AK Parti?nin eski Ankara İl Başkanı Nedim Yamalı, Ahmet Davutoğlu ve 3 eski vekilin AK Parti?den ihraç edilmesi hakkında konuştu. ?
AK Parti?nin eski Ankara İl Başkanı Nedim Yamalı, Ahmet Davutoğlu?nun AK Parti?den ihraç edilmesi hakkında: ?Sayın Davutoğlu?nun zarafetiyle ihraç kelimesinin yan yana gelmesi ne kadar ayıp bir şeydir. Bu karar bizim davamıza yapılmış büyük bir ayıptır. Davutoğlu?nun değil davanın ihracıdır bu? dedi.
Yamalı konuşmasına şöyle devam etti:
'Hepimizin çok büyük umutlar beslediği koca bir siyasal yapıyı maalesef bugünkü haline getirdiler. Devrim önce kendi çocuklarını yer diye meşhur bir laf var. Maalesef AK Parti kendi çocuklarını yedi.
Ak Parti yönetimi Sayın Davutoğlu ile bu konuları konuşabilir, tartışabilirdi. Bizim partilerimizde maalesef bir parti içi demokrasi anlayışı yok. Bir partide bir başka kişi o partinin genel başkanlığına aday olabilir. Partinin politikalarını eleştirebilir. Bunlar ihraç sebebi olmamalıdır.
Bu sadece Ak Parti tarihi, Sayın Erdoğan hikayesi ya da Sayın Davutoğlu açısından değil sadece bizim kanatta siyaset yapan, bizden sonraki siyasal hareketler için de kötü bir örnek oluşturdu. Kötü bir hikaye olduğunu düşünüyorum. Umutları kıran bir hikaye.
Hem zihinsel hem siyasal hem kültürel eksiklerimiz ortaya çıkıyor. Ak Parti'deki aile yapısı partiye çok yakın kişiler tarafından bile eleştiriliyor. Kapıları kapatıp 'benden sonra şu olsun, şuraya sen geç' diyebilirsiniz ama insanların gönlüne girmedikten sonra bu hesaplar tutmaz.
İnsanlar mutlaka yeni yollar arayacak. Ak Parti 2015 Kasımında yüzde 50 oy almıştı. Bu oya MHP ile birlikte bile artık ulaşamıyor AK Parti. Demek ki insanlar uzaklaşıyor. Dolayısıyla bu kanatta yeni bir siyasal arayış kaçınılmaz.
Sayın Davutoğlu gibi iyi yetişmiş, kendini ispat etmiş, bu kadar donanımlı bir insana tahammül edemeyen bir siyasal yapı nasıl bir insan tipi istiyor acaba partide? Burada da Ak Parti içinde çalışan arkadaşlarımızın ve seçmenin bir muhasebe yapması gerekiyor?
Alınan ihraç kararı konuşmak, eleştirmek için bile asgari demokratik bir zeminin kalmadığını gösteriyor. İnsanlara Ak Parti içinde 'neden konuşmadınız?' diye sormanın artık anlamı yok. Partinin iyiliği için bile konuşanlara tahammül edemeyen bir parti anlayışı var artık. Şimdiki tablo yüzlerce yıldır süren davanın geldiği anlayış itibariyle de çok yaralayıcı.
Madem Ak Parti milletin partisi, milletin davası. ?Ben nerede olacağım, benden sonra kim nereye gelecek? bunu da millete sormak gerekir. Bunu kimse belirleyemez.
Ak Parti'de artık tek pencere var. Yeni bir soluk ortaya çıkacak, çıkmalıdır da zaten. Koskoca bir binada tek bir pencere olmaz. İnsanlar farklı pencelerden bakabilmelidir.
Taban demokrasisi ile başlayan hareketler aile şirketine dönüşüyor. Türkiyedeki diğer siyasal yapıların da karşılaştığı bir tuzaktır bu. Maalesef Ak Parti de bu tuzağa yakalandı.
İhraç kararı yeni parti çalışmalarını hızlandıracak bir gelişme. Türkiye?nin yeni bir siyasal anlayışa ihtiyacı var. Sayın Davutoğlu uzun süredir dile getiriyor. Bu zihin yapısıyla ne Türkiye?deki ne İslam dünyasındaki siyasal hareketlerin gidebileceği bir yer yok.
Pelikan bildirisi bir bakıma Davutoğlu?nu saf dışı bırakıp Erdoğan sonrasını kendi istedikleri gibi dizayn etme çabasıdır. Pelikancılar şimdiden Erdoğan sonrasının hesaplarını yapmaya başladılar!
Sayın Davutoğlu?nun zarafetiyle ihraç kelimesinin yan yana gelmesi ne kadar ayıp bir şeydir. Bu karar bizim davamıza yapılmış büyük bir ayıptır. Davutoğlu?nun değil davanın ihracıdır bu.'