Van’da 44 vatandaşın yaşamını yitirdiği çığ felaketi hakkında konuşan HaberTürk Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Orhan’ın, ilk çığdan sonra uyarılara karşın iş makinaları ve heyetle yola çıktığını iddia ederek “Çığın altından kalan insanları kurtarma amacıyla yapılıyor ama olayın meydana gelmesinden önce bu felaketten önce yola çıkılması, iş makinalarıyla müdahale edilmesi, çığ tehlikesi gözönünde bulundurularak bu yapılabilir miydi?” diye sordu.
Van’da yaşanan ve 44 kişinin ölümü ile sonuçlanan iki çığ felaketi ile ilgili olarak “Tedbirsizlik” iddiası ortaya atıldı. HaberTürk Ankara Temsilcisi Bülent Aydemir, kendisi de çığ altında kalan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve eski AKP milletvekili Gülşen Orhan’ın tüm uyarılara karşın ilk çığdan sonra iş makinaları ve heyet ile yola çıktığını öne sürdü.
Aydemir, canlı yayında şunları anlattı:
“Olayı anlamaya çalışmam anlamında birkaç telefon görüşmesi yaptım. Çatak’ta bir yemek organizasyonu var. Ak Parti eski milletvekili ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ki kendisi de yaralı, Gülşen Orhan bir etkinliğe katılıyor. Kendi seçim bölgesi eski milletvekili olması hasebiyle. Oradan çıkarken diyorlar ki ‘Burada çığ tehlikesi var, buradan çıkmayın, yola çıkmanız doğru değil.’ Ancak heyetle birlikte yola çıkıyor. Harabet diye bir geçit. Bu geçitten geçilmesi mümkün değil, kar kapatmış olabilir, burada çığ tehlikesi var. Üst noktada. Narlıca’dan dahi geçemeyebilirsiniz’ diyorlar. Yani yol sıkıntılı. Yola çıkmadan önce Gülşen Orhan, 4-5 kadar iş makinasını yanına alıyor. Narlıca Kara Yolları İstasyonu’ndan alıyorlar araçları. Yol kapalı ve iş makinaları yolu açarak buraya geliyor. Burada çığ tehlikesi var kar yolu kapatmış iş makinalarıyla öncesinde müdahale edilmiş başka bir noktaya. Çığı tetikleyen şeylerden biri de gürültü, yüksek desibel. Buraya kadar geliyorlar. Burada, yolda tabi telefon çekmiyor ağır kış koşulları, tipi var.
Burada 3 bin 500 metre rakımdan söz ediyoruz. Ve orada çığın altında kalıyor minibüs. Daha sonra Van ve Şırnak’tan askerler oraya sevk ediliyor. Jandarma ve korucularımız da şehit oldu Allah rahmet eylesin. Onlar da ikinci çığın altında kalıyor ve şehit oluyor. Şimdi, öncesinde bir tedbirsizlik olduğu kesin. ‘Yola çıkılmasın’ deniliyor çıkılıyor, iş makinası ile yol açılıyor. Belki bu kestirilemedi tabi bile bile insanlar oraya gitmezler. Sonrasında bu tür olaylarda aynı bölgede ikinci bir çığ tehlikesi olabileceğine dair beklentileri var. Dolayısıyla ekiplerin oraya sevk edilmesi ve belki tamam dağınık şekilde yapmışlar ama biraz tedbirsizlik olduğu görülüyor. Benim anladığım o. Tabi orada çığın altında kalan insanları kurtarma amacıyla yapılıyor ama olayın meydana gelmesinden önce bu felaketten önce yola çıkılması, iş makinalarıyla müdahale edilmesi, belki çığ tehlikesi göz önünde bulundurularak bu yapılabilir miydi diye ben Recep Bey’e (AKUT Yönetim Kurul Başkanı Recep Salcı) sormak isterim siz böyle bir kanaat edindiniz mi?”