AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cami olarak ibadete açılan Ayasofya’da ikinci kez cuma namazı kıldıktan sonra gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Sözlerine Beyrut limanındaki patlamayla başlayan Erdoğan, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn’la görüşüp başsağlığı dileklerini ilettiğini ve Lübnan halkının yanında olduklarını söyledi. Erdoğan, saldırıyı kimin yaptığına ilişkin ise bilgi alamadığını belirtti. Koca Yusuf kargo uçağının bu ülkeye doğru yola çıktığını ifade eden Erdoğan, patlamanın sonuçlarına ilişkin de yorum yaparak, “Felaketin boyutu çok büyük. Bölge çok büyük önem ifade eden bir limandı. Bölgede ciddi bir sıkıntının sebebi oldu” dedi.
Erdoğan, Doğu Akdeniz’deki gerilimle ilgili de konuştu. “Yunanistan’la Mısır arasındaki anlaşmanın hiçbir kıymeti harbiyesi yok” diyen Cumhurbaşkanı, “Yunanistan’ın kıyıdaş olma konusunda bir alakası var mı? Ne işi var orada? Biz Libya’yla anlaşma yaptıktan sonra bunlar işin üzerine atladılar. Size karşı yapmadık diyorlar. Libya’yla olan anlaşmayı kararlılıkla sürdürüyoruz, sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
DOĞU AKDENİZ MESELESİ: SONDAJ YENİDEN BAŞLADI
Almanya Başbakanı Angela Merkel’in, kendisine sondaj çalışmasını durdurmasını için ricada bulunduğunu; Merkel’in bu teklifini kabul ettiğini ancak Yunanistan’a ve Mısır’a güvenmediğini Almanya Başbakanı’na ilettiğini kaydeden Erdoğan, sondaj çalışmalarına yeniden başlandığını duyurdu. Erdoğan, “Merkel’e dedim ki, ben bunlara güvenmiyorum. Sözlerinde durmayacaklar dedim. Nitekim de öyle oldu. Biz Barbaros Hayrettin göreve başladı” dedi.
DOLAR KONUSUNDA İLGİNÇ SAVUNMA
AK Parti’li Cumhurbaşkanı, Türk Lirası’nın dolar karşısındaki tarihi değer kaybına dair de açıklamalar yaptı. “Ekonomide koronavirüs salgınından sonra çok ciddi zikzaklar var” diyen Erdoğan, ilginç argümanlar kullanarak doların TL karşısındaki zirvesini önemsizleştirmek için 2002 yılından bu yana buzdolabı ve çamaşır makinesi satışlarındaki artıştan söz etti. Erdoğan şöyle konuştu:
“Çok açık samimi bir şey söylüyorum. 2002 Kasım’ında göreve geldik. 2002’de toplam milli gelir 236 milyar dolardı. 2019’da 754 milyar dolara çıktı. 2002’de 91 bin otomobil satılıyordu, 2016’da 756 bine çıktı. Buzdolabı satışlarına bakıyoruz. 2002 'de 1 milyon 88 bindi. Fakat 2019'da bu rakam... 2017 itibariyle 3 milyon 107 bin, 2019'da ise 2 milyon 486 bin adede çıktı. Bu bir şeyi gösteriyor. Türkiye tırmanışta. Ama bunu görmek istemeyenler var. Ben belgelerle konuşuyorum. Sadece açılan 30 bin 842’yken 85 bin 263 adet şirket açıldı. İstihdam 19 milyon 28 milyona çıktı.”
MUHARREM İNCE VE MERAL AKŞENER KONUSU
Erdoğan, gazetecilerden gelen sorulara da yanıt verdi. CHP’den ayrılacağı ve yeni parti kuracağı öne sürülen Muharrem İnce’yle ilgili soruyu cevaplayan Erdoğan, “Bu tür şeylere yabancı değiliz. Bizden de birileri ayrıldı gitti. Muharrem Bey’in en doğal hakkıdır. Eski bir siyasetçidir, yeni değildir” dedi.
AK Parti’li Cumhurbaşkanı, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin geçen günlerde İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yönelik yaptığı “Evine dön” çağrısıyla ilgili soruya da “Makul bir davettir” şeklinde yanıt verdi. Erdoğan, “Birlik beraberliğin tesisine yönelik bir adım olabilir. HDP’yle beraber olmak, milli ve yerli olarak düşündüğümüz İYİ Parti’ye uygun düşmeyebilir. Ne kadar birlik beraberlik artarsa iyi olur” değerlendirmesinde bulundu.
KORONAVİRÜS KISITLAMALARI
Erdoğan, artan koronavirüs vakaları nedeniyle bir kısıtlamanın olup olmayacağı sorusuna ilişkin topu Bilim Kurulu’na attı. “Bütün kısıtlamalar, bilim kurulumuzun almış olduğu kararlara bağlı” diyen Erdoğan, maske, mesafe ve hijyene dikkat edilmesi uyarısında bulunarak “Bunlara dikkat edelim ki Allah göstermesin, sıkıntı yaşamayalım. Mesele vaka sayısının düşmesi. Bunun için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Öte yandan ABD ile Kürt güçleri arasında Suriye’de yapılan petrol anlaşmasından da söz eden Erdoğan, “Terör örgütlerine buradan kaynak aktarımı yapmanız, bizim bölgemizde sıkıntılara neden olabilir. Siz bunlara Deyr ez Zor’daki petrol kaynaklarını aktarıp güç sahibi yapıyorsunuz” dedi.