Hakkındaki iddialara cevap veren gazeteci Veyis Ateş, "Benim bir teknem hiçbir zaman olmadı. Beni Cihan Ekşioğlu davet etti. Bahsedilen sıralarda zaten tatildeydik. Paramount Otel'den daha lükslerini de gördüm" dedi.
Organize suç örgütü Sedat Peker'in, 6 Haziran Pazar yayımladığı 9'uncu videoda, Veyis Ateş'in Sezgin Baran Korkmaz'a ait otelde ücretsiz kaldığını ve kara para aklamakla suçlanan Korkmaz için arabuluculuk yaptığını ileri sürmesinin ardından hakkında birçok iddia ortaya atılan ve Habertürk'teki işine son verilen Veyis Ateş, HalkTV'de İsmail Saymaz'ın sorularını cevaplıyor.
Ateş'in açıklamalarından satır başları şöyle:
- İlk gün sana dedim ki bir süre daha konuşmayacağım ama söz konuşmaya karar verirsem ilk sana konuşacağım dedim, bu yüzden teşekkür ederim. Halk TV'ye teşekkür ederim, ekranlarını bana açtığı için. Ben de bir sürü sorular aldım, ben de şunu istiyorum ki olmayan, atlanan bir şey olursa cevap vermek isterim.
- Sezgin Baran Korkmaz'la ben Temmuz 2020'de, 20'leri olabilir, meşhur Paramount Otel'e davetli olarak gittim. Ben zaten Bodrum'da tatildeydim. Arkadaşımın teknesindeydim. Ben o tekneye bindikten, İstanbul'a döndükten sonra orada çekildiğim bir fotoğrafı attım, Instagram'a koydum. Bizim aramızda geçen diyalogla, benim bir teknem yok.
Benim arkadaşlarımın teknesi. Paramount Otel'e Cihan Ekşioğlu beni davet etti. Bir defa gittim. Ya cuma ya da cumartesi pazar akşamı, para ödemedim, davetli olarak gittim. Bu ve benzer otellere davetli olarak zaten gittim. Daha lükslerine de gittik, gördük.
O günün kaldığım sabahın ertesi sabahı kahvaltı sofrasında biri yanıma geldi, merhaba ben Sezgin Baran Korkmaz dedi. Tanışma bir. Temmuz dediysem, eylül ekim gibi olabilir, bir balıkçının kapısında bir kez daha tanıştık. Bu ikinci. Sonrasında aradan...
- O tatil buraya gelecek tatili ne zaman, bir kez daha tatile gitmek istemişim. Arkadaşlarımızla kendi Instagram hesabımda goy goy yapıyoruz. Bakılsın bugüne kadar tekne almış mıyım, satmış mıyım. İş adamı bir arkadaşımın iş adamı bir arkadaşıyla teknede fotoğrafım var, onu da linç ettiler.
- Savcılığa başvuracağım, soruşturulsun isteyeceğim. Herhangi bir şekilde servet çoğalması, aşırı zenginleşme var mı hepsini buyursunlar araştırsınlar.
- Sezgin Baran Korkmaz mağdur olduğu için görüşmeyi kabul ettim.
- Bakan, bana keşke Sezgin Baran Korkmaz'ın telefonunu açmasaydın dedi. Gaflete düştüm.
- 10 milyon euro'luk bir talep aramızda geçmedi. İstemedim. Madem böyle bir telefon konuşmam var. Nerede? Diyelim ki 10 milyon euro'yu ben istedim, ben 10 milyon euro'yu nereye saklayabilirim İsmail?
- Bu benzeri hikayeleri Balyoz'da, 17-25 Aralık'ta görmüştük.
- Nereye sokacağım ben bu parayı? Nereye teslim edeceğim?
Sezgin Baran Korkmaz, Veyis Ateş'in açıklama yaptığı yayına bağlandı:
'Veyis, avukatım üzerinden benimle iletişim kurmaya çalıştı. Veyis Bey beni aradı, belli lobilerle görüştüğünü söyleyerek 10 milyon euro istedi. İnsanlar gözaltındayken, arkadaşlarım gözaltındayken sen benimle bu pazarlığı yaptın. Bu şerefsizliktir'
- Bu insanlarda utanma ve arlanma duygusu olduğunu düşündüğüm için, kaydı Veyis Bey'in çalıştığı haber kanalındaki bir kişiyle paylaştım. Bu konunun neden bu noktaya geldiğini anlatmak istiyorum. Beyefendi benim kendisini aradığımı, hayatın olağan akışına da çok aykırı, benim zekamla da dalga geçiyor. Benim hukukçu bir arkadaşım üzerinden defalarca ulaşmaya çalışmış. Ben de Veyis Bey ile konuştuğumda kendisi bana bu konuda yardımcı olabileceğini söyledi. Ailemin, çocuklarımın ne kadar güç durumda olduğunu anlattım. O da beni çok iyi naladığını ve yardım etmek istediğini söyledi. Görüşmesini de gerçekleştirdikten sonra beni arayıp... Eğer ki Veyis Bey ben bu konuşmayı yapmadım diyorsa, ben ilk uçakla Türkiye'ye gelmeye namus ve şeref sözü veriyorum. Siz bana bir gazeteci söyleyin, arayıp hemen ona dinleteyim. Veyis Bey'den sadece doğru olanı istiyorum. Görüşmeyi dinlediniz, bana niye soruyorsunuz.
- Üstadım, Veyis Bey beni Ankara'ya gitmeden bir gün önce arayıp bir görüşme yapacağını söyledi. Ben seni anlıyorum dedi. Telefon konuşmasından sonra dönüş yolunda beni aradı, görüşmelerimi yaptı, başka başka şeyler söyledi, başkalarını da zan altına sokmak istemiyorum. Bu laflar bana inandırıcı gelmiyor. Bana bu işi halledebileceğini, benimle uğraşan bir lobinin bana bunu yaptığını, kendisinin aracı olduğunu, bu nasıl olacak dediğimde istedikleri meblayı vermemiz gerektiğini, meblanın ne olduğunu söylediğimde 10 milyon euro olduğunu açık açık söylemiştir. Beni aradığı zaman insanlar gözaltındaydı. Ben bu konuşmayı kimseyle paylaşmayacaktım, avukatlarımla konuştuk, savcılığa gidecektim ve savcılığa suç duyurusunda bulunacaktım.
Ateş şöyle devam etti:
- Sizin arkadaşlarınız gözaltında mı hatırlamıyorum, beni ilk arayan siz misiniz Sezgin Bey? Avukatı mı beni aramış, benim sayın bakana, Habertürk gibi bir kurumla yollarımı ayırmama sebep olan hata... Bakan bana 'Sana anlattığı gibi değil o işler' dedikten sonra bunun arkadaşları mı şey yapılmış, ben avukatını mı aramışım, 10 milyon euro mu istemişim, 1 dolarını, 1 Euro'sunu mu almışım? Az önce sana kaç TL'lik kirada oturduğumu, kaç paralık arabaya bindiğim, ne olduğunu, hepsini anlattım. Hepsi araştırılsın ki ben nasıl bir yalıda oturuyormuşum, nasıl bir harcamam varmış, nasıl bir para trafiği yönetiyormuşum... Sen, ben, hepimiz o yayındaydık. O yayında da üstünde bu kadar baskı vardı değil mi? Sayın bakanı aldığımız yayında, sonrasının arkasından bir sürü yazı yazıldı... Ya ne olduysa, ben İçişleri Bakanı'yla yayın yaptıktan sonra Sedat Peker yayına çıkıyor -bu arada benim adım Veyis, Veysi değil-. Salı günü grup toplantısında sayın Devlet Bahçeli 23 gündür bakanla ilgili bir açıklama yoktu, açıklama yapıyor, sayın Cumhurbaşkanı çarşamba açıklama yapıyor yanlış değildir. Çarşambadan itibaren ben Sedat Peker'in iddialarının arasında bulunuyorum.
- Sayın Bakan beni aradı, ben Habertürk'e çıkmak istiyorum dedi. Türkiye'nin meşru hükümetinin İçişleri Bakanı üzerinden bu devletin Cumhurbaşkanı'na, hükümetine operasyon çekilirken bu organizasyonu ben yapmışım, eski hukukumuzdan dolayı beni aramış.
- Erdal Aras, DYP İstanbul İl Yönetiminde beraber çalıştık. Erdal Aras da yönetimdeydi, yardımcısı değildim. Erdal Aras, biz yayın arasındayken 'insan da biraz bizden bahseder' diye şakalaştık. Erdal Aras, bu ülkenin meşru, aranmayan adamlarından biri. Peker'in adamı mı bilmiyorum. Ben bunu Sedat Peker'den öğrendim. O zaman telefon açtığında da bilmiyordum.
Sezgin Baran Korkmaz yayına tekrar bağlanmak istedi ancak Veyis Ateş, Türkiye'de aranan bir kişi olduğunu hatırlattığı Korkmaz'ın sorularını yayında yanıtlamak istemediğini söyleyip, 'Sorularını yazıp göndersin' dedi.
Sezgin Baran Korkmaz tekrar yayına bağlandı:
- 10 milyon euro istendi ama vermedim. Veyis Ateş hukuki problemi çözmek için değil, benimle uğraşan lobi ve kliklerin olduğunu, onların 10 milyon euro'yu istediğini söyledi. Benim çocuğum 6 aydır tedavi olamıyor aşağılık herif. Gözümün içerisine baka baka yalan söylüyor.
Veyis Ateş ise, söz konusu ifadelere, 'Bana aşağılık herif diyen biriyle polemiğe girmem. Sorularını yazıp göndersin' diyerek yanıt verdi.
Detaylar geliyor...
NE OLMUŞTU?
Organize suç örgütü kurduğu iddiasıyla aranan Sedat Peker, 6 Haziran Pazar yayımladığı 9'uncu videoda, Veyis Ateş'in Sezgin Baran Korkmaz'a ait otelde ücretsiz kaldığını ve kara para aklamakla suçlanan Korkmaz için arabuluculuk yaptığını ileri sürmüştü.
Gazeteci Fatih Altaylı ise Pazartesi günü Habertürk'teki yazısında Sezgin Baran Korkmaz'ın Veyis Ateş'le ilgili olarak kendisini aradığını belirterek, 'Tehdit, şantaj iddiaları, 10 milyon euroluk talepler, bir ekip adına aracılıklar, kriminal nitelikte suçlamalar' olarak nitelediği iddiaları gündeme getirmişti.
Sezgin Baran Korkmaz'ın iddialarını Habertürk yönetimine ilettiğini kaydeden Altaylı, 'Kendisinden son bir kez bu iddialara yanıt vermesini isteyeceklerdir muhtemelen. Veyis Ateş'in de bu iddialara verecek bir yanıtı var mı bilemem' demişti.
Öte yandan Habertürk yazarı Sevilay Yılman ise dünkü köşe yazısında, SBK Holding'in sahibi Sezgin Baran Korkmaz'ın kendisine Veyis Ateş'le ilgili ses kaydının bir kısmını dinlettiğini aktardı. Yılman'ın aktardığına göre Veyis Ateş, Korkmaz'a özetle '10 milyon euro yollayacaksın. Ben iki tarafın da hakemi ve kefiliyim, iş bitene kadar para bende duracak' dediğini ifade etmişti.