Son aylarda iğneden ipliğe, vatandaşın temel ihtiyaç harcamaları başta olmak üzere hemen hemen her şeye yapılan aşırı zamlar, zaten geçim derdinde olan vatandaşı iyice dar boğaza soktu.Vatandaşlar en çok tepkiyi doğalgaz ve elektriğe yapılan aşırı zamlara gösterdi. Yeniçağ'dan Dündar Batık'ın haberine göre Doğalgaz ve elektrik faturalarını ödeyebilmek bir çok dar gelirli vatandaş için neredeyse imkansız hale geldi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPK) 1 Eylül 2019’dan itibaren doğal gaza 14.9 ve Ekim ayında da elektriğe yaptığı yüzde 14.90 oranındaki zamların etkisi havaların soğumasıyla birlikte yılbaşından itibaren iyice kendini hissettirdi. Son bir yıl içinde doğal gaz ve elektriğe 10 kez zam yapılırken, sadece 2 kez küçük bir indirim yapıldı. Böylece kısa zamanda doğal gaza yüzde 32 oranında zam gelmiş oldu. Yani 30 Temmuz 2019’da belirli bir miktar gaza 100 TL ödeyen bir tüketici 1 Eylül’den itibaren aynı miktarda gaz almak için 132 TL ödemeye başladı.
HEP GECE DUYURULUYOR
Genellikle geceyarısı tebliğleriyle duyurulan bu zamlar karşısında ne yapacağını şaşıran vatandaşlar, ödemekte zorlandıkları faturalar ay sonu kabarık gelmesin diye kendince metodlar geliştirmeye başladı.Bu konu öyle bir hal aldı ki, her haksızlığa göğüs germesini ve hakkını aramasını bilen Türk Halkı her zaman olduğu gibi böyle durumlarda Nasreddin Hoca’yı aratmayan, ilk etapta güldüren ama aslında düşününce içeriğinde ders niteliğinde bir çok tepki mesajı olan espriler de icat ediyor. Yüksek faturalar evlere gelmeye başlayınca sosyal medya kullanıcıları kombilerden ‘zombi’ diye bahsederken, semt pazarlarında da ’Faturayı yarıya düşüren battaniye’, ‘Kombi kapattıran tayt’, ‘Battaniyeyi kap kombiyi kapat’ gibi muzip pankartlarla satış yapan pazarcılara rastlamak mümkün. Zaten geçen yıla oranla Türkiye’de yapılan gaz tüketimindeki düşüş te bu durumu ispatlıyor.
SOBALAR GERİ DÖNDÜ
Bilindiği gibi özellikle büyük şehirlere doğal gaz gelmesinden sonra yeni inşa edilen binalarda soba bacası yapılmıyor. Bu binalarda oturan vatandaşlar evlerinde soba bacası bulunmadığı için faturalar ne kadar kabarık gelirse gelsin soğuk kış günlerinde mecburen doğalgaz veya elektrikli ısıtıcı kullanıyorlar. Evlerindeki bacaları iptal ettirmeyen bir çok vatandaş zor günler için sakladığı sobalarını kömürlükten çıkarıp kullanmaya başladı. Aile fertleri evdeki kombinin ayarını iyice kısarak, hatta gece yatarken tamamen gündüz de zaman zaman tamamen kapatıp, kalın giyinip, evlerde battaniyeyle oturmaya başladı. İmkanı olanlar, genellikle apartmanlarda yaşayan aileler, kombilerini kapatarak nöbetleşe birbirlerine misafirliğe giderek çözüm yolu buldu.
HÜKÜMET KAŞIKLA VERİP KEPÇEYLE ALIYOR
Her yıl merakla beklenen asgari ücret haftalarca süren toplantılar sonucu Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, 2020 yılı asgari ücret miktarını yüzde 15’lik bir artışla net 2 bin 324,70 lira olarak açıklamıştı. Selçuk; “Üç çocuklu ve evli biri için asgari ücret 2 bin 479 lira olacak” dedikten sonra, açıklanan bu oranın enflasyon rakamlarının üzerinde olduğuna özellikle dikkat çekmişti. Çalışanları hiç memnun etmeyen bu artıştan sonra, daha 2020’nin ilk gecesinden itibaren adeta zam yağmuru başladı. TÜİK’in açıkladığı TÜFE verisine göre Temmuz ayında yüzde 5 zam yapılan memur ve memur emeklileri Ocak ayında 1.5 puan enflasyon farkı almaya hak kazandı. Böylece memur ve memur emeklileri ocak ayında toplam yüzde 5.5 zam almış oldu.Yani halkımızın tabiriyle Hükümet çalışana kaşıkla verdiğini zamlar sayesinde kepçeyle geri almış oldu. Türk İş’in Ocak ayı için hesaplayıp açıkladığı açlık ve yoksulluk sınırı rakamları bu durumu ispatlar nitelikte. Buna göre (açlık sınırı) 2 bin 219 Lira 45 kuruş. Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 7bin 229 Lira. Evli olmayan veya çocuksuz bir çalışanın ’yaşama maliyeti’ise aylık 2 bin 697 Lira olarak hesaplandı. Araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin aylık harcama tutarı son bir yılda 687 Lira arttı.Sadece mutfak masrafı için yapılması gereken harcama tutarı son bir yılda 211 Lira artmış oldu. Ücret gelirleri yıllık olarak bu oranda artmayan çalışanların satın alma gücü yaşanan enflasyon karşısında iyice erimiş oldu.
ZAM BOMBARDIMANI
Son 6 aydan beri Türkiye’de halkın geçimini direk ilgilendiren çaydan şekere, ekmekten otogaza, telefondan harç puluna çok sayıda kaleme zam yapıldı.Vatandaşı iyice bazdiren ve aralıksız süren zamlardan bazıları şunlar: Karayolları Genel Müdürlüğü, 7 Ekim’de otoyol ve köprü geçiş ücretlerinde ortalama yüzde 20 zam yaptı. Elektrik fiyatlarına 1 Ekim’de yüzde 14.9 zam yapıldı. Böylece elektrikte son iki yılda yapılan zam oranı yüzde 60’ı buldu. LPG otogaz fiyatlarına Ekim’de 27 kuruş zam yapıldı.
Ulusal Süt Konseyi çiğ sütün litre fiyatına 30 kuruş, yüzde 15 zam yaptı. Mayıs’ta cep telefonlarında yüzde 25 olan özel tüketim vergisi (ÖTV) yüzde 50’ye yükseltildi.
Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü (ÇAYKUR) kuru çay fiyatına yüzde 15 zam yaptı.
Şeker fiyatlarına yüzde 16 oranında zam geldi. Sigara ve alkol ürünlerinde özel tüketim vergisine (ÖTV) yapılan zam oranı yüzde 40 ile 60 arasında oldu.
OKUL SERVİS ÜCRETLERİ DE ARTTI
İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde okul servislerine yüzde 13, dolmuş ücretlerine yüzde 24, taksi ücretlerine yüzde 25 zam yapıldı. 2020 yıl başından itibaren vergi, harç ve trafik cezaları yüzde 22.58 zamlandı. Emlak vergileri yüzde 11.29 arttı. Kırmızı ışıkta geçmenin cezası 235 liradan 288 liraya, en ucuz otomobilin Motorlu Taşıtlar Vergisi 861 liradan bin 55 liraya çıktı. İğneden ipliğe yüzde 22.58 zam yapılmasına rağmen yıl başında memur maaşlarına yüzde 4, emekli aylıklarına yüzde 6.6 civarında zam yapıldı.
DELİK BÜTÇE VERGİ İSTİYOR
Vatandaşlar genellikle, Hükümetin bütçe açığını kapatmak için yükü ilk önce çalışan kesimin sırtına yüklediğinden şikayetçi. Konunun uzmanı ekonomistler, peş peşe açıklanan zamların temel nedeninin, yılın ilk 8 ayında 115.8 milyar TL açık veren merkezi bütçe olduğunu belirtiyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Ekim ayında yayımladığı genel yönetim bütçe dengesi verilerine göre merkezi hükümet bütçesi yılın ilk 8 ayında 115.8 milyar lira açık verdi. Hükümet bütçesini büyük oranda vergiler oluşturuyor. 600 milyarlık bütçe gelirinin 449.6 milyar lirası vergi gelirleri kalemlerinden sağlanıyor.
TEK SEBEBİ YDO
Başta vergiler, harçlar ve trafik cezaları olmak üzere a dan z’ye bir çok kamu mal ve hizmete yeni yıldan itibaren her yıl Yeniden Değerleme Oranı (YDO) kadar zam yapılıyor. YDO her yıl ekim ayı üretici fiyatlarının (ÜFE) açıklanmasıyla netleşiyor. TÜİK verilerine göre YDO bu yıl yüzde 22.58 olarak gerçekleşti. Geçen yıl yüzde 14.47 olan YDO nedeniyle bu yıl başından itibaren her şeye yüzde 14.47 zam yapılmıştı.Vatandaş yüzde 8.55’e düşen tüketici enflasyonuna (TÜFE) sevinirken üretici fiyatlarındaki zamların büyüttüğü yüzde 22.58’lik YDO halka zam yağmuru olarak yansıdı. Yeni zamlarla birlikte yıl başından itibaren yurt dışından telefon getirenler bin 500 lira yerine bin 838 lira harç ödemek zorunda kalacak. Bu harç daha temmuz ayına kadar 618 liraydı. Temmuz ayında bu harç bin 500 liraya çıkarılmıştı. Yıl başından itibaren 4 yıl ve üzerindeki pasaportların harcı 812 liradan 995 liraya, ehliyet harcı 613 liradan 751 liraya çıkarıldı. Kırmızı ışıkta geçen ve araçta cep telefonu kullananlar yeni yıldan itibaren 235 TL yerine 288 TL ceza ödeyecek. En düşük değerdeki 1 ila 3 yaşındaki bir otomobilin Motorlu Taşıtlar Vergisi 861 liradan bin 55 liraya çıktı. Yasa gereği Emlak Vergileri yeniden değerleme oranının yarısı kadar arttırılabiliyor. Bu nedenle YDO en düşük düzeyi olan yüzde 22.58 oranında çıkarsa Emlak Vergisi de bu yıl en az yüzde 11.29 oranında artacak. Bunun yanı sıra çöp ve atık su bedelleriyle çevreyle ilgili vergiler de en az YDO oranı kadar zamlandı. Hükümet eğer isterse bu oranları yarıya kadar yani yüzde 11.28’e kadar düşürebilecek ancak, bütçedeki kara deliği kapatabilmek için adeta uçan kuştan vergi almaya çalışan ekonomi yönetiminin böyle bir indirim yapmasının mucize olacağı düşünülüyor.
ŞİMDİ DE YOL VERGİSİ GELİYOR
Hükümet, merkezi bütçedeki açığı kapatabilmek için mevcut vergi ve harçlara peş peşe zam yaparken bir taraftan da yeni vergi kalemleri icat etmeye başladı. AK Parti tarafından Meclis’e sunulmak üzere hazırlıkları yapılan yerel yönetim kanun taslağında, belediyelerin gelirlerinin artırılması için “Yol ve Trafik Payı” adı altında, aracı olanlara yeni bir vergi getirilmesi öngörülüyor. Buna göre vatandaşlardan Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin yüzde 10’u kadar “Yol ve Trafik Payı” alınacak. Bu pay havuzda toplanıp,nüfus ve yüzölçümlerine göre belediyelere aktarılacak. Taslakta ayrıca çevre vergisinin de artırılması hedefleniyor.
AKŞENER PEŞİNİ BIRAKMIYOR
Partisinin son haftalık gurup toplantısında bir kez daha bu konuya parmak basan İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Bugün dört kişilik bir ailenin, sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi için, günlük en az 72 lira 58 kuruş, yani aylık 2 bin 178 lira harcaması gerekiyor.Türkiye’deki çalışanların yüzde 40’ı asgari ücretli. Bugün yoksulluk sınırı aylık yaklaşık 7 bin 500 lira. Yani karı koca asgari ücret alan bir ailenin toplam gelirinin bir buçuk katı.Varın gerisini siz düşünün.” dedi. Akşener doğalgaz ve elektriğe yapılan seri zamları da hatırlatarak şöyle devam etti: “ Doğalgaza, 2018 ve 2019 yıllarında toplam yüzde 60 zam yapıldı.Vatandaşımın maaşı ise, bunun üçte biri kadar bile artmadı. Sadece 2019 yılında elektriğe gelen zam yüzde 30. Bugün İstanbul’da 4 kişilik bir ailenin, doğalgaz masrafı 360 lira. Buna en az 140 liralık elektrik faturasını da ekleyince, meblağ 500 lira ediyor.Yani asgari ücretin dörtte biri sadece elektrik ve doğalgaz faturalarına gidiyor.”
AVRASYA TÜNELİ’NDEN GEÇİŞ BEDELİ YÜZDE 56 ARTTI
2020’nin en son rekor zammı Avrasya Tüneli geçiş ücretlerine yapıldı. Önceki geceden itibaren tüneli kullananları şok eden yüzde 56’lık zam oranı vatandaşları çileden çukardı. 1 Şubat gece 00’dan geçerli olan yeni zamlarla birlikte Tek yön geçiş ücretleri otomobil için 23.30 Lira’dan 36.40 Lira’ya, minibüsler için 34.90 Lira’dan 54.70 Lira’ya yükselmiş oldu. Yapılan son zamla birlikte, Avrasya Tüneli açıldığı günden bu yana, ücretlere toplamda yüzde 119 oranında zam gelmiş oldu. Hatırlanacağı gibi dönemin Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, geçiş ücretinin 4 dolar artı KDV olacağını açıklamıştı.