Kıbrıs'ta 14 Ağustos 1974'te terör örgütü EOKA-B’nin vahşice öldürerek bir çukura doldurduğu yedisi kız, yedisi erkek 14 çocuğun, DNA testleri sonucunda kimlik tespitleri yapıldı. Testleri tamamlanan çocuk şehitler toprağa verildi.
Kıbrıs'ta 1974'te EOKA-B terör örgütünün gerçekleştirdiği Muratağa-Sandallar katliamında şehit edilen 14 çocuk için cenaze töreni düzenlendi.
Kayıplar Şahıslar Komitesi'nin Muratağa köyünde yürüttüğü kazılarda bulunan ve DNA testleri aracılığıyla kimlikleri tespit edilen yedisi kız 14 çocuk devlet töreniyle defnedildi.
Gazimağusa'da yer alan Muratağa Sandallar Şehitliği'nde düzenlenen törene, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, Başbakan Ersan Saner, bakanlar, milletvekilleri, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu, Türkiye'nin Gazimağusa Başkonsolosu Kasım Kaban, kurum ve kuruluşların temsilcileri ile şehit yakınları katıldı.
Tören, Şehit Aileleri ve Malül Gaziler Derneği Başkanı Gürsel Benan'ın konuşmasıyla başladı. Benan, '46 yıl önce bugün toplumsal birliğimizde unutulmaz yaralar açan Muratağa-Atlılar-Sandallar katliamlarının, EOKA tedhiş örgütünün 16 yıllık bebekten 95 yaşındaki yaşlısına kadar sivil halkımıza karşı gerçekleştirdiği acımasız saldırıları ve savaşın acı yüzünü derin bir üzüntü içinde hatırlıyoruz.' dedi.
Yaşama hakkının insanın doğuştan sahip olduğu ve devredilmez olduğuna değinen Benan, yaşama hakkının yok edildiği bir durumda diğer insan haklarından söz edilemeyeceğini kaydetti.
Benan, '46 yıl önce Muratağa, Atlılar ve Sandallar köylerinde yaşananların Rum-Yunan ikilisinin Enosis misyonlu terör örgütü EOKA'nın ilk katliamı olmadığını ancak Kıbrıs Türk halkının güvenliğini sağlayan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Ada'daki varlığı sürdüğü sürece son olacağını belirtmek istiyorum. Halkın böyle bir olayı bir daha yaşamaması ve yaşanan bu olayların unutulmaması gerekmektedir.' dedi.
Sonrasında cenaze namazı kılınmasının ardından şehitlerin defnedileceği kabirlerin başına geçildi.
Daha sonra şehitlerin dualar eşliğinde defnedilmesiyle tören sona erdi.
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, tören sonrası basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu. Kıbrıs'ta büyük vahşetlerin yaşandığını kaydeden Tatar, zalim EOKA terör örgütü ve birtakım Rum militanların 1974 öncesi Kıbrıs Türk halkına saldırılarda bulunduğunu kaydetti.
Tatar, 'Çok kayıplarımız var. İnsanları evlerinden aldılar götürdüler, otobüslerden aldılar götürdüler ve insanları katlettiler. Muratağa-Sandallar'da yıllar sonra ulaşılan 14 yavrumuzu, çocuğumuzu devlet töreniyle defnetmiş bulunuyoruz. Kendileri için Allah'tan rahmet, ailelerine için başsağlığı diliyorum. Bugün burada anneler babalar ağlıyor, 46 yıldır ağlıyorlar. Biz de onların yanındayız.' dedi.
- 'Türkiye'nin etkin ve fiili garantörlüğü önemli bir husustur'
Kıbrıs'ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir barış olacaksa bütün bunları da dikkate almak gerektiğini kaydeden Tatar, 'Türkiye'nin etkin ve fiili garantörlüğü, Kıbrıs Türk halkının güvenliği için buradaki varlığı çok önemli bir husustur. Tüm bunları dikkate almak durumundayız. Bir kez daha halkıma sabır diliyorum. Bütün bunlar Kıbrıs Türk halkını derinden yaralamıştır. Bütün bunlar bütün dünyanın gözü önünde yaşanmıştır.' diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs'ın bir Yunan adası olması için yapılan tüm çalışmaların 1974'te Mehmetçik'in Ada'ya ayak basmasıyla son bulduğunu da hatırlattı.
Törenin düzenlenmesi ve toplu mezarlardaki insanların kimliklerinin tespit edilmesi için emek veren herkese teşekkür etti.
-MURATAĞA, SANDALLAR VE ATLILAR'DAKİ KATLİAM
Kıbrıs'ta 14 Ağustos 1974’te Rum askerleri ile komşu köylerden gelen Rum fanatiklerden oluşan bir grup, Muratağa, Sandallar ve Atlılar adındaki 3 Türk köyüne saldırmış, 126 Kıbrıslı Türkü köy meydanında toplayarak direnenleri ilk aşamada geri kalanları ise araçlara bindirip katliam çukuruna gömerek öldürmüştü.
Burada şehit edilenlerin en genci 16 günlük Selden Ali Faik, en yaşlısı ise 95 yaşındaki Hüseyin Osman olmak üzere çoğu kadın ve çocuktan oluşuyor.
Kıbrıs'taki Kayıp Şahıslar Komitesi, 1963-1974 yıllarında kayıp olarak listelenen kişilerin cenazelerinin gömüldükleri yerlerden çıkarılması, kimliklerinin belirlenmesi ve yakınlarına iade edilmesi için çalışmalar yürütüyor.
