İlk ihalesi önceki gün yapılan Kanal İstanbul Projesi'nde, gözler güzergâh üzerindeki arazi mülkiyetlerine çevrildi. Erdoğan, konuyla ilgili son olarak, “2011 yılında ilk kez milletimizle paylaştığımız bu projeyle ilgili olarak her türlü etüt çalışmasını yaptırdık. Birileri istemese de kamu, özel sektör, vatandaş iş birliğiyle Boğaz'ın yükünü hafifletecek, şehrimizin marka değerini artıracak Kanal İstanbul'u ülkemize kazandırmakta kararlıyız” dedi. Kanal İstanbul'un yapımına ilişkin açıklamalar gözleri yeniden projenin yapılacağı bölgeye çevirdi.
Sözcü'den İsmail Şahin'in haberine göre, Marmara Denizi'ni Küçükçekmece Gölü'nden ayıran noktadan başlayarak, Sazlıdere Baraj Havzası boyunca devam eden, Sazlıbosna Köyü'nü geçerek Dursunköy'ün doğusuna ulaşıp Baklalı Köyü'nü geçtikten sonra Terkos Gölü'nün doğusunda Karadeniz'e ulaşan Kanal İstanbul güzergâhındaki tapu hareketliliği dikkati çekti.
Erdoğan'ın 2011 yılında ‘çılgın proje' olarak lanse ettiği Kanal İstanbul'un güzergâhında, o tarihten bu yana gayrimenkul ticaretindeki hareketlilik arttı. Çoğu tarım arazisi olan bölgede 8 yıl içerisinde 11 kez el değiştiren parseller yer alıyor. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü verilerinden yapılan derlemeye göre, Baklalı – Boyalık, Dursunköy, Çilingir ve Tayakadın 2011 – 2018 yılları arasında mülk alışverişinin en fazla yapıldığı bölgeler oldu. Bu nedenle, geniş arazilerin yer aldığı söz konusu lokasyonlarda, arsaların metrekare fiyatları 2010 yılında 10 – 250 lira arasında değişirken, 2019 yılında 200 – 1600 lira seviyesine yükseldi.
45 kilometrelik kanalla Marmara Denizi ile Karadeniz'in birleştirilmesini amaçlayan projenin yapılacağı bölgelerde yerli ve yabancı birçok yatırımcı gayrimenkul alıp satarken, çok sayıda büyük grup da arazi topladı.
ARAZİLERİN 5908', ÖZEL MÜLKİYET!
Kanal İstanbul güzergâhında 8 bin 300 parsel var. Bu parsellerin 5 bin 908'inin yani yüzde 71'inin özel mülkiyet olduğu tespit edilirken yüzde 7'sinde ise diğer kamu kuruluşlarıyla ortak olan şirketlere ait paylar bulunuyor.
Kanal İstanbul'un geçeceği güzergah toplam 152 milyon metrekarelik bir alanı kapsıyor. Bu alanın 37.5 milyon metrekaresi su yolu için kullanılacak. 25.5 milyon metrekaresi ise kamusal alan ihtiyacını karşılayacak.
Kanal İstanbul Projesi'ni de içine alan 350 milyon metrekarelik alan 2014 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla rezerv yapı alanı ilan edildi.
Kanal İstanbul'u çevreleyen bu alanın yarısının imarı bulunmuyor. Diğer yarısında ise yerleşim alanları, sit alanları ve İstanbul Yeni Havalimanı yer alıyor.
FİYATLAR ARTTI!
TSKB Gayrimenkul Değerleme'nin araştırmasına göre kanal güzergahında arazi fiyatları proje gündeme geldikten sonra 2 – 3 kat arttı.
Arnavutköy'de 2010'da 700 lira ile 1000 TL arasında olan konut metrekare fiyatı, 2018'de 2600 TL'ye geldi.
Küçükçekmece'de ise 800 TL ile 2400 TL arasında olan metrekare fiyatı aynı dönemde 2400 TL ile 5 bin TL'ye çıktı.