Tarih: 15.01.2020 19:51

Gelecek Partisi'nden Demirtaş çıkışı: 6-7 Ekim olaylarını ve 'Apo'nun heykelini dikeceğiz' deyişi unutulamaz

Facebook Twitter Linked-in

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selim Temurci, Parti Başkanlık Kurulu toplantısı ardından basın toplantısı gerçekleştirdi. Gündeme ilişkin açıklamalar yapan Temurci, Parti  İzleme Kurulumuz (PİK)  çalışmalarına devam ettiğini kaydetti. 

'Bölge ve ülkedeki gelişmelerini Gelecek Partisi olarak yakından takip ediyoruz' diyen Temurci şöyle kaydetti:

'Süleymaninin öldürülmesinden sonra geldiğimiz noktada İdlib dahil bölgesel bir sukunet hakim gibi görünüyor ancak geçen bir haftalık süre içerisinde bizim bölgemizde popülist ve şova yönelik siyasetin ülkeleri ve milletleri nereye getireceğini görmüş olduk. ABD Başkanı azil ile mücadele ederken Kasım seçimleri için de hazırlık yapıyor.

'176 masum insanın canına kıyması kabul edilebiler değildir'

İçimizi acıtan şey ABD'nin bölgede yaptığı kadar yanlış olan bir başka yaklaşım, intikam yemini eden İran’ın durumu oldu. Ukrayna uçağının düşürülmesi çok vahimdir. 176 masum insanın canına kıyması kabul edilebilir değildir. Süleymani'nin cenazesinin 8 şehirde dolaştırılması da asla kabul edilemez.

Maalesef İran'da da bu sürecin yanlış yönetilmesinden dolayı hem içerde hem dışarda büyük tepkiler ortaya çıktı gösteriler devam ediyor. Umarız bu 176 insanı öldüren suçlular gereken cezaya çarptırılır iç ve bölgesel istikrar hakim olur. Ortadoğu coğrafyasında maalesef siyasi popülizm eksenli şova dönüşen bir politika söz konusu.

Bölge ülkeleri, kendi içinde birlik beraberliği tesis edip yol yürürlerse, bölgeye barış ve huzur gelir şayet yapamazsak, emperyal güçler gelip buraya kapağı atıyorlar ve atacaklar. Ders alalım ve dayanışmayı arttıralım.

Libya canımızı acıtan bir olay. İlk açıklamayı yapan partilerden biri olduk. Türkiye ile Libya arasında gerçekleşen anlaşma çok değerliydi ama Türk askerinin Libya'da asla muharip bir güç olarak olmamasının altını çizmiştik. Bizi eleştirenler daha sonra baktık ki 'Libya'da biz arabulucu olamayız meşru olmayan ile meşru hükümet arasında nasıl arabulucu olunur' demişlerdi. Ama sonuç olarak Türkiye bu konuda Serrac’ı ve Hafteri Moskova’ya götürdü ve Hafter masayı terk etti ve Libya'ya döndü. Soru şu: Türk Dış politikası birkaç gün içinde fikir değiştirebilecek fikir mi üretiyor bizim dış politikamız bu kadar hızlı fikir değiştiremez.

Anlaşma noktasında tüm emekleri değerli bulduk, alkışladık, alkışlıyoruz ama bir uyarımızı yapmamız gerekir, hiç kimse Halter'in anlaşmayı terk etmesini 'Hafter' olarak yorumlayamaz. Türkiye olarak BM devreye alınarak biz Rusya’yi ve Libya'yı Berlin'e getirilmeli ve o anlaşma mutlaka imzalanmalı.

Ortadoğu nefes almadan Türkiye'nin nefes alamayacağını biliyoruz o yüzden buradaki barış ülkemizin geleceği için değerlidir.

EKONOMİ VE TÜİK VERİLERİ

TÜİK verileri: İnanmakta zorluk çektiğimiz rakamlar açıklanıyor biz de bunu paylaşıyoruz.

2 buçuk milyon insana iş vaadeden bir politika vardı. Bırakın 2 buçuk insana iş bulmayı işsiz sayımız  6 buçuk milyonun üzerine çıktı. 2019 Ekim verisi yüzde 13,4. Rakamların sosyolojine baktığımızda içimizi en çok acıtan 4 gencin birinin işsiz olması. Gençler ülkeyi terk etmek istiyor. Umutlarını kaybettiler. Verilerde işi olmayan 100 insandan 9’unun iş aradığı yer alıyor. Bu demek ki gençlerimiz, insanlarımız iş arama ümitlerini bile kaybetmişlerdir. Eğer böyle değilse rakamlarda ciddi problem vardır diyoruz.

Bu ülkenin gerçek gündemi ekonomidir. Beklentilerin ötesinde performans elde ettiklerini söyleyenler verilere baksınlar bu tablo onları koltuklarından edecek bir tablodur. 

Büyüme rakamları yüzde 5 seviyesinde. Adını bile hatırlamadığımız süslü ekonomik paketlerdeki neler gerçekleşti ki biz bu yüzde 5’e inanacağız.

Ülkenin risk primini açıklarken büyük başarı diyen Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, o sözdez başarının Türkiye'yi  Ruanda ile Kenya ile aynı risk ligine düşürdüğünü söylemedi. Neyin başarısını anlatıyorsunuz? Doğruların milletimizle paylaşılması lazım. Yeni üretim alanlarının oluşturulması için bilimsel veriler, güven yönetiminin bu ülkede acilen işi ele alması gerektiğini gp olarak çizmeye devam edeceğiz.

'GÜNDEM OLMAMASI GEREKEN ŞEYLERİN GÜNDEM OLDUĞU BİR DÖNEM'

Geçen hafta içimizi acıtan bir olay oldu yine: Bu korku ikliminde yaşanırken bir olayı paylaşacağım. Bu ülkede birkaç gün önce Sağlık Bakan Yardımcısı 'yoğun bakımda yatak bulunanamaması sebebi hastaların uzun süre kalması hatta hayat beklentisi olmayan hastaları uzun süre yaşamasıdır' dedi. Bunu bir Sağlık Bakan Yardımcısı söyledi.

15-20 yılda yaptığımız her şeyi alt üst, ters yüz etmek zorunda değil kimse. Liyakat bilmez insanların devleti getirdiği nokta budur. Yoğun bakımlardaki insanların fişini mi çekelim o insanlar ölsün mü?

Gündem olması gereken şeylerin gündem olmadığı, gündem olmaması gereken şeylerin gündem olduğu bir dönem yaşıyoruz.

BAĞIMSIZ, ÖZGÜR BASIN

Özgür, tarafsız ilkeli bir basın demokrasinin vazgeçilmezi. Parti programımızda fikir hürriyeti olmazsa olmazımız olarak yazılmıştır. Sansürü, oto sansürü istemiyoruz, basının mali açıdan özgür olsun istiyoruz. Basın, keyfi tutuklama yargılama ve gözaltlarına maruz bırakılmasın. Böyle bir Türkiye hayalimiz var. Gelecek Partisi olarak bağımsız, özgür kendi ayakları üzerinde duran, basın özgürlüğü için çalışmalarımızı ve günün anlam ve önemine ilişkin ziyaretlerimizi yoğunlaştıracağız.

SORU: GENÇLERİN EVLENMELERİ

Temurci, toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. 

'Gelecek Partisi Ekonomi kurmayları geçtiğimiz hafta açıkladığı ekonomi raporunda, Çarpık gelir dağlımına ve genç işsizliğin yüzde 27leri bulduğuna dikkat çekmiş, Türkiye gençliğinin ev gencine dönüştürüldüğünü belirtmişti.

Hemen ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ise gençlerin evlenmemesini eleştirerek sorunu medyanın evlilik dışı yaşamı özendirmesi şeklinde tespit etti. Ancak bildiğiniz gibi tepkiler büyüyerek arttı bu açıklamaya. İşsizliğin kucağındaki gençler bir kez daha siyasetin gündemi haline geldi.  İyi Parti Genel Başkanı Sayın Akşener de konuya tepki göstererek, genç işsizliğine dikkat çekti. Konuya ilişkin kapsamlı rapor hazırlamış bir parti olarak bu tartışmaları nasıl okuyorsunuz?' sorusuna Temurci: 

'Ne zaman ve kiminle evleneceklerine gençlerimiz karar verir. Ekonomik aileleri tehdit ediyor. Biz Gelecek Partisi olarak gençlerimiz bu ülkeden umudunu kesmesin ve ülkeyi terk etmesin diyoruz' diye yanıtladı. 

DEMİRTAŞ'IN 'APO'NUN HEYKELİNİ DİKECEĞİZ' DEYİŞİNİ UNUTMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR

Temurci, HDP'li Demirtaş'ın tiyatro oyununa ilişkin oluşturulan gündeme dair sorulan bir soruyu ise şöyle yanıtladı: 

Rakiplerimizle sahada projelerimizi anlatarak yarışmak istiyorum ama yarıştığımız insanlar bu ülkenin parçalanmasına çanak tutan kişilerle yol yürürlerse orada durup bir düşünmemiz lazım!

Demirtaş’tan bir barış güvercini ortaya çıkarmaya çalışıyorlar. Bu meselede Gelecek Partisi yargıda 'suçsuz yere' bir saat bile hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının kalmasına razı değil  ama sahte lider tavrına da karşı çıkmalıyız. Demirtaş, Mardin'de, Diyarbakır'da her yerde hendekler kazıldığında onlara yardım eden biridir. Onlar neden o hale geldi biz çok iyi biliyoruz. Demirtaş, gerçekte kimdir bunu bir kez daha hatırlamamız lazım. 'Aponun heykelini dikeceğiz' deyişini unutmamız mümkün değlidir. 6-8 Ekim olayları sırasında Davutoğlu’nun telkinlerine uymayıp 53 vatandaşımızın ölümüne yol açan o talimatı veren kişiydi Demirtaş. Yasin Börü dahil. Yargı onu suçsuz bulursa biz bir şey diyemeyiz ama Demirtaş'ın çıkıp 'ben özür diliyorum yaptıklarım ve söylediklerim için' demeden sahte kahraman ve barış temsilcisi oluşturma gayreti içindeyseler eğer millet bunu not ediyor diyorum. Demirtaş'tan bir özgürlük savaşçısı üretenlere karşı Gelecek Partisi olarak Demirtaş’ın kim olduğunu hatırlatmamız lazım. Demirtaş’ı yeniden cilalayıp bu yaptıklarını hatırlamadan Kandil'i barış merkezi görenlerle türkiyede siyaset yapmanın imkanı yoktur. Biz ders aldık, terörle duvar örüyoruz diyecekler. Millet unutmaz!

KÜRT KARDEŞLERİMİZ MHP-İKTİDAR VE ÇUKUR KAZANLARLA YÜRÜMEK İSTEMİYOR

Gelecek Partisi olarak bunun altını çizelim: Kürt kardeşlerimiz şu anda MHP ile yol yürüyen iktidar partisine bakıyor; 'biz bu siyasetin içinde olamayız' diyor. Çukur kazan HDP ile de yol yürümek istemiyor. İşte o yüzden demokrasi ve hukuk özgürlük kazanacaksa Gelecek Partisinin varlığını en iyi ifade eden sebeplerden biri de budur.'

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —