'Bahçeli, Gelecek ve DEVA partisinin kurulmasını vatana ihanet olarak görüyor. Erdoğan’ın şövalyeliğine soyunuyor. Akıncı birliğinin komutanı rolüne bürünüyor.' diyen Tezkan, Davutoğlu'nun gündeme getirdiği Mehmet Dişli'nin emekliliği konusunun ise yakın tarihin kilit sorusunun olduğunu ve iktidar kanadından henüz yanıt gelmediğini belirtti.
İşte Tezkan'ın yazısının tamamı:
'Cumhurbaşkanı, AKP Genel Başkanı şapkasıyla her Allah’ın günü CHP’ye çakıyor. Partisini motive etmek, seçmenini konsolide etmek için yaptığı aşikâr.HDP ile neden kavga ettiğini açıklamaya bile gerek yok.
Dikkatinizi çekmiştir. İyi Parti’ye pek bulaşmıyor. Hatta yok sayıyor. Saadet Partisi’ne dokunmuyor.
İki yeni parti daha çıktı. Biri Davutoğlu’nun Gelecek Partisi, diğeri Babacan’ın DEVA Partisi, Abdullah Gül’ün de desteklediği oluşum.
Erdoğan, AKP içinden çıkan, AKP’nin ıcığını ciciğini bilen bu iki isimle ağız dalaşına girmekten, polemikten kaçınıyor. Arada laf çakmıyor değil. İsim vermeden göndermeler yapıyor ama, açık açık dövüşmüyor.
Mesela; Erdoğan, 'Başbakanlığım döneminde bakan, bürokrat olarak görev verdiğim kimi isimlerin de aynı teraneleri mırıldanıyor olmasını üzüntüyle takip ediyorum' derken hedef aldığı isimler belli, mesaj acık ve net:
'Sizi siyaseten yoktan var eden benim, ben olmasıydım siyaseten hiçtiniz, bana karşınıza çıkmaya nasıl cüret ediyorsunuz' demek istiyor.
Ama isim vermiyor, doğrudan hedef tahtasına koymuyor. Onlardan gelecek tepkileri veya ithamların gücünü ölçemediği için kavgayı/tartışmayı/polemiği ikinci elden yürütmeyi tercih ediyor.
İkinci el MHP...
Daha doğrusu Devlet Bahçeli.
İhale, MHP lideri Devlet Bahçeli’ye verildi.
Dikkatinizi çekerim; Bahçeli son zamanlarda sürekli Babacan ve Davutoğlu’na saldırıyor. Kurdukları partileri hedef alıyor.
Fethullah projesi olduğunu iddia ediyor. FETÖ bağlantılarını olduğunu savunuyor. Resmen kriminalize etmek istiyor.
Şu sözlerdeki niyeti ne: 'Serok Ahmet’in PKK özlemi, Babacan’ın HDP sevdası, Kılıçdaroğlu’nun bölücülük merakı, siyasette üçüncü blok arayışı değil düpedüz vatana ihanettir.'
Ne sonuç çıkaralım, nasıl yorumlayalım.
Bahçeli, Gelecek ve DEVA partisinin kurulmasını vatana ihanet olarak görüyor.
Erdoğan’ın şövalyeliğine soyunuyor.
Akıncı birliğinin komutanı rolüne bürünüyor.
Şu sözlerine ne dersiniz?
''İyi' olacak, 'gelecek' olacak, 'deva' olacak (.) FETÖ projesidir, Pensilvanya kaynaklıdır.'
Korku devletinin inşaa çabası değil mi? Kendin gibi düşünmeyeni düşman ilan et, FETÖ’cü de, PKK yandaşı de, DHKP/C sempatizanı de...
Şeytanlaştır. Nereye kadar?
Anlaşılan o ki, Bahçeli, AKP Genel Başkanı’nın kendine biçtiği rolü kabul etti. Bahçeli, muhafazakar/milliyetçi kesime yakın olan Akşener, Davutoğlu ve Babacan’ın partisi ile uğraşacak, onları hedef alacak.
Erdoğan da CHP ile HDP’yi hedef tahtasına koyacak. CHP’yi marjinal parti safına atmaya çalışacak.
Bakalım; ihaleyi alan Bahçeli, Davutoğlu ve Babacan ile baş etmeyi başaracak mı?
[Bu arada, Davutoğlu’nun iddiasına iktidar kanadından yanıt gelmedi. Davutoğlu, 15 Temmuz darbe girişiminin mimarlarından olan Mehmet Dişli’nin bir yıl önce MİT raporuna ve kendisinin ( o tarihte başbakan) talebine rağmen emekli edilmediğini, korunduğunu söylüyor. Koruyan kim? Görevde kalmasını sağlayan kim? Yakın tarihin kilit sorusu bu]'