Bildiri üzerinden gündemin değiştirildiğini ifade eden Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, “Montrö anlaşmasını dahi Sayın Recep Tayyip Erdoğan, ‘değiştirebilir’ demek bu da bir darbe. İktidarda kalmak adına bi
Sosyal medya üzerinden yayın yapan Kürsü TV’de Nergis Olcay’ın konuğu olan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, emekli 103 amiral tarafından yayımlanan bildiriye ilişkin konuştu. Darbelerin farklı türlerinin olabileceğini dikkat çekerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yetkilerine işaret eden Özdağ, darbelerin her türlüsünün karşısında olduklarını belirterek, bildiri üzerinden gündemin değiştirilemeyeceğini ifade etti.
“BU DA BİR DARBE”
Türkiye’de ekonominin gündemde kalması gerektiğini belirterek, Meclis Başkanı Mustafa ŞEntop’un ifadeleri üzerinden ilerleyen Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, “Montrö anlaşmasını dahi Sayın Recep Tayyip Erdoğan, ‘değiştirebilir’ demek bu da bir darbe. Bu darbe değil mi? Montrö antlaşmasını nasıl değiştirebiliyormuş Recep Tayyip Erdoğan? Siz öbür taraftan İstanbul Sözleşmesi’ne, 2011 yılında ben de milletvekiliydim, tüm milletvekilleriyle beraber evet demişiz, Türkiye Büyük Millet Meclisindeki bütün partiler, bütün milletvekilleri. 11 sene boyunca Recep Tayyip Erdoğan bu anlaşmanın aileyi yıktığını görememiş. Bu anlaşma madem aileyi yıkacaktı, Türkiye’de kadına şiddeti arttıracaktı, tacizi arttıracaktı, tecavüzü arttıracaktı, aile mefhumunu ortadan kaldıracaktı niye görmediniz” dedi.
“DEVLET ADAMI 40 YIL, 50 YIL SONRASINI GÖRÜR, SİZ İKİ YIL SONRANIZI GÖREMİYORSUNUZ”
Hükümet yetkililerini eleştirerek Türkiye Büyük Millet Meclisinde reddedilen kanun tasarısının bir gün sonra tekrar oylamaya sunulmasına da “darbe” benzetmesi yapan Genel Başkan Yardımcısı Özdağ, “İstikrarlı siyasetçi değilsiniz sizler. Devlet adamı 40 yıl, 50 yıl sonrasını görür, siz iki yıl sonranızı göremiyorsunuz. Sonra kalkıyorsunuz buradan, işte 103 general bir şeyler yazdı. Yazdı, Savcılık gereğini yapacak onlara. Tüm darbelere karşıyız, darbecilere karşıyız, darbe zihniyetine karşıyız. Türkiye Büyük Millet Meclisine güvenlikle ilgili bir kanun geldi. O kanun, iktidar partisinin veyahut da koalisyon hükümetinin milletvekilleri parlamentoda olmadığı için muhalefetin oylarıyla reddedildi. Ertesi gün de bin bir bahaneyle beraber Anayasa’yı çiğnediniz, yasaları çiğnediniz, Meclis iç tüzüğünü çiğnediniz. Tekrar 1 yıl sonra gelecek olan kanunu, bin bir tepirle beraber; koşa koşa, terleye terleye sonrada bir yandan da ‘mahvederim sizi’ diyerek milletvekillerini tehdit ettiniz. Şimdi bunlar darbe değil mi? Oradaki bildiri darbeyse, bunlar da darbe” ifadelerini kullandı.
“103 AMİRALİN BİLDİRİSİNE, MUTLAKA ‘ARANAN KAN BULUNMUŞTUR’ DİYEREK SARILACAKLAR”
İktidarda kalmak için bildiriyi kullanacaklarına dikkat çeken Özdağ, “Sayın Devlet Bahçeli, ‘Anayasa Mahkemesi kapatılmalıdır.’ Anayasa Mahkemesi, Anayasa’nın teminatı altında kurulmadı mı? 1982 Anayasası ile beraber oluşturulmadı mı, oluşturuldu. Siz Anayasa’ya rağmen nasıl kapatılsın diyebilirsiniz? Bu da bir darbe. O nedenle çifte standartlara gerek yok. Türkiye’de iktidarda kalmak adına birileri bu 103 amiralin bildirisine, mutlaka ‘aranan kan bulunmuştur’ diyerek sarılacaklar. Ama ne yaparlarsa yapsınlar Türkiye’deki yolsuzluğun konuşulmasına mâni olamayacaklar. Yoksulluğun konuşulmasına mâni olamayacaklar” şeklinde konuştu.