Akşener'den adaylık açıklaması: Türkiye’nin geleceğini nefsim için zora sokmam

Akşener'den adaylık açıklaması: Türkiye’nin geleceğini nefsim için zora sokmam

İYİ Parti lideri Akşener, Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin Kılıçdaroğlu ile herhangi bir görüşme yapmadığını ifade ederek, “Türkiye’nin geleceğini kendi nefsim için zora sokmayacağım” dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 27 yıllık siyasi hayatında böyle bir atmosfer yaşamadığını ifade ederek, “Cinsiyetim üzerinden hiç hakarete uğramamıştım. Çok ayıp bir şey bu” dedi. Cumhur İttifakı’na ilişkin de açıklama yapan Akşener, “Psikolojik olarak incelenmesi gereken bir birliktelik kuruldu” ifadelerini kullandı.  

İYİ Parti lideri, Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin ise “Bir kez daha söylüyorum, ben Türkiye’nin geleceğini kendi nefsim için zora sokmayacağım. Seçime doğru gidildiğinde nasıl yol tutulacağını göreceğiz” dedi. 

'CUMHUR İTTAFI PSİKOLOJİK OLARAK İNCELENMESİ GEREKEN BİR BİRLİKTELİK'

Halk TV'de Özlem Gürses'e konuk olan Akşener, Türkiye’de uzun süreden bu yana değerler üzerinden siyaset yapıldığını ifade ederek, şunları söyledi:  

Farklılıklarımız üzerinden karşı olduğumuz, siyasetçilerin buna teşvikte bulunduğu bir dönemden geçiyoruz. Öğretmen gözü ile baktığım zaman siyasi cenahta Türkçeler de yetersiz. Ana dilinizi yetersiz konuşamadığınız zaman anca söversiniz. Birbirini düşman ilan ettirme konforlu bir alan. 

Bir diğer taraftan da ikimizin siyasetçi olduğumuzu sayalım. Tutumlarımız üzerinden eleştiri yapmamız gerekirken, çok özel anlar üzerinden eleştiriler yapılıyor. Bu biraz da entelektüel birikimin eksikliği ile alakalı. Bir siyasetçi, diğer siyasetçiye zürriyetsiz dedi ve sonra bu insanlar yan yana geldi. 

Çok böyle psikolojik olarak incelenmesi gereken bir birliktelik kuruldu. Çözüm ortaklığı üzerinden yan yana geliş değil, pazara kadar değil mezara kadar gibi cümlelerin havada uçuştuğu bir yan yana geliş oldu. Vatandaşın derdi üzerinden politikayı şu anda sadece biz yapıyoruz. Sizin derdiniz nedir, bunun çözümünü kamuoyu ile biz paylaşıyoruz. Yavaş yavaş bu makul siyasete vatandaşın gözü kayıyor.  

'BURADAN BAHÇELİ'YE UYARIDA BULUNMAK İSTERİM' 

Sayın Bahçeli’nin etrafında ne kadar adam varsa, Arınç’a hakaret seviyesine ulaştı. Erdoğan, Arınç’ın sözlerinden alındığı söyledi. Yalnız buradan sayın Bahçeli’ye de uyarıda bulunmak isterim. Sayın Erdoğan bugün oradan rencide olmuştur ama Bahçeli’nin Numan Kurtulmuş’u azarladığı bir sistem var. Sayın Erdoğan şimdi bu azarlamanın ardından kime rencide olacak. 

Sayın Erdoğan, şöyle anlatayım. Açılım süreçleri olduğu dönemde, herkes inanılmaz mutluluktan ağladığı dönemde o zaman bir televizyon kanalında açılımı destekleyen bir hanımefendi ile program yapıyoruz. Aşırı derecede mutluluktan ağlamayın, Erdoğan bu dönüştürecek. Yeteri kadar oy gelmiyorsa, açılım saçılım olabilir demiştim. Şimdi de bu rencide oluşlar artabilir. 

Sayın Arınç YİK üyesi. Direk Erdoğan tarafından seçilmiş. Dolayısıyla sayın Erdoğan’ın bilgisi olmadan programa çıkması mümkün değil. 

'MHP TABANINDA BİR RAHATSIZLIK VAR' 

Bir fikrin etrafında yürümüşsünüz. Dikkat ederseniz Ak Parti’de siyasetçiler doğru dürüst konuşmuyor. Kadrolu gazeteciler var, onlar eli ile çeşitli konuşmalar var. Ama bir Ak Partili siyasetçiyi görmüyorsunuz. Ölçme biçme meselesidir bu. 

Sadece Ak Parti içinde değil, MHP’nin tabanında da bu iletişim biçimine karşı bir rahatsızlık olduğunu görüyoruz. Sadece Milliyetçi Hareket Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı var. Ama Ak Parti’den biz böyle bir şey duymadık. 

Seçimlere fısıldayan kişi olduğu için. Çünkü ekonomi maalesef felaket durumda. Pandemi ile beraber kırılganlığı daha da arttı. Esnaf kan ağlıyor, işsizlik had safhada. Türkiye bu işi taşımıyor. Bu sistemi taşıyamıyor, bu sistem de Türkiye’yi taşıyamıyor. 

Alaattin Çakıcı benim dava arkadaşım falan değildir. Ben haksızlıkları anlatsam, gerçekten kötü şeyler yaşadım ama anlatamıyorum. Netice bu yolda yürüyorsanız bunları göze almak zorundasınız. Yanlış olan bir politikacının bunları göze alıyor olması. 

Çok samimi bir şey söyleyeyim, bazı insanların bu ülkeden aldıklarını ödemesi gerekiyor. Okuma şansına eriştim, o sınavlarla yol yürüdüm. Okumamıza, üniversite kazanmamıza yol açan sınavlardan geçtik ve şimdi karşınızda oturuyorum. Ben bu ülkeden aldım. 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in torununu, babaannesinin şanslarına sahip olması mümkün değildir. Ben hep parasız yatılı okudum. Reformu önce yöneten arkadaşların zihinlerinde yapması gerekiyor.  

“TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNİ KENDİ NEFSİM İÇİN ZORA SOKMAYACAĞIM” 

Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin de açıklama yapan Akşener, “Aidiyetler üzerinden konuşmak çok çirkin bir şey. Bu ülkede kriterleri yerine getirmiş herkesin Cumhurbaşkanı adayı olma ve seçilme hakkı vardır” dedi.  

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile adaylık konusunda hiçbir şey konuşmadıklarını ifade eden Akşener, şunları söyledi:  

4 partili bir Millet İttifakı var. 31 Mart’ta ise sadece İYİ Parti ile Cumhuriyet Halk Partisi’nin oluşturduğu bir ittifak var. Ve seçtirdiğimiz belediye başkanlarımızdan da memnunuz. Antalya olsun, Adana olsun, Aydın olsun… 

Bütün seçilen belediye başkanlarından başarıları ile ilgili memnunuz. İktidar çok büyük problemler yaratıyor ancak arkadaşlarımız hizmet etmeye gayret gösteriyor. El ele tutuşulursa, inanılırsa sonuç alınıyor demektir. 

Ama ben kendi adıma şunu söyleyeyim, bana hep sen aday mısın diye soruluyor. Her Türk vatandaşı gibi ben de hayal ederim, isterim. İddia sahibi herkes ister. Bir kez daha söylüyorum, ben Türkiye’nin geleceğini kendi nefsim için zora sokmayacağım. Seçime doğru gidildiğinde nasıl yol tutulacağını göreceğiz. 

Seçimde ilk turda herkes aday oldu, kim ikinci tura giderse destekleyeceğimizi söyledik. Sadece CHP ve İYİ Parti değil, DEVA Partisi var, Saadet Partisi var. Siyasi yapılar ne yapacaklar, nasıl bir sistem kurulacak bunlar konuşmadan olmaz.