Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, bağış tartışmalarına ilişkin, “Bizden aynen Deli Dumrul gibi geçenden 5 akçe geçmeyenden 10 akçe alacağım dediği gibi mecburiyetten 5 akçe verenler var. ‘Ben iflas ettim’ diyor hükümet iflasını söylüyor” dedi.
“DEVLETİN BAĞIŞ KAMPANYASI YAPMASI UYGUN DEĞİL’
Özdağ, Tarafsız Haber Ajansı’na verdiği demeçte bağış tartışmalarına ilişkin şunları ifade etti:
“Devletin bağış kampanyası yapması uygun değil. İktidarın böyle bir durumda bağış kampanyası yapması evlere şenlik bir durum. Bunu belediyeler, sivil toplum kuruluşları, Kızılay yapmalıydı. Kızılay bunu yapabilirdi, niçin yapamadı? Çünkü Kızılay üzerinde şu an çok ciddi spekülasyonlar ve çok ciddi gölgeler var.
“KUTUPLAŞMAYI VE KAMPLAŞTIRMAYI TERCİH ETTİ”
Maalesef hükümet bir noktada Kızılay’a olan güvensizliği bildiği için, Ankara, İstanbul, Adana, Antalya, İzmir gibi büyük belediyelerin de CHP’nin elinde olduğu için hayati bir konuda ulusal bir konuda, milli bir konuda bütün dünyayı kasıp kavuran hepimizi ilgilendiren bir hastalık konusunda dahi kutuplaşmayı ve kamplaştırmayı tercih etti.
“BİR NOKTADA İFLASIN, ÇARESİZLİĞİN, NE YAPTIKLARININ BİLMEMEZLİĞİN SONUCU”
İzinsiz yardım kampanyası açtığınız için, 'sizin yardım kampanyanıza, hesaplarınıza bloke koyuyorum' demesi, Sayın Cumhurbaşkanı’nda ‘devlet içinde devlet olmaya çalışıyorlar’ demesi çelişki değil mi? Aynı zaman da bir noktada iflasın, bir noktada çaresizliğin, bir noktada ne yaptıklarını bilmemezliğin sonucu.
“EL YORDAMIYLA DEVLET YÖNETME”
El yordamıyla yön bulma, el yordamıyla devlet yönetme de diyebiliriz buna, bunu söyleyebiliriz. O nedenle bir güvensizlik ortamı söz konusu. Mevcut iktidar güven ortamını sağlamalıydı. Böyle bir ortamda dahi bunları yapabilmek adına, zaten tedbirler konusunda geç kaldılar. Geç kalmanın sonuçlarını bedellerini milletçe ödüyoruz.
'TÜM LİDERLERİ TOPLAMALIYDI'
Sayın Cumhurbaşkanı şunu yapmalıydı: Bütün liderleri toplayarak Meclis içi, Meclis dışı aynı zamanda sivil toplum kuruluşlarının liderlerini toplayarak bunlarla birlikte ortaklaşa açıklamalar yapılabilirdi ve bu açıklamalar sonucunda milletçe seferberlik ilan edebilirdik. Gerek sokağa çıkma yasağında gerek yardım toplama konusunda. Ayrıca Hükümet koronavirüs tahvili satışa çıkartmalıydı.
“DELİ DUMRUL GİBİ GEÇENDEN 5 AKÇE GEÇMEYENDEN 10 AKÇE”
Sayın Cumhurbaşkanı’nın yapmış olduğu zaten dağ fare doğurdu derler ya öyle bir şey. Hatta, dağ bir şey de doğurmadı. Dağ, bir de yük doğurdu, bizim üstümüze üstümüze geliyor bu dağ, bizden de para istiyor bu dağ, ekonomik paket olarak bir de ardından bu dağ üzerimize üzerimize gelerek bizden aynen Deli Dumrul gibi geçenden 5 akçe geçmeyenden 10 akçe istediği gibi,mecburiyetten 5 akçe verenler var.
“BEN İFLAS ETTİM DİYOR HÜKÜMET İFLASINI SÖYLÜYOR”
O nedenle bu iflasın ilamıdır, iflasın ilanından başka bir şey değildir. Ben iflas ettim diyor hükümet iflasını söylüyor. Mutlaka bunun bir bedeli olacak. Bunun bedelini millet en kısa zamanda gerek eleştirileriyle, gerekse de sandık önüne geldiği zaman gereğini yaparak ödetecektir. Maalesef, çaresizliklerini de artık itiraf etmeye başladılar.”
