Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ankara Çubukta uğradığı linç girişimi davasının üçüncü duruşması yapılıyor. Olayda Kılıçdaroğlu'na yumruk attığı ve evden çıkmasını engellediği iddia edilen sanık Gazi Yalama'nın &qu
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik Ankara Çubuk’taki linç girişimine ilişkin davanın üçüncü duruşması gerçekleşiyor. Kılıçdaroğlu’na yumruk attığı ve sığındığı evden çıkmasını engellediği iddia edilen sanık Gazi Yalama; hakim, “Birisi öldürse sen de öldürecek miydin” sorusunu yöneltti. Yalam ise, “Bekledim, kalabalık. Kılıçdaroğlu’nun evde kaldığı sürede bekleme nedenim kalabalığa uymamdır” karşılığını verdi.
Hakkari Çukurca'da şehit düşen Piyade Er Yener Kırıkçı'nın, 21 Nisan 2019 Pazar günü Ankara Çubuk’taki Akkuzulu Köyü'ndeki cenaze törenine katılan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindeki CHP heyetine yönelik linç girişimine ilişkin davanın üçüncü duruşması Çubuk 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bugün yapılıyor.
TOPLAM SANIK SAYISI 67'YE YÜKSELDİ
İlk iddianamedeki 36 kişi hakkındaki davaya, 21 kişi daha eklendi. Linç girişimine ilişkin 10 çocuğun yargılaması ise ayrı yürütülüyordu. Çocukların 18 yaşını doldurması ile onlar da ana dosyaya eklendi ve toplam sanık sayısı 67’ye çıktı.
Duruşmaya; CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek ve CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile milletvekilleri de katıldı.
Duruşmada CHP aracına verilen zararın 24 bin 597 lira 45 kuruş değerinde olduğu açıklandı.
'NEREYE GELDİĞİMİZ BİLEMEDİK. SÜRÜKLENDİK'
İddianameye göre Kılıçdaroğlu’na yönelik “Kahrolsun PKK, yuh” diye slogan atan ve Kılıçdaroğlu’nun linç girişiminden kurtulmak için sığındığı köylü Rahim Doruk’a ait evin önünde bekleyen grup içinde yer alan sanık Abdullah Gündoğdu, cenaze törenini televizyondan öğrendiğini ve Altındağ’daki evinden Çubuk’a gittiğini söyledi.
Gündoğdu, Kılıçdaroğlu’nu görmediğini ve sadece PKK’ya karşı slogan attığını savunarak, “Orada olayı uzaktan izledim. Kılıçdaroğlu ve beraberindekilere hakarette ve fiziki temasta bulunmadım” dedi. Gündoğdu, Kılıçdaroğlu’nun sığındığı evin bulunduğu yere gidip gitmediğini yönelik soruya “Kalabalık vardı. Nereye geldiğimizi bilemedik. Sürüklendik. Ben de uzaktan toplananlarla birlikte izledim” yanıtını verdi.
FOTOĞRAFI KABUL EDİP GÖRÜNTÜYÜ REDDETTİ
Gündoğdu’ya kendisinin de yer aldığı olay görüntüleri izletildi. Gündoğdu, hakimin “Kendini görüyor musun?” sorusuna “Net bir şekilde göremiyorum” yanıtını verdi ve görüntü yaklaştırılınca “Ben değilim hakimim” dedi. Gündoğdu’ya fotoğraflar da gösterildi ve fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu ancak görüntüdeki kişinin kendisi olmadığını savundu. Hakim “Aynı kişi ama” yanıtını verdi. Gündoğdu, hakimin “Elini niye kaldırdın?” sorusuna “Sendeledim, kasti olarak yapmadım” karşılığını verdi.
CHP avukatı Celal Çelik, linç girişimi sırasında Gündoğdu’nun saldırgan tutum içinde olduğunu ve kolluk ifadesinde Kılıçdaroğlu’na yönelik hakareti kabul ettiğini hatırlattı ve sanığın suçunun delillerle sabit olduğunu belirtti.
Gündoğdu ise hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, “Ben suçsuzum efendim. Bizim tek şeyimiz bu vatanın polisine, askerine şey yapan PKK’ya karşı tekbirler dile getirmek” dedi.
“DÜŞMEMEK İÇİN TUTMUŞ OLABİLİRİM”
İddianameye göre CHP Ankara Milletvekili Levent Gök’ün ceketini ense kısmından tutarak iten ve Kılıçdaroğlu’nun sığındığı evden çıkmasını engelleyen grubun içerisinde yer alan sanık Cahit Köse, kendini şöyle savundu:
“O kargaşada Levent Gök’ün olduğundan dahi haberim yok. Düşmemek için tutmuş olabilirim. Kendisini görsem tanımam. Bizim siyaset ile işimiz yok... Taş veya sopa kullanmadım. Sadece ‘Şehitler ölmez, vatan bölünmez’ diye bağırdım. Benden kaynaklanan bir zarar varsa karşılarım. O kadar insanın vurması varken, benden bir şey yoksa neden karşılayayım?”
Dosyadaki görüntülerin izletildiği Köse, hakimin “(Gök’ün) Ceketinden çekmeye çalışıyorsun” sözüne “Ellerimi uzatmamın sebebi arkadan iteklenmem ve öne doğru yol açmak istemem” diye yanıt verdi. Görüntülerin izletilmeye devam ettiği Köse, “Orada ben vurmadım bile. Vuranları gördüm, ama tanımıyorum” dedi.
'BEN ÇIKMAYA ÇALIŞIYORDUM'
CHP Avukatı Çelik, “Sanık selanın cumartesi günü okunduğunu ve cenazenin pazar gününe ertelendiğini söyledi. Tutanağa geçmesini istiyorum” dedi. Köse’nin bu sözleri de tutanağa geçirildi.
İddianamede Kılıçdaroğlu, CHP milletvekilleri Levent Gök ve Yıldırım Kaya’ya saldırmaya çalıştığı iddia edilen sanık Celil Ekşi, cenaze sırasında bir topluluk oluştuğunu ve iteklendiğini belirterek, “Ondan sonra zaten Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanındaydım. Oradan çıkmaya çalıştım. Kemal Kılıçdaroğlu trafik aracına bindirilmeye çalışıldı” dedi.
Ekşi, kendisine olay görüntüleri izletilirken “(Kılıçdaroğlu trafik polisi aracına bildirilmeye çalışılırken) Burada özel harekatlar itekliyordu, ben çıkmaya çalışıyordum. Gözüm ameliyatlı, darbe almaktan çekiniyordum” diye kendini savundu.
Ekşi, Kılıçdaroğlu’na vurmaya çalışmadığını dile getirdi ve hakimin “Neden kalabalığın olduğu yerden çıkmaya çalıştın” sorusuna “Ben de bilmiyorum ama her defasında oradan çıkmaya çalıştım” diye yanıt verdi.
Ekşi, Gök ve Kaya’ya da saldırmadığını dile getirdi. CHP avukatı Çelik, sanığın vekillere ve Kılıçdaroğlu’na saldırmaya çalıştığını belirterek, “Özel bir çaba gösterilmediği sürece orada Genel Başkanımıza ulaşmasının imkanı yok” dedi.
HALKIN GALEYANINA GELMİŞ
İddianamede CHP aracına taş attığı ve Kılıçdaroğlu’nun sığındığı evden çıkmasını engellediği öne sürülen sanık Cevdet Sarıtaş, “Elimde taş görünüyor ama şehidin üzüntüsüyle araca vurup, vurmadığını hatırlamıyorum” savunmasını yaptı. Görüntülerin izletildiği Sarıtaş, hakime; “Efendim o anda halkın psikolojisiyle atmışım, hatırlamıyorum” sözleri ile araca taş attığını kabul etti.
“VURMA KASTIM YOK”
İddianamede Levent Gök’e sol yumruğuyla vurduğu ileri sürülen sanık Erhan Kökmen, “Ben kesinlikle Levent Gök’e vurmadım, kendisini tanımıyorum. (Yuhalamaya) Hatırlamıyorum ama katılmış olabilirim” dedi. Kökmen, hakimin “Vurdun mu?” sorusuna “Hayır, elim değmedi” diye yanıt verdi.
Görüntülerin izletildiği Kökmen, hakimin “Gördün mü kendini, elini savurdun. Ne yapıyorsun o sırada?” sorusuna “Elimi yukarıdan aşağı doğru indirme hareketiyle kalabalıktan çıkmaya çalışıyorum. Vurma kastım, yok” dedi. CHP avukatı Çelik, sanığın kalabalıktan çıkmaya çalışmadığını ve vurduğunu belirtti.
“KALABALIK, TAKILDIK. GİTTİK”
İddianamede Kılıçdaroğlu ile CHP’lilere “Hainler dışarı” diye bağırdığı ve Kılıçdaroğlu’na sol eliyle vurduğu anlatılan sanık Gazi Yalama, Kılıçdaroğlu’nun sığındığı eve kalabalıkla gittiğini söyledi. Hakimin, “Niye gittin?” sorusuna, Yalama; “Kalabalık, takıldık. Gittik” diye yanıt verdi. Kılıçdaroğlu’na yönelik “Yuhh dışarı” diye evin önünde sloganlar atıldığını belirten Yalama, kendisinin bağırmadığını savundu.
“BİRİ ÖLDÜRSE ÖLDÜRECEK MİYDİN?”
Hakimin Kılıçdaroğlu’nun evi önünde neden beklediğine ilişkin “Birisi öldürse sen de öldürecek miydin?” sorusuna, Yalama; “Bekledim, kalabalık. Kılıçdaroğlu’nun evde kaldığı sürede bekleme nedenim kalabalığa uymamdır” yanıtını verdi.
Yalama olay anında eli yukarıda olarak çekilmiş fotoğrafını “Şehitler ölmez, vatan bölünmez’ sloganı atıyordum” diye açıkladı.
Yalama, elini Kılıçdaroğlu’nun kafasına doğru indirdiğini ancak vurmadığını kaydederek, “Yuhalama yaparken elimi ileri doğru indirdim, kaldırdım. Vurmadım” dedi.
NE OLMUŞTU?
Piyade Er Yener Kırıkcı, 19 Nisan 2019'da Türkiye-Irak sınır hattında çıkan çatışmada şehit düşmüştü. Şehit askerin cenazesi Ankara'nın Çubuk ilçesi Akkuzulu Köyü'nde, 21 Nisan 2019'da toprağa verilmişti.
Cenaze töreninde Kılıçdaroğlu'na linç girişiminde bulunulmuştu. Kılıçdaroğlu'na saldırı ile ilgili 36 kişi hakkında dava açılmıştı.
Kılıçdaroğlu'na yumruk atan Osman Sarıgün'ün 'kamu görevlisini kasten yaralamak' ve 'kamu görevlisine alenen hakaret' suçlarından 1 yıl 8 aydan 3 yıl 10 aya kadar hapsi istenmişti.
Bunun üzerine davanın müdahillerinin ifadeleri alınmaya devam ediyor.