herkese bizim kapılarımız sonuna kadar açıktır, açık kalacaktır' mesajı verdi.
'Hafıza kayıtlarımızın içerisinde olanları da vakti geldiğinde paylaşacağız; kim kimdir bilinmesi lazım' sözlerini kullanan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde de revizyona gidilebileceğini açıkladı.
Erdoğan'ın kuruluş yıl dönümü etkinliklerinde yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:
Bundan tam 18 yıl önce 2001 Ağustos ayında AK Parti'nin kuruluşunu milletimize ve tüm dünyaya ilan etmiştik. Öncelikle kuruluşundan bugüne kadar AK Parti'nin tüm kademelerinde bu davaya gönül vermiş, hizmet etmiş, katkı sağlamış, görev almış, partimize oy vermiş tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Ahirete irtihal etmiş kardeşlerimize Rabbimden rahmet niyaz ediyorum. Her yıl dönümü önemlidir ama 18. yıl dönümü ayrıca önemlidir. Bu yaş hukukumuzda bireylerin siyasi, ekonomik ve sosyal alanda rüştlerini ispat edişlerinin ifadesidir. Kadim davamız ile milletimize hizmet aracı gördüğümüz siyasetimiz ve onun yüce bir çatısı olarak kabul ettiğimiz AK Parti hamdolsun 18 yaşına ulaştı.
Partimiz müktesabatı ve kadrolarıyla yeni safhaya geçmiştir. AK Parti kuruluşunda gençlik kurullarında göreve başlayan erkek veya kız evlatlarımız milletvekillerimiz, ilçe, il başkanlarımız olarak görev yapıyor. Liseli ve üniversiteli gençlerimiz de bayrak yarışında inşallah yarın aynı görevleri devralacaklardır. Ana kademe, kadın kolları, belde, ilçe, il teşkilatlarımızda görev alan arkadaşlarımızla aynı veya farklı görevlerde devam ediyoruz, devam edeceğiz.
Kutlu yolculukta davanın yükünü kaldıramayanlar çeşitli sebeplerle yolunu kaybedenler olmuştur. AK Parti yoluna devam edecektir. Ama bu kutlu çatıdan ayrılanların hiçbirini esamisi okunmamıştır bundan sonra da okunmayacaktır. Bizim partimizin en önemli özelliklerin biri değişimi kendi içinde gerçekleştirebiliyor olmasıdır.
AK Parti organik bir partidir. Bir başka ifadeyle AK Parti siyaset mühendisliğinde içeriden ve dışarıdan kulağına üflenen suflelerle milletin içinde olmadığı her türlü hesaba kapalı bir parti olarak kurulmuş ve böyle yol yürümüştür. Gözleri ve gönülleri başka yerlerde olanların AK Parti çatısı altından çıktığında başarısızlığa mahkum bulunmasının sebebi işte budur. Biz vazifemizi Hak'ka ve halka hizmet olarak görüyoruz. Bu dava 18 yılın çok ötesinde bir davadır. Medeniyetimizin ve ecdadımızın kadim Hak'ka ve halka hizmet davasının bugünkü temsilcileri olmaya talibiz. Partimizin 19. 20. 25. 30. ve daha nice yıllarını kutlarken Hak'ka ve halka hizmet yolundan sapmadığını göğsümüzü gererek söyleyeceğiz.
Milletle irtibatını kaybederek yolunu şaşırdığı gün AK Parti'nin de vadesi dolmuş demektir. Bizi ister sevsin, sevmesin bu ülkede aklı ve vicdanı olan herkes şunu bilir, içinden kabul eder hatta biraz zorlarsanız ikrar da eder. Demokrasi ve ekonomide Cumhuriyet döneminde en büyük atılımı AK Parti yaptırmıştır. Eserlerimizle ortadayız. 18 yıl bunu ispat ettik. Az önce bana şöyle bir mesajı okudular, hepinizin tanıdığı bildiği bir zat. Meğerse bu ara İstanbul-İzmir otobanından gitmiş ve o yolların güzelliğini görünce de bize iftihar dualarını, şükranlarını ifade ediyor. 426 kilometre bir yol. Bütün bu yolda elhamdülillah kaza riski adeta yok oluyor. Elinizi kolunuzu sallaya sallaya adeta yolculuk yapıyorsunuz. Bir sanatçı da biliyorsunuz Instagram'dan bir mesaj attı: Bu yolları yapanlardan Allah razı olsun diye...
CHP'nin bir tane mensubu hani oyların pusuların üstüne yatan, dava açacağını söylüyor yetmedi bizimle ilgili de dava açacakmış. Sanatçı dimdik ayakta. Hiç umrumda değil diyor. Mesele inanmak. Marifet iltifata tabiidir ben de döndüm teşekkür ettim ama bazıları anlamıyor.
Doğu Akdeniz'de Fatih'le Yavuz'la Barbaros Hayrettin'le oralardayız. Ama ana muhalefetin başındaki zat bunları görmüyor. Bunları görmedin de bayrağımızı da mu görmedin? CHP'ye gönül vermiş kardeşlerime sesleniyorum başınızda böyle bir zat var. Bu zat bizim bayrağımızı bile tanımıyor. Biz ayrıca fırkateynlerle oradayız. Koruma altında, güvence altında. Herkes burada ne isi var Türklerin derken biz orada çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kıbrıs'taki kardeşlerimizin hakkını sonuna kadar koruyacağımız gibi kendi hakkımızı da sonuna kadar koruyacağız.
Her kim kendi çıkarını bu davanın önüne koyuyorsa kendi geleceğine ihanet ediyor. Pek az faninin şahit olabileceği önemde tarihi başarılarla dolu bir geçmiş görüyoruz. 18 yıllık parti tarihimiz ile 17 yıllık iktidarımızın her dönemi sadece iş, icraatla değil aynı zamanda farklı güçlere karşı mücadele vermekle geçti. Hafıza kayıtlarımızın içerisinde olanları da vakti geldiğinde milletimizle, sizlerle paylaşacağımızı da şimdiden burada söylüyorum. Bu hafıza kaydının içerisinde çok şeyler var. Kim kimdir bunları milletimizin bilmesi lazım. Yanlış istikamette gitmeyelim. Vesayet odaklarından, terör örgütlerine, uluslararası örgütlerden içimizdeki mankurtlara kadar pekçok şeyle uğraşmak zorunda kaldık. Hamdolsun bunlara pabuç bırakmadık.
Dünkü Türkiye'yi 5 milyar dolarlık manipülasyonla bertaraf edebiliyorlardı. Şimdi masada da sahada da sözünü söyleyen bunun gereklerini yaparak netice alabilen Türkiye var. Masada ve sahada istediğiniz neticeyi alabilmeniz için arkanızda buna uygun altyapı ve güç olması lazım. Aksi takdirde konuşur bağırır çağırırsınız ama kimse sizi takmaz. Önemli olan cesaretin büyüklüğü değil siyasi ve ekonomik gücünüzün etkisidir. Türkiye hamdolsun bu meselede dünyada artık 1. Lige çıkmıştır. En tepeye doğru yol almak da lazım. AK Parti olarak önümüzdeki gündem işte budur. Gezi olayları, çukur eylemleri, FETÖ, DEAŞ, PKK, YPG ile olmadık bahanelerle ekonomimizi yıkmaya dönük hamleler yaptılar. Aleni ve gizli ambargolarla savunmamızı göçertmeye çalıştılar. Hepsini püskürttük, hedeflerimize yürümeye devam ettik.
Kuru kuruya manifestolarla bu olmaz, uygulamalarla olur. Biz bunu gerçekleştirdik. Bizim manifestomuz uygulamadır. Elbette bu sürecin ülkemize, milletimize ve partimize maliyeti olmuştur. Sonuçta istiklalimizi ve istikbalimizi düşündüğümüzde bu bedelin önemi yoktur. Daha büyük bedelleri ödemekten de asla çekinmeyiz, yeter ki Türkiye ayakta kalsın, yeter ki bu millet namerde muhtaç olmasın, gözünü ve gönlünü bu ülkeye dikmiş milyonlarca kardeşimizin umudu sönmesin. Bu kutlu davayı daha yükseğe taşımaya devam edeceğiz. Ülkemize ve milletimize hizmet etmeye devam etmekte kararlıyız. Partimize gönül vermiş herhangi bir kademede görev almış olanlardan başlayarak siyasete, hizmete talip herkese bizim kapılarımız sonuna kadar açıktır, açık kalacaktır. Önümüzdeki aylarda başlatacağımız büyük kongre sürecimiz önemli fırsattır. Gençlik kollarımız, kadın kollarımızın kongrelerini başlatıyoruz.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin geliştirilmesi konusunda adımları atacağız. Hali hazırda karşımızda duran sorunlar küresel güç mücadelesinin eseridir. Ak Parti olarak birlikte hareket ettiğimiz tüm dostlarımızla beraber daha çok çalışma sorumluluğu altındayız. 17 yıllık dönemde ülkemizi nasıl büyütmüş ve güçlendirmişsek inşallah 2023, 2071'e giden süreçte de aynı iradeyi göstereceğiz.
Rabim bizim daha nice kuruluş yıl dönümlerinde bir araya getirsin diliyorum.
Kongrelerde hedef şu, bizim için kanaat önderleri kimlerse onları seçip kadrolarımızı güçlendirmektir. Bunu hep beraber yapacağız. Burası filancaya layık. Bize Ömerler lazım. Biz bu Ömerleri bulduğumuzda şu anda geldiğimiz zaman çok daha farklı bir konuma çıkaracağız. Mevcut kadrolarımızla birlikte mahalle, ilçe, il ve genel merkez düzeyinde hizmet etmek isteyen herkesi aktif olarak katılmaya, demokrasi mücadelemizde yer almaya şimdiden davet ediyorum. En çok ana muhalefetin ve onu taklit edenlerin yalanlarından, iftiralarından, çarpıtmalarından, tutarsızlıklarından çektik. Proje, program, akıllı uslu tenkitle çıkan muhalefet tarzı neredeyse hiç olmadı. Hatta en hayati konularda dahi çoğunlukla diğer partilerle biraraya gelmeyi bulamadık. Bunun tek istisnası MHP ve Cumhur İttiafakı'dır. Bunu dik ve diri tutmaya gayret edeceğiz. 15 Temmuz gecesi sokaklarda milletimizin kurduğu ittifakı halkoylamasından seçimlere her alanda başarıyla sürdürdük, sürdürüyoruz sayın Bahçeli ile zaman zaman biraraya gelerek daha nelerin yapılması gerektiğini konuşuyoruz.
Yakında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni, geçin 1 yıllık süreci inşallah milletimizle paylaşacağız. Bu süreç içerisinde ne yaptık, ne yapıyoruz, ne yapacağız bunları milletimize anlatacağız. Darbeler, cuntalar, vesayetler dönemini ancak bir daha geri gelmemek üzere kapatabiliriz. Millet iradesinin kahir ekseriyetinin tezahür ettiği bir yerde başka hiçbir güç ve proje hayat bulamaz. Sürekli yeni yönetim sistemini karalamaya çalışıyor olsalar da milletimiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne sahip çıkmıştır, oyunu vermiştir ve sizinle beraber yürümeye varız demiştir. Oylama yaptık, evet çok çıktı. Bunlar Erzurumlu Teyo pehlivana benziyor. Yenile yenile bıkmıyor. Halk, cumhur işi bitirdi.
Elbette yeni sistemin geliştirilmesi gereken yerleri vardır olacaktır. Dün arkadaşlarımla 1 yılın analizini yaptık, çalışmasını yaptık, aksayan yönlerimiz var mı yok mu analizini yaptık. İlgili tüm kesimlerin değerlendirmeleri, önerileri alınarak kapsamlı çalışma yapıldı. Sistemi genişletecek çalışmalar için ilk fırsatta adım atacağız. Suriye'den Doğu Akdeniz'e, terörle mücadeleden ekonomimizin toparlamasına kadar pekçok konu gündemde. Karşımızda duran sorunlar bölgesel ve küresel güç mücadelelerin eseridir. Tabii ki bu meselelerde eksikliklerimizin ve yapısal reformlar ihtiyaçlarımızın farkındayız. Daha çok çalışma ve mücadele etme sorumluluğuyla karşı karşıyayız. Bu kadro hiçbir zaman mücadeleden ve sorumluluk üstlenmekten kaçınmamış bir kadrodur. İnşallah 2023, 2053, 2071'e giden süreçte de aynı iradeyi ortaya koyacağız.
AK Parti yıllar geçtikçe küçülen değil büyüyen, yenilenen hep kucaklaşan bir partidir. Bu vasfımıza sahip çıktıkça büyümeye ve milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz. İşte terörle mücadeledeki başarımızı görüyorsunuz. İnlerine gireceğiz dedik, girdik. Dağ tepe demeden kahraman Mehmetçiğimiz mücadelesini sürdürüyor. Yurt içi, yurt dışı bu mücadele devam ediyor. Bugün sayın Putin'le görüşmemizi yaptık, İdlib'deki gelişmeleri ateşkes çerçevesi içerisinde yürütme noktasında görüş alışverişini yaptık. Önümüzdeki günlerde sayın Trump'la bu görüşmeleri yapacağız. Bütün mesele Suriye'de sıkıntıları aşmak ve barışın egemen olduğu bölge ihdas etmek. Allah'ın izniyle bunu da başaracağız. Bu duygularla bir kez daha sizlere sevgilerimi saygılarımı sunuyorum. Ve diyorum ki, biz sizleri Allah için seviyoruz. Birbirimizi Allah için sevelim.
Önce AKP Genel Merkezi'nde Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısına başkanlık eden Erdoğan, ardından ATO Congersium'da yıl dönümü etkinliklerine katıldı.
Kurban Bayramı dolayısıyla 14 Ağustos'ta yapılması planlanan program bugüne ertelenmişti. Etkinliğe partinin kurucu üyeleri, milletvekilleri, büyükşehir belediye başkanları, il kadın ve gençlik kolları başkanları ve çok sayıda davetli katıldı. Yıl dönümü etkinlikleri kapsamında bir de resepsiyon verildi.
Yine etkinlikte AKP'nin kuruluşundan bu yana geçen sürede yapılanlar ve yaşananlar bir sinevizyonla anlatıldı. AKP'nin 18. yaşına özel bestelenen şarkı da ilk kez katılımcıların beğenisine sunuldu.
AKP'nin ilk başbakanı ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile partinin kurulduğu günden itibaren ayrılıncaya kadar tüm kabinelerde olan eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan törene davet edilmedi.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, konu hakkında, 'Yeni parti oluşumuna destek veren önceki dönem milletvekilleri davet edilmeyecekler. Aile içinde bir kutlama yapıyoruz. Kendilerini aileden görmeyenleri davet etmemiz beklenemez' ifadesini kullanmıştı.
kaynak: t24