Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında ağırlıklı olarak ekonomiye değinen Karamollaoğlu, emeklilerin bayram ikramiyesinde artış yapılması gerektiğini dile getirdi.
'Emeklilerimiz hükümetin insafına kalmış vaziyette' diyen Karamollaoğlu, '2018 yılından bu yana emeklilerimize 1000 liralık bayram ikramiyesi verildi. Artık 1000 liranın hükmü kalmadı. 3 yıllık bir süreçte enflasyona rağmen bu ikramiyelere herhangi bir artış yapılmadı. Bu sene Kovid-19'un getirdiği sıkıntıları dikkate alarak hükümetin, emeklilere en az yüzde 50 civarında artışla bir bayram ikramiyesi vermelerini teklif ediyoruz' dedi.
Karamollaoğlu'nun açıklamasından öne çıkanlar şu şekilde:
'Biz insanız. Konuşma bizim en temel özelliğimiz; çözüm üretme, birbirimize tavsiyede bulunma. Hakaret, aşağılama değil. Ne yazık ki bunu yıllardır çözemiyoruz. Tabii bir araya gelme dediğimiz zaman memleketimizde bunu sağlamakla mükellefiz. Dünyada İslam alemi olarak da bir araya gelmek mecburiyetindeyiz.
İslam alemi olarak bir araya gelmeden bu problemleri çözmemiz mümkün değil. Eğer kamplaşırsak, bu kavgadan kurtulmamız mümkün olmaz. Bu vesileyle Ramazan ayının bu birlikteliğe zemin hazırlamasını cenabı haktan niyaz ediyoruz.
GEÇİM İTTİFAKI AÇIKLAMASI
Başlangıçta 'Ramazan ayı dertlerimizi paylaşma, birbirimizin dertleriyle dertlenme aydır. Mağdurun halini anlayıp onu telafi edebilmek için bir çaba içine girme ayıdır demiştim.' Burada önümüze geçim meselesi çıkıyor.
Geçim ittifakını toplumla bir araya gelerek yapmak mecburiyetindeyiz. Toplumun çok az bir kesimi istisna edilirse geriye kalan geçim sıkıntısı çekiyor.
Her evin tenceresinin kaynaması gerektiğini biliyoruz.
Üzülerek ifade ediyorum ama iktidar bazı rakamlarla oynayarak meselenin ifade edildiği kadar kötü olmadığını söylüyor. Rakamlarla oynamak gerçeği değiştirmez. Aç olan insan, açtır.
Özellikle iktidarı bu ay muhalefetin ortaya koyduğu problemlere tepki göstermek yerine tefekküre davet ediyoruz. İktidar kendi düşüncesini bir kenara koyarak muhalefet ne teklif ediyor, bunu dinlemek önemli.
TÜİK verilerine göre Şubat ayı işsizlik oranı 0,7 artmış ve yüzde 13,4 olarak görünüyor. İşsiz sayısı 4 milyon 236 bine çıkmış. Esas işsizlik oranını gizlemeye çalışıyor.
'Atıl' çalışmıyor demek, yani işsiz demek. İşsizi tarif ederken başına atıl ifadesini getirmek bu işin gerçeğini değiştirmez. Yüzde 30'lara dayanmış ülkemizde işsizlik oranı.
İşsizlik oranındaki çarpıklık burada başlıyor. İş gücüne katılım oranını düşük gösterdiğinizde işsiz oranını da düşük göstermiş oluyorsunuz güya.
Millet nasıl bir sıkıntının içinde olduğunu yaşayarak biliyor.
Biz elbette vergi de veriyoruz ama bu verginin 100 liralık verginin 16 17 lirası faize gidiyor.
EMEKLİLERE BAYRAM İKRAMİYESİ AÇIKLAMASI
Emeklilerimiz hükümetin insafına kalmış vaziyette. 2018 yılından bu yana emeklilerimize bin liralık bayram ikramiyesi verildi. Artık bin liranın hükmü kalmadı.
Bu ikramiyeye ne yazık ki enflasyonun hızla arttığı ve paramızın değer kaybettiği 3 yıllık süreç içerisinde herhangi bir zam yapılmamıştır. Biz bu sene Kovid-19’un getirdiği sıkıntıları da dikkate alarak emeklilerimize yönelik en az yüzde elli zamla mümkünse 1550 lira gibi bir rakamla ikramiye verilmesini öneriyoruz. Büyük bir rakam değil emekliler için emin olun böyle bir ikramiye emeklilerimizi tahminlerin ötesinde memnun edecektir. Biz bu teklifimizin iktidar tarafından dikkate alınmasını arzu ediyoruz.
Perişan halde olan işsizimize patatesle soğan dağıtımını memnuniyetle karşıladık. Ama bu plansızlığımızın ne kadar büyük boyutta olduğunu ortaya koydu. Bir türlü planlama yapamıyorlar.'
Basın mensubunun kısıtlamalara ve yeni tedbirlere ilişkin sorularına yanıt veren Karamollaoğlu şu ifadeleri kullandı:
'Güleriz ağlayacak halimize demişler. Tabi dünyada en iyi durumda bulunan ülkelerden miyiz değil miyiz rakamlar ortaya koyuyor. Türkiye biraz daha sorumluluk taşıyordu ama son zamanlarda kongreler olduğunda mesafe maske gibi konularda sanki dikkate alınmadı. Bundan dolayıdır şimdi biz patlamayla karşı karşıyayız. Şimdi övünülecek durumda değiliz.
Bu şaka değil. Hastalananlarda patlama meydana geldi. Birden bire hastanelerde yoğun bakım üniteleri kapasitelerini doldurdular. Alınan tedbirler en azından şimdilik kanaatimce gerekliydi.'
