Erdoğan, Belediye Başkanlarına hitap eden bir konuşma gerçekleştirirken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na da isim vermeden yüklenmiş ve 'Bazı belediyelerimizde yaşanan hadiseleri üzüntüyle takip ediyoruz' demişti.
Erdoğan ayrıca, 'Belediye başkanlarının kurumlarını yönetme tasarrufu, ekmek parasını kazanma peşindeki çalışanların hayatlarını altüst edecekleri anlamına gelmiyor. Kapının önüne konan, yuvaları başlarına yıkılan insanların ahı üzerine ne siyaset ne hizmet bina edilebilir. Şayet varsa, birkaç kötü örnek bahane edilerek yüzlerce, binlerce kişinin ekmeğiyle oynanması ne hakka ne hukuka ne de insanlığa sığar' ifadelerini de kullanmıştı.
'İĞNEYİ KENDİMİZE...'
Ak Parti?nin eski Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey ise, sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşımda bulundu.
Asım Güzelbey, kişisel Twitter hesabından yaptığı paylaşımda 2014 yılını hatırlatırken, İBB'deki durumun aynısının o dönem Gaziantep Belediyesi'nde yapıldığını belirtirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bundan haberinin olmadığını sandığını belirtti.
Güzelbey, 'Sn. Cumhurbaskanımız, Belediyelerdeki işten cıkarmalara tepki gostermiş. Yürekten katılıyorum. İşini yapan, siyaseti, belediyenin içine sokmayan insanların ekmeği ile oynamak yanliş. Ancak, aynı işlemin 2014'te Gaziantep Belediyesi'nde de yapıldığından heberi yok sanıyorum' derken, 'Sn Cumhurbaşkanım. 2014 mahalli idare seçimleri sonrası, Gaziantep Belediyesi'nde de, emsali görülmemiş bir çalışan kıyımı uygulandı. Yılların mühendisleri, daire başkanları vs. keşke, bugünkü hassasiyetinizi, o gün de gösterseydiniz. İğneyi kendimize çuvaldızı başkasına batıralım' dedi.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan önceki gün 29 ilin belediye başkanları toplantısında, isim vermeden İBB'deki işten çıkarmalara ilişkin şunları söylemişti:
'Birkaç kötü örnek bahane edilerek, yüzlerce, binlerce kişinin ekmeğiyle oynanmasının, hakka, hukuka, adalete ve insanlığa sığmayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
'İşte sırf bu sebeple keyfi uygulamalara maruz kalmamaları için, tüm kamuda sayıları milyonu bulan taşeron şirketler üzerinde işçileri sözleşmeli statüyle kadroya geçirdik, sebebi buydu. Buna rağmen son aylarda bazı belediyelerimizde yaşanan hadiseleri üzüntüyle takip ediyoruz. Biz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine geldiğimizde; bizden bir, iki, üç önceki hatta çok daha önceki dönmelerden kalma personel vardı. Çalışan, birikimi ve gayretiyle bulunduğu yeri hak eden hiç kimseye dokunmadım, hiç kimseyi yerinden, ekmeğinden, aşından etmedik. Göreve geldiğimizde, kendimizi şehrin üzerine kabus gibi çökmüş devasa sorunlarla ve en az onlar kadar büyük bir borç yüküyle karşı karşıya bulduk. Şayet derdimiz hizmet etmekse, eser ortaya koymaksa, şehrimize de deruni aşkla bağlıysak, çözülemeyecek hiçbir mesele yoktur. Biz de teker teker her meseleyi çözüm yoluna koyarken, borçlarımızı da sabırla ödedik, ne personelle ne araçlarla ne de başka şeylerle uğraştık. Tüm vaktimizi ve imkanları doğrudan şehrin sorunlarını, halkın sıkıntılarının çözümüne teksif ettik. Üstlendiğimiz diğer görevlerde de bu çizgiden sapmadık. Tüm belediye başkanlarımızdan da aynı hassasiyeti bekliyoruz. Şehirlerinize ve oralarda yaşayanlara yapacağınız tüm hayırlı çalışmalarda yanınızda olacağımı tekrar tekrar ifade ediyorum.'
kaynak: twitter/odatv/dha
haber: enpolitik