ANKARA (AA) - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, 'Türkiye'deki hayvan gübreleri elektrik enerjisine dönüşürse, Türkiye'nin elektrik ihtiyacının yüzde 5'ini bu kaynaktan sağlamış oluruz' dedi.
'Türkiye'de Çevre Yönetimi İçin Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi Projesi (ÇEKAP)' kapsamında düzenlenen 'Yerel Yönetimler İçin Çevre Yönetimi Eğitim Programı'nın sonuncusu, Ankara'da gerçekleştirildi.
Öztürk, bir otelde gerçekleştirilen eğitimin açılışında, atık su arıtma tesisleri, kanalizasyon sistemleri, katı atık bertaraf sistemi gibi yatırımlar ve işletme yollarına ilişkin çalışmaları anlattı.
Bakanlığın, katı atık bertaraf tesislerinde değerlendirilebilir atıkların geri kazanılması, bunların sera gazı salınımının azaltılması, ham madde haline dönüştürülmesi konusunda çalışmalar yürüttüğünü belirten Öztürk, özellikle Türkiye'de düzenli depolama alanlarında yenilenebilir enerjiyle ilgili ciddi çalışmalar yapıldığını dile getirdi.
Öztürk, 'Şu anda 148 megavat kapasiteli, Türkiye'de çöp depolama alanlarından elektrik enerjisi üretim potansiyeli var. Çöp depolama alanlarını tekniğine, teknolojisine, standartlarına, kurallarına uygun işletirsek önemli enerji üretim kaynakları haline dönüştürebiliriz' diye konuştu.
Çöp depolama alanlarının, teknoloji ve standartlara uygun işletilmesi için yetişmiş insan gücü ve finansal kaynağa ihtiyaç olduğunu bildiren Öztürk, belediyelerle bu konuda ciddi çalışma yürüttüklerini söyledi.
Öztürk, şöyle devam etti:
'Katı atık bertaraf tesisleri ve arıtma tesisleriyle ilgili 2023'e kadar yapılacak yatırımların yol haritasını yakın zamanda ortaya seriyoruz, aşağı yukarı bitirdik gibi. 2023'e kadar Türkiye'de katı atık bertaraf tesislerinde, atık su arıtma tesislerinde Türkiye'nin nerede, ne kadar yatırıma ihtiyacı var, bunu da belirliyoruz. Bu yatırımları belirledikten sonra bunların kaynakları, finans modelleri neler olacak, onları da el birliğiyle ortaya koyuyoruz.'
- 'Hayvan gübresi, çok önemli biyogaz üretim kaynağı'
Hayvan gübresinin, çok önemli bir biyogaz üretim kaynağı olduğunu vurgulayan Öztürk, 'Hayvan gübresi, stabilize olması gereken bir ham maddedir. Bu hayvan gübrelerini doğru yönetmezsek koku kirliliğinden başımızı alamayız ve çoğu yerde de bu sorunları yaşıyoruz. Hayvan gübresini doğru yönetemezsek kimyasal oksijen ihtiyacı 16 binin üzerinde olan bir sıvı gübreyi toprağa, tarım arazilerine veya akarsulara vermiş oluruz' ifadelerini kullandı.
Bununla ilgili tebliğ yayınladıklarına işaret eden Öztürk, şunları kaydetti:
'Normalde 30 milyon ton evsel atık çıktığı halde 150 milyon tonun üzerinde hayvan gübresi çıkıyor. O zaman buna bir çözüm üretmemiz lazım. Bu hayvan gübresiyle ilgili biyogaz tesislerinin nerede, ne kadar kurulmasına ilişkin çalışma yaptık. Bunu Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile paylaştık. Türkiye'deki hayvan gübreleri elektrik enerjisine dönüşürse, Türkiye'nin elektrik ihtiyacının yüzde 5'ini bu kaynaktan sağlamış oluruz. Türkiye'de yılda 50 milyon tona yakın sera gazı salınımını azaltıyoruz. Bu 200'ün üzerindeki tesisin tamamı kurulduğu zaman, yaklaşık bin 780 megavat, yani 3 milyonun üzerinde konutun elektrik enerjisini temin etmiş oluyoruz. Dolayısıyla hayvan gübresini önemli bir ham madde olarak değerlendiriyoruz.'
Hayvan gübresinden biyogaz üreten tesislerde oluşan sıvı gübreyle ilgili mevzuatı da oluşturduklarını, bunun, tarım arazilerinde biyogübre olarak kullanılmasını önerdiklerini anlatan Öztürk, bu konuda Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilileriyle toplantı yaptıklarını söyledi.
Hayvan gübresinin direkt tarım alanında kullanılmasının tarımsal toprağa zarar verdiğini belirten Öztürk, toplantıya katılan belediye uzmanlarına, atık su tesisleri, arıtma çamurları yönetimi konusunda tavsiyelerde bulundu.
Avrupa Birliği Bakanlığı Sektörel Politikalar Başkanı Aylin Çağlayan Özcan da proje kapsamındaki faaliyetlerin son derece başarılı yürütüldüğünü ve kasımda gerçekleştirilecek 'Sürdürülebilir Şehirler Konferansı' ile projenin sona ereceğini anlattı.
Toplantıda, AB Türkiye Delegasyonu Sürdürülebilir Kalkınma ve İklim Değişikliği Sektör Yöneticisi Özge Gökçe Aktaş ile Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye Direktörü Rifat Ünal Sayman da konuşma yaptı.
Yarın sona erecek eğitime, 12 il ve 17 ilçeden belediye uzmanları katılıyor.
- Yerel Yönetimler İçin Çevre Yönetimi Eğitim Programı
Avrupa Birliği fonlu, Ağustos 2014'te başlayan ÇEKAP kapsamında, REC tarafından yürütülen eğitimlerle, AB çevre müktesebatının yerel düzeyde uyumlaştırılması ve uygulanması konularında belediyelerin teknik kapasitesinin güçlendirilmesi amaçlanıyor.
Proje kapsamında 8 farklı ilde gerçekleştirilen programlarda, belediye uzmanlarına yönelik 'katı atık yönetimi, kentsel atık su arıtımı, yerel çevre eylem planlaması ve yerel çevresel yatırımların finansmanı' eğitimleri veriliyor.