O TUTANAKLARI AÇIKLIYORUZ?

O TUTANAKLARI AÇIKLIYORUZ?

VEFATI ÜZERİNE O TARTIŞMA YENİDEN CANLANDI Genelkurmay Eski Başkanı Yaşar Büyükanıt?ın Ölümü, yakın tarihimize damga vurmuş olan o meşhur tartışmayı yeniden gündeme taşıdı..

VEFATI ÜZERİNE O TARTIŞMA YENİDEN CANLANDI

TUTANAKLARI AÇIKLIYORUZ?


Genelkurmay Eski Başkanı Yaşar Büyükanıt?ın Ölümü, yakın tarihimize damga vurmuş o meşhur tartışmayı yeniden gündeme taşıdı..

Genelkurmay Başkanlığı?nın 27 Nisan 2007 gecesi, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hemen öncesinde yayınlanan ve ?27 Nisan e-muhtırası? olarak tarihe geçen bir bildiri, yakın tarihimizde kritik bir dönüm noktası olarak yerini almıştı. 27 Nisan bildirisi öncesinde ve sonrasında yaşanan süreç, Türk siyasi tarihi bakımından bir kırılmayı ifade etmektedir. O dönem TSK içindeki demokrasi karşıtları da bu bildiriye destek vermişti. Akabinde Dönemin Başbakanı ile bu bildiriyi kendisinin yazdığını söyleyen Genelkurmay Bakanının baş başa yaptıkları Dolmabahçe görüşmesi birçok tartışma ve polemiği de gündeme getirmişti.

Tartışmayı bugüne taşıyan husus ise, Dolmabahçe görüşmesinin kahramanı olan iki kişiden biri olan Yaşar Büyükanıt?ın bugün vefat etmesi ve görüşmenin diğer tarafı olan Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan?ın, ?Bu görüşme benimle birlikte mezara kadar gidecek? demesi idi. Büyükanıt?ın ölümü ile gözler görüşmenin tek tanığı olarak Sn. Erdoğan?a çevrildi.

O TUTANAKLARI AÇIKLIYORUZ?!!!

Bildiriden yıllar sonra kurulan TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu birçok kişiyi dinlemiş ve ayrıntılı bir rapor hazırlamıştı. Dinlediği kişilerden biri de 2007 deki bildiriyi yazan dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt idi.  8 Kasım 2012 tarihinde, Yaşar Büyükanıt komisyon üyelerinin bizzat İstanbul?a gelerek kendisine özellikle 27 Nisan e-muhtırası ve Dolmabahçe de yapılan meşhur görüşme hakkında sorular sordu. Sorulan sorular ile verdiği tarihi cevaplarda bugüne kadar kamuoyuna yansımayan birçok hususun olduğu dikkatlerden kaçmadı.

Enpolitik olarak TBMM?nin raporunda Yaşar Büyükanıt ile ilgili olan bütün kısımlarını yayınlıyoruz. 26 sayfadan ibaret olan tutanakta Büyükanıt özetle:

27 Nisan bildirisinin asla ve kata bir muhtıra olmadığını, çok detaylarına girmek istememekle beraber 27 Nisan bildirisinin bizzat kendisi tarafımdan kaleme alınıp kamuoyuna duyurulduğunu, bir muhtıra olmadığını,  silahlı kuvvetlerin bazı konulardaki düşüncelerini dile getiren bir bildiri olduğunu söylemektedir.

Özellikle bildirin gerçekten kendi kalemimden çıkmış bir bildiri olduğunu,  bildirinin hazırlanmasında Genelkurmay Başkanı olarak kendi yetkisini kullandığını, yayınlanacağından o zamanki kuvvet komutanlarına ve Jandarma Genel Komutanına bilgi vermediğini ve gerekçe olarak Onları bu işin içine katmak istemediğini ifade etmektedir.

Niçin böyle bir bildiriye ihtiyaç duyduğunu ise; Silahlı Kuvvetlerin, özellikle laiklik konusundaki hassasiyetini toplumla paylaşma ihtiyacından kaynaklanmasını gerekçe gösterdi.

27 Nisanı Sayın Başbakanın da  ?Bu bir muhtıra değildir.? Dediğini ifade eden Büyükanıt, Eğer Hükûmetin başındaki bir kimse, bir Başbakan ?Bu muhtıra değildir.? Diyorsa, ee, bu sese kulak vermek lazım diyerek bunun rutin ve büyütülecek bir olay olmadığını söylemeye çalıştığı görülüyor.

Tamamını yayınladığımız tutanaktan Dolmabahçe görüşmeleri ile ilgili kısımdan İstanbul Mv. Atila KAYA?nın sorduğu soruya Büyükanıt?ın cevabını sizin için seçtik.

????

-ATİLA KAYA (İstanbul) ? Her ikinizin de makamlarınızı temsilen yaptığınız görüşmenin içeriğini konumlarınızla ilgisizmiş, alakasızmış gibi değerlendirerek kişisel bir sırmışçasına kendinize saklamaya hakkınız olduğunu düşünüyor musunuz, hakkınız olduğuna inanıyor musunuz? Yoksa böyle düşünmemekle birlikte bu sonucu göze almak zorunda olduğunuzu mu düşünüyorsunuz?

-ATİLA KAYA (İstanbul) ? Bir de bu şeyle ilgili demiştim, 4 Mayıs görüşmesiyle ilgili yani Genelkurmay Başkanı olarak Türkiye Cumhuriyeti Başbakanıyla görüşüyorsunuz yani ?Bunu bir kişisel bir sırmış gibi saklamaya hakkınız var mı?? diyorum.

-YAŞAR BÜYÜKANIT ? Şimdi, bir dakika? Şimdi, şunu söyleyeyim: Sır var, az sır var. Şimdi, Başbakanla Genelkurmay Başkanı yaptığı her görüşmeyi kamuoyuyla paylaşmak zorunda değil, bir kere?

-ATİLA KAYA (İstanbul) ? Ama her görüşme için de başbakanlar ?Bu bizimle birlikte mezara gidecek.? demiyor. Demek ki bu görüşmeyi farklı kılan birtakım hususlar var.

YAŞAR BÜYÜKANIT ? Bana göre öyle farklı bir şey yok ama o, Başbakanın takdirine kalmış bir şey, ona ben karar veremem.

TUTANAĞIN TAMAMI

/files/Yaşar BÜYÜKANIT-08.11.2012-722111d5-a3ac-4f23-8dca-9a35c89ca5f1.pdf