İslam dünyası için büyük önem taşıyan Berat gecesi, Berat Kandili, semaya yönelen eller, dualar ve kılınacak namazlarla idrak edilecek.
Berat kelimesi; borçtan kurtulma, temize çıkıp aklanma, ceza veya sorumluluktan kurtulma gibi mânâlara geliyor. Berat kandili, Allah'ın ekstra rahmet, lütuf ve mağfiretiyle tecelli ederek, kullarına bağışlanma, kapılarını ardına kadar araladığı; müminlerin dualarına icabet ettiği, günahlarını affettiği, yapılan ibadetleri normal zamanlardan kat kat fazla mükâfatlandırdığı bir zaman dilimi olarak biliniyor.
Berat kelimesinin aslı ''Berâettir.'' Beraat sözlükte, ''bir zorluktan kurtarmak ve berî olmak'' demektir. Bu geceye, bereketli ve feyizli bir gece olması sebebiyle mübarek gece; günahların affı ve kulların temize çıkarılması sebebiyle Beraat gecesi ve kulların ihsana kavuşmaları nedeniyle de Rahmet gecesi gibi adlar da verilmiştir.
Berat Kandili (Beraat Kandili) İslam dininde mübarek kabul edilen gecelerden biridir. Her yıl Şaban ayının on dördüncü gününü on beşinci gününe bağlayan gece Berat gecesidir.
Bu gecede, bir yıl içinde olacak bütün işler hükme bağlanıp ifası için Cenab-ı Hak tarafından meleklere verilir. Gecesini ibadet ve dua ile gündüzünü oruçlu geçirmek faziletlidir.
Berat gecesine ait beş haslet vardır:
1. Her önemli iş bu gecede ayırt edilir.
2. O gecedeki ibadetin fazileti büyüktür.
3. İlâhi rahmet yayılır.
4. Mağfiret gecesidir.
5. O gece, Resûlullah’a şefaat hakkının tamamı verilmiştir.
Çünkü, Hz. Muhammed (s.a.v.), Şaban’ın on üçüncü gecesi ümmeti hakkında şefaat istemiş, bu şefaatin üçte biri verilmiş, on dördüncü gecesi yine istemiş, üçte biri daha verilmiş, onbeşinci gece yine talep etmiş, bu gece şefaatin tamamı ihsan edilmiştir. Bu şefaatten mahrum olanlar, devenin ürküp kaçtığı gibi Allah’tan kaçanlardır. (bk. er-Râzî ve Ebussuud Efendi Tefsirleri, ed-Duhân Sûresi 3. ve 4. âyetlerin tefsiri; Hasan Basri Çantay, Kur’ân-ı Hakim ve Meâl-i Kerim, İstanbul 1959, III, 904, 905)
Berat gecesi hakkında Allah Resulü şöyle buyurmuştur:
“Şaban ayının onbeşinci gecesi olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ (Keyfiyeti bizce meçhul bir halde) dünyaya en yakın göğe inerek (o andan) fecir oluncaya kadar: “Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir bela ile) mübtela olan yok mu, ona kurtuluş vereyim. Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu?” buyurur.” (İbn Mâce, H. no: 1388)
Diğer bir hadiste de şöyle buyuruluyor:
“Bu gece Şaban’ın onbeşinci gecesidir. Allah Teâlâ bu gecede Beni Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları Cehennem’den kurtarır. Ancak kendisine şirk koşanların, Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenlerin, akrabaları ile münasebeti kesenlerin, gururlu ve kibirlilerin, ana-babasına asî olanların ve içki içmeye devam edenlerin yüzüne bakmaz.” (Buhârî, et-Tergîb ve’t-Terhib, II, 118)
KUR’AN’IN İNDİRİLDİĞİ GECE
Cenab-ı Hak, rivayete göre Kuran’ın Levh-i Mahfuz’dan dünyaya indirildiği Berat gecesi için Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor;
“Apaçık Kitaba yemin olsun ki, Biz Kur’an-ı mübarek bir gecede indirdik. Biz, gerçekten uyarıcıyız. O mübarek gecede, her hikmetli iş katımızdan bir emirle ayırt edilir.” (Duhan, 44/1-4) Böyle bir geceyi ganimet bilip dua, zikir ve ibadete yönelerek amel defterini zenginleştirmek, Allah’ın kulları için bulunmaz bir fırsattır.
1. Oruç Tutmak
Peygamber Efendimizin, Ramazan dışında en çok oruç tuttuğu ay, Şâban ayı idi.
Ayşe (r.a.) şöyle dedi:
“Resulullah hiç bir ayda, Şâban ayında tuttuğu oruçtan daha fazla oruç tutmazdı. Şâban ayının tamamını oruçlu geçirirdi.” (Müslim, Sıyâm 176; İbni Mâce, Sıyâm 30) Başka bir rivayette,
“Pek az bir kısmı hariç, Şâban ayını baştan sona oruçlu geçirirdi.” denilmektedir. (Buhârî, Savm 52; Müslim, Sıyâm 177. Ayrıca bk. İbni Mâce, Sıyâm 30)
2. Berat Duası
Mahmud Sami Ramazanoğlu Hazretleri, Dualar ve Zikirler isimli kitabında Berat gecesi yapılacak duayı şöyle tarif etmişlerdir:
“Şa’ban-ı şerîfin onbeşinci, Berât gecesi akşam namazından sonra üç kere Yasin sûresi ve her birinin sonunda bu Berât duâsı okunacaktır. Birinci Yâsin-i Şerîften sonra bu duâ okunurken Allah’ın saîd kullarından olmak niyyetiyle okunacaktır. İkinci defa okunurken hayırlı ömür uzunluğu niyyetiyle okunacaktır. Üçüncü defa okunurken kaza ve belâlardan emîn olup hayırlı rızık için okunacaktır.”