Tarih: 03.02.2021 15:24

Gelecek Partisi Sözcüsü Özcan: Erdoğan 'reform', İçişleri 'cop' dedi

Facebook Twitter Linked-in

Gelecek Partisi Sözücüsü Serkan Özcan, yaptığı basın toplantısı ile gündeme dair açıklamalarda bulundu.

'ALBAYRAK ARKASINDA BİR ENKAZ BIRAKTI'

Özcan, AK Parti ve MHP ittifakının gündeminde olan 'reform' konusuna ilişkin olarak, 'Cumhurbaşkanı ülke ekonomisini damadı Berat Albayrak’la bir olup batırdıktan sonra reform demeye başladı. Malumunuz olduğu üzere, yaklaşık üç ay önce ekonomimizi iflasa sürükleyen Hazine ve Maliye Bakanı kaçıp gitti. Kelimenin tam anlamıyla arkasında bir enkaz bıraktı. Bir millete ve ülkeye karşı işlenebilecek bütün ekonomik suçları işleyip resmen firar etti. Resmen Erdoğan affıyla kurtarıldı Berat Albayrak. Geride miras olarak Erdoğan’ın ifadesiyle millete içirilmek üzere 'acı bir reçete' bıraktı' dedi.

Erdoğan'ın 'Ekonomi bakanımızın arkasındayız' sözlerini hatırlatan Özcan, Cumhur ittifakının Albayrak'ın istifası sonrası 'sus pus' olduğunu dile getirdi. 

'AYM'NİN TABUTUNA SON ÇİVİ ÇAKILDI, AİHM KARARLARI ÇÖPE ATILDI'

'Peki son üç aydır, yani 'reform' kelimesi telaffuz edilip dururken neler mi oldu?' diye soran Özcan, olanları şöyle sıraladı: 'Allah’ın her günü yeni bir darbe tehdidi yapıldı. Anayasa mahkemesinin tabutuna son çivi çakıldı. Yerimiz Avrupa denirken AİHM kararları çöpe atıldı. Siyasetçiler uyduruk sebeplerle tutuklanmaya devam edildi. Kürt seçmenin oylarıyla seçtiği son birkaç belediyede de kayyımlar atanıp Güneydoğu’daki vatandaşların demokratik temsili fiilen bitirilmiş oldu. Her gün biraz daha 'apolet dili' güçlendi. Sokak ortasında öldürme kastı ile siyasetçi ve gazetecilere şiddet uygulamaya başladı. Yandaşlar için bir kişiye dört maaş bulunurken ağzını açan her bir vatandaşa da dört terör örgütü üyeliği icat edildi. Hâsılı-kelam reform telaffuz edildiğinden beri ülkemiz biraz daha demokrasiden uzaklaştı. Erdoğan ve AK Parti üzerindeki Bahçeli vesayeti biraz daha arttı. Albayrak’ın soğan-patates tanzim satışlarının yerini PTT sıvı yağ satışları aldı.'

'MİLLETE YAŞATTIKLARINDAN DOLAYI ÖZÜR DİLEMELERİ GEREKMİYOR MU?'

Özcan, Erdoğan'ın 'yeni anayasa' söylemlerine ilişkin olarak, 'Erdoğan birdenbire yeni anayasanın ihtiyaç olduğunu hatırlamış. Oldukça garip bir şekilde hiçbir gerekçe göstermeden söylüyor bunu. Yeni bir anayasaya niçin ihtiyaç duyduğumuzu henüz öğrenemedik kendisinden. Türkiye’nin yeni ve tam demokratik bir toplumsal sözleşmeye ekmek gibi, su gibi, hava gibi ihtiyaç duyduğu ortadadır. Lakin milletin ekmeğini küçültüp sefalete mahkûm edenlerin, havasını kirletip nefes alamaz hale getirenlerin gerçekten tam demokratik ve özgürlükçü bir anayasa teklifini getirmeleri için önce millete son beş yıldır yaşattıklarından dolayı bir özür dilemeleri gerekmiyor mu?'

'ERDOĞAN REFORM, İÇİŞLERİ BAKANI COP DEDİ'

Özcan'ın gündeminde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Prof. Dr. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanması ve protestolarda yaşananlar da vardı. Özcan, Erdoğan'ın yeni reform ve anayasa açıklamasının dakikalar içerisinde etkisini gösterdiğini belirterek, 'Erdoğan reform derken İçişleri Bakanı cop dedi. Erdoğan yeni anayasa derken İçişleri Bakanı Türkiye’nin en seçkin üniversitelerinden biri olan Boğaziçi Üniversitesi’ndeki gençleri derdest etmek üzere polis baskını düzenledi' diye konuştu.

'YA HAMASETTEN İBARETTİR YA DA PROVOKASYON VARDIR'

Ülkedeki en başarılı öğrencilerin girebildiği üniversiteye polisin girmesini 'çelişki' olarak niteleyen Özcan, 'Cumhurbaşkanı’nın darbe anayasasından kurtulup yeni bir anayasa yapalım dediği saatlerde İç İşleri Bakanı 1980’lerdeki gibi, 28 Şubat’taki gibi üniversiteleri polislerle basıyorsa; ya anayasa iddiası hamasetten ibarettir ya da ortada derin bir provokasyon vardır' dedi.

'SİZ GÖZALTINA ALIRSANIZ GENÇLER DE İLK FIRSATTA ÜLKEYİ TERK EDER'

Özcan, Boğaziçili öğrencilerin gözaltına alınmasının olası sonuçlarına ilişkin şunları söyledi: 'Ülkenin en zeki ve çalışkan gençlerini hırpalar, atanmış rektörü protesto ediyor diye gözaltına alırsanız o gençler de ilk fırsatta bu güzelim ülkeyi terk eder, dünyanın başına bela olan bir virüsün aşısını Almanya’da, Amerika’da veya İngiltere’de üretirler. Siz de kapı kapı dolaşır maddi ve manevi büyük bedeller ödemeye razı bir biçimde aşı dilenirsiniz.'

'ÜNİVERSİTELER CUMHURBAŞKANLIĞININ DENETİMİNE TABİ KILINMIŞTIR'

Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşananları '12 Eylül yönetiminin ve 1982 Anayasası’nın dayandığı vesayet zihniyetinin eseri' olarak tanımlayan Özcan, 'Yükseköğretim Kurulu’nun yaratılması, üniversite rektörlerinin Cumhurbaşkanı tarafından atanması, bu zihniyetin eseridir. Böylece bilim, sanat ve ifade hürriyetinin en serbest olarak yaşanması gereken üniversiteler, Cumhurbaşkanlığının denetimine tâbi kılınmıştır' dedi.

'YENİ ANAYASAYI TARTIŞACAK ATMOSFERİN YASAKLANDIĞI BİR ÜLKE'

Özcan, yeni anayasa tartışmalarına ilişkin olarak şunları söyledi: 'Yeni anayasalar her zaman uygun bir atmosfer içerisinde yazılmıştır. Ülkemiz bırakın tam demokratik yeni bir anayasayı tartışacak siyasal, ekonomik ve toplumsal atmosferi, asgari sivil siyaset dilinin dahi yasaklandığı bir ülkedir bugün.

Allah rızası için darbe anayasasının bütün milletin içine fitne tohumları eken, millete zorla kimlik dayatan, milletin huzurunu 40 yıldır bozan ilkelerini korumak bir yana daha da geliştirecekseniz ne diye yeni anayasa diyorsunuz? 

Biz darbe anayasasını daha da kökleştireceğiz deyin. Bunu da yaparken bir deli gömleği daha giydiriyoruz deyin. O deli gömleğinin ismi; meclisi, siyaseti ve hatta milli iradesi işlevsizleştiren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemidir deyin.'

'SORUNLARA RAĞMEN YENİ ANAYASA İHTİYAÇTIR'

Özcan, yeni anayasa gündeminin gündem değiştirmek için olduğunu belirterek, 'Bütün bu sorunlara rağmen yeni bir anayasa elbette ülkemizin ihtiyacıdır. Türkiye’nin en eski tartışmalarından birisi ülkemizin tam demokratik, özgürlükçü ve sivil yeni bir anayasaya kavuşmasıdır. Ekonomimizin, güvenliğimizin, savunmamızın, birlik ve bütünlüğümüzün temeli, insan onurunu merkeze alan özgürlükçü bir anayasaya kavuşmaktır' dedi.

'İLK ADIM PARLAMENTER SİSTEME GEÇİŞ OLMALIDIR'


'Siyaseti, siyasi partileri, bir arada yaşama arzumuzu ciddi şekilde zehirlemiştir' diyen Özcan, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile meclisin işlevsiz hale geldiğini vurguladı. Özcan, Erdoğan'ın atması gereken ilk adımı şöyle açıkladı: 'Sayın cumhurbaşkanı beyanında samimiyse, Türkiye kamuoyunu ve uluslararası kamuoyunu bu beyana inandırmak istiyorsa, atması gereken ilk adım, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden vazgeçerek hukuk devleti mekanizmalarının güçlendirildiği parlâmenter sisteme geçiş olmalıdır. Ancak tekrar edelim, önce vasileriyle bir görüşsünler. Sayın Bahçeli tensip buyurur ve yeni bir anayasa için Erdoğan’a izin verirse neler olacağını hep beraber görürüz.'

'HAYALLER ŞAHLANAN EKONOMİ GERÇEKLER PTT'

Özcan, iktidarın son yıllarda vatandaşın 'ekmeğiyle dalga geçmeye' başladığını ifade ederek, 'Hayaller uçan, şahlanan ekonomi gerçekler PTT’den satmaya çalıştığınız sıvı yağ ve bakliyat. Daha önce üniversitede tanzim satış, iskelede tanzim satış, meydanda tanzim satışla fiyatları düşüreceğini zanneden bu cahiliye lobisi yeniden zuhur etti. Albayrak’ın affından sonra belki bir süre ara verirler diyorduk ama bir de baktık ki bir gram değişiklik yok. Evet, cahiliye lobisi geri geldi. Şimdi de PTT’den sıvı yağ, bakliyat satarak fiyatları düşüreceklermiş. Yetmiyormuş gibi bir de ihbar hattı kurmuşlar' şeklinde konuştu.

GELECEK PARTİSİ'NDEN VATANDAŞA ÇAĞRI: LÜTFEN İHBAR EDİN

Özcan, Gelecek Partisi olarak vatandaşlara seslendi ve şunları söyledi: 'Lütfen ihbar ediniz. Hükümetimiz zahmet etmiş, lütfetmiş, vatandaşının mağduriyetine duyarsız kalmamış ve haksız fiyat artışları için ihbar hattı kurmuş. Alın elinize elektrik faturasını, son iki üç yılda gelen yüzde yüzün üzerindeki zammı ihbar edin. Alın elinize doğal gaz faturasını, son iki yılda gelen yüzde yüzün üzerindeki zammı ihbar edin. Aynen şunu yazın, Erdoğan ve Bahçeli’nin bizlere gönderdiği faturalardaki fahiş fiyat artışını ihbar ediyorum. Köprülerden geçen esnaf ve tüccar kardeşlerimiz, Akdeniz’den ve Ege’den İstanbul’a varmak için ödediğiniz binlerce liralık köprü ve otoyol geçiş ücretlerini ihbar edin. Alın köprü fişlerini aynen şöyle yazın, Erdoğan ve rantiyeci müteahhitler iki yılda yüzde yüzden fazla köprü geçişlerine fiyat artışı yaptıkları için ihbar ediyorum.'

'İLETİŞİM VERGİSİNE ZAM YAPARAK HALKTAN KOPUK OLDUKLARINI GÖSTERDİLER'

Geçtiğimiz günlerde Özel İletişim Vergisi'ne yapılan zamma ilişkin konuşan Özcan, 'Dünyada pandemi sonrası, 'internet ücretsiz bir temel hak mı olmalı?' tartışması yapılırken, bizde Avrupa'nın en kötü altyapısına ödenen iletişimin vergisine yüzde 33 zam yapılmış. İnanın halktan ne kadar kopuk olduklarını daha iyi gösteremezlerdi' dedi.

'MİLLETİMİZ SABIRLIDIR'

Özcan, sözlerini şöyle sonlandırdı: 'Milletimiz sabırlıdır. Milletin sabrını saflık zannedenler olabilir. Ama milletimiz basiretlidir. Milletin basiretini yalanla bağlayacağını zannedenler olabilir. Günü geldiğinde milletimiz faturayı bunların önüne koymasını bilir. Gelecek Partisi milletimizin sabrının ülkemiz için vazgeçilmez bir kıymet, basiretinin ise teminat olduğunu biliyor. Onun için biz de milletimizin basiretine güveniyoruz. Sabrına inanıyoruz.'

haber: enpolitik




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —