Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Abdürreşit Celil Karluk ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi (DTCF Öğretim Üyesi) Doç. Dr. Erkin Emet’in konuşmacı olarak katıldığı programda Çin’in Doğu Türkistan’daki tarihten bugüne işgal politikaları ve yaşanan insan hakları ihlallerine dikkat çekildi.
Ankara Batıkentteki Uluslararası Prof. Dr. Muhammed Hamidullah Anadolu İmam Hatip Lisesinde gerçekleşen programa, Ankara’da yaşayan Nogay Türkleri ve çok sayıda dinleyici katılım gösterdi. Konferansa ayrıca Gelecek Partisi Sivil Toplum ve Halkla ilişkiler Başkan Yardımcısı Hakverdi Altuğ, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Feramuz Üstün ve Gelecek Partisi Kurucular Kurulu üyesi Hasan Hüseyin Bozok da katılım sağladı.
“DOĞU TÜRKİSTANLILAR TARİHLERİNDE İLK DEFA İMDAT DİYOR…”Prof. Dr. Karluk, Doğu Türkistan’daki imdat çığlığına dikkat çekerek şu ifadelerde bulundu: “2017’ye kadar Çinliler, Doğu Türkistan’daki Kazakları, Kırgızları Uygurlara düşman etmeye çalıştı. Ancak sonrasında hiçbir etnik kimliğe bakmaksızın hepsini toplama kamplarına doldurdu. Ebülfez Elçibey’in dediği gibi, ‘Sen Türk olduğunu unutsan bile düşman unutmaz.’ Kırgız, Kazak, Avşar, Yörük, Uygur, Tatar, Nogay demez. Sizin Türk olduğunuzu bilir be ona göre politikalarını uygular. Doğu Türkistanlılar tarihlerinde ilk defa imdat diyor ve Türk kardeşlerine kardeşlik hukukunu koruyun diyor. Doğu Türkistanlılar bugün insanlık diyor ve insansanız, insanlık için Türklük ve Müslümanlığın doğudaki kalesini koruyan Türklere el uzatın diyor.”
“BİRÇOK İNSAN, TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ YÜZÜNDEN KAMPLARA ALINIYOR”Doç. Dr. Emet de Çin’in baskılarının sistemli olduğunu vurgulayarak, “Çin tarihten bu güne Uygur ve Kazak Türklerine yönelik yürüttüğü siyasetini, Uygurların dil ve dinini yasaklamakla başladı. 1 Nisan 2017’de radikalizme karşı mücadele adı altında kabul edilen genelge ile Çin işgal yönetiminin Doğu Türkistan’da sözde aşırılığa karşı savaş açtığı biliniyor. Çin devlet başkanı mart 2017de ‘Xinjiang’ı (Doğu Türkistan) korumak için çelikten duvar öreceğiz’ dedi ve ördü. Bunları bilmek zorundayız. O tarihten bu güne toplama kamplarına alınan bir çok insan, Türkiye ile ilişkileri yüzünden kamplara alınıyor.” dedi.
