İYİ Parti’nin 2. Olağan Kurultayı’nda, “oy verilmeyecekler” listesiyle başlayan kriz, İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ın İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu’ya yönelik “FETÖ’cü” iddiasında bulunması, partiden istifa eden Milletvekili İsmail Ok’un, eski Genel Başkan Yardımcısı Hasan Seymen’in “Sorosçu” olduğunu öne sürmesi ve karşılıklı suçlamalarla derinleşiyor.
Milliyet Gazetesi'nden Bahar Atakan'ın haberine göre; Genel Başkan Meral Akşener, yaşananları şimdilik parti içi tartışma ve parti içi demokrasi çerçevesinde ele aldığını ortaya koyar şekilde şu anda kimseyi disipline vermeyi düşünmediğini açıklasa da, tabanda hem muhalefet hem de genel merkez yanlılarının tepkilerinin yükselmesinin süreci nasıl şekillendireceği merak konusu.
‘Önceden planlanmış’Tartışmaların odağındaki isimlerden olan ve son olarak Teşkilat Başkanı Koray Aydın tarafından “yalancı ve etkisiz eleman” olarak ilan edilen İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Milliyet’e konuştu. Çıray, “Partinin kurucu fikirlerini muhafaza etmek için mücadele ediyorum” dedi.
Kurultayda adı, “oy verilmeyecekler” listesinde olan, seçime geçilmeden önce Genel Başkan Akşener’e durumu anlattığını söyleyen Çıray, Milliyet’e yaptığı değerlendirmede “partiden istifa etmeyi düşünmediğini” söyledi.
Çıray, “Ben bu partinin ana kurucularından biriyim, başta gelen, önde gelen. Bu parti bizim evladımız gibi. Ben bu partiyi korumak için mücadele ediyorum. Dolayısıyla niye istifa edeyim, etmem” ifadelerini kullandı.
Millet İttifakı’nın dağılması amacıyla bir yıldır yoğun biçimde baskı olduğunu söyleyen Çıray, şunları söyledi: “Millet İttifakı’nın fikir babalarından olduğum için bu konuda çok hassas davranıyorum. Benim temel görüş ayrılığım bunlardan ziyade Türkiye’de Anayasa’nın 101. maddesinin tartışılmaması, Türkiye’de seçimler yapılacaksa siyaseten ve hukuken meşru seçimlerin yapılması konusunda bir kampanya başlatılmaması ve yeni bir anayasa hazırlanacaksa bu ülkede; bu anayasanın da önümüzde yapılan seçimlerden sonra Venedik kriterlerine göre yapılması. Ben bu temel noktalarda partiyi yönetenleri arkamda görmedim. Mesele bundan ibaret. Onlar da herhalde bunları söylememden hoşlanmadılar ki böyle bir tasfiye operasyonu yaptılar.”
Siyasi kulislerde dillendirilen iddialar anımsatılarak yöneltilen “İYİ Parti’nin, Cumhur İttifakı’na katılması durumunda tutumunuz ne olur” sorusuna ise Çıray, “İYİ Parti açıktan Cumhur İttifakı’na katılamaz. Çünkü seçmeninin yüzde 90’ı o zaman partiyi terk eder. İYİ Parti’nin Cumhur İttifakı’yla birlikte hareket edebilmesi için seçim öncesi anayasa değişikliği bahanesiyle bir araya gelmeleri gerekir. Ben de zaten böyle bir çalışma olduğunu bildiğim için aynı zamanda buna karşı çıkıyorum” yanıtını verdi.
“HDP’yi şeytanlaştırarak ve CHP ile ilişkisini kurarak onun üzerinden İYİ Parti’yi Millet İttifakı’ndan kopartmak” yönünde bir amaç bulunduğunu savunan Çıray, “Bir başka deyişle bu CHP’yi yalnızlaştırma operasyonu aynı zamanda” dedi. Çıray, şöyle devam etti:
‘Çifte standart’“Bir siyasi partide çifte standart olmaz. Bugün bu operasyonun aktörlerinden en başta gelen kişinin geçmişte Sayın Akşener’i FETÖ’cülerin desteklediklerine dair beyanlarını unutmamak lazım. İYİ Parti’ye ‘İP’ deyip, sürekli FETÖ ile ilişkilendiren kişinin partiye girer girmez en yüksek makama getirilmesi kayda değer. Üstelik daha yakın zamanda Samsun’da İYİ Parti’nin oylarını belediye seçimlerinde bölmüşse o zaman ne olur parti içinde? Adil yönetim tartışması olur. Böyle bir yönetim anlayışı adil, demokratik değil. Biz bu partiyi ne için kurmuştuk? Kumpaslar, komplolar bu partide olmasın. Liste oyunları, delege oyunları bu partide olmasın; bir demokrat parti kuralım; amacımız buydu. Ne yazık ki bir önceki kurultayda başlayan süreç, bu sefer saklanamaz hale geldi. Önceki kurultayda 505 oy alarak birinci olan Aytun Çıray, bir yıl içerisinde nasıl olur da ilk 100’e dahi giremeyebilir? Bu hayatın doğal akışına uygun değildir.”
İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, Özdağ ve Ok’un açıklamalarının partiye yönelik operasyon amacı taşıdığını savunarak, “Bunların hepsinin düğmelerine aynı anda basılmış ve çok öncesinden planlanmış bir operasyon olduğunu görüyoruz. İYİ Parti ön gören, ön gördüğü için yönetebilen dolayısıyla operasyonun kralını da getirseler yıkamayacakları, gücünü milletten alan, milletine ve devletine karşı şeffaf olan bir partidir” dedi. Poyraz, Çıray’ın Anayasa değişikliği için Cumhur İttifakı’nın, İYİ Parti’ye gereksinimi olduğu sözlerine karşılık da, “Genel Başkan bu konuyla ilgili beyan vermiştir. ‘Kafama silah dayasalar’ diye bir cümle kurmuştur. 30 yıllık siyasi geçmişi olan siyasi liderin bu beyanına rağmen böyle bir açıklama yapmak vatandaşın, Millet İttifakı paydaşlarının hafızası ve zekasıyla dalga geçmek amacını taşıyor” değerlendirmesini yaptı.
Listeyi hazırladığı öne sürülen Koray Aydın’ın, “yalancı ve etkisiz eleman” sözlerine cevap veren Çıray şunları söyledi: “O açıklamanın bütününü okursak kendisi liste oyunlarını yaptığını ikrar ve itiraf etmiş. Bundan başka söyleyecek bir şeyim yok. Türkiye, Aytun Çıray’ı, yalan söyleyip söylemeyeceğini bilir.”
