Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bugün büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası yolundaki en önemli durağımız 2023'ün eşiğindeyiz” açıklamalarını değerlendiren Özel, “20 yıldır Türkiye'yi yöneten kendisi değilmiş gibi... Çıraklık, kalfalık, ustalık dönemin bitti, şahlanamadık gitti. Şahlanacağız da şahlanacağız. Şahlanan şahlandı. Ey Recep Tayyip Erdoğan. Sizin eş, dost, akraba, yandaş şahlandı; bizim işsiz, güçsüz, umutsuz gençlerimiz alçak sürünmede. Yalandan şahlanış hikayelerine milletin karnı tok” ifadelerini kullandı.
Konuşmasına seçim bölgesi Manisa'daki üzüm alım fiyatının Tarım ve Orman Bakanlığı'nın aşağısında olduğuna dikkat çekerek başlayan Özel, 'Üzümün fiyatını 13 lira olarak açıkladılar. Şu anda Manisa’da 11 liradan üzüm işlem görmekte. Bakan’a çağrımız şudur. Ya bu hatayı telafi et ya istifa et' çağrısında bulundu.
'HERKESİN AĞZINDAN ÇIKANI KULAĞI DUYSUN'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün düzenlenen 'yılın basın ödülleri' törenindeki konuşmasına dikkat çeken Özel şöyle konuştu:
'Recep Tayyip Erdoğan dün yönetim kurulu üyeleri parti üyesi olan bir derneğin, ödül gecesinde konuştu. Ödül gecesinde duyduklarımıza inanamadık. Erdoğan, 'Anadolu'ya sahip olamayanların milletin ruhunu işgal etmek için içeriden ve dışarıdan nice yollara, yöntemlere başvurduğunu’ ifade ederek ‘tek parti faşizmi, vesayet, siyasi ve sosyal, ekonomik saldırılar bu zorlu sürecin farklı döneminin tezahürü olmuştur' diyor. Yanlış duymadınız; Kurtuluş Savaşı'nın öncesini, sonrasını ve sırasını anlatarak, ‘Anadolu'ya sahip olamayanların tek parti rejimini getirdiklerini’ söylüyorlar. Sayın Tayyip Erdoğan, herkesin ağzından çıkanı kulağı duysun. Kötü söylemeyeceksin ki kötü işitmeyesin. Sen 83 milyonu kucaklaması gereken bir makamdasın. Maalesef o makamı bir parti başkanlığı makamı ile paylaştığın için tarafsın, aktif güncel siyasete alet ediyorsun ama ağzından çıkanı kulağın duymuyor. O dönem Anadolu'ya sahip olamayanlar işgal kuvvetleridir. Senin söylediğin laf, karşındakinin aklını alaya almanın dışında, gerçeklerin 180 derece çarpılmasıdır. Kim Anadolu'ya sahip olamayanların tarafındaymış? Kim İstanbul Hükümeti, kim İngiliz Muhipleri tarafında? Bir tarafta Yunan'ı denize döken Mustafa Kemal, karşıda 'Keşke Yunan kazansaydı' diyen fesli ‘Deli Kadir.’ Biz, geçmişinizdeki bağları, durduğunuz yeri güncel siyasete alet etmezken, çıkmış 'Anadolu'ya sahip olamayanlar tek parti faşizmi getirdi' diyor. Yine Tayyip Erdoğan, 'Bugün büyük ve güçlü Türkiye'nin en önemli inşası yolunda en önemli durağımız 2023'ün eşiğindeyiz. Unutmayınız bu mesele Tayyip Erdoğan'ın, bir partinin meselesi değil Türk milletinin yeniden şahlanışının timsalidir' diyor. Bak sen. 20 yıldır Türkiye'yi yöneten kendisi değilmiş gibi... Çıraklık, kalfalık, ustalık dönemin bitti, şahlanamadık gitti. Tayyip Bey; şahlanan şahlandı. Döneminizde Kalyon İnşaat şahlandı, işçi Kamil alçak sürünmede. Döneminizde Limak İnşaat şahlandı, gündelikçi Leman abla alçak sürünmede. Döneminizde Cengiz İnşaat şahlandı, atanamayan Cengiz öğretmen alçak sürünmede. Döneminizde Kolin İnşaat şahlandı, EYT’liler alçak sürünmede. Rönesans İnşaat şahlandı, Sizin eş, dost şahlandı; bizim işsiz, güçsüz, umutsuz gençlerimiz alçak sürünmede.'
'KALICI YAZ SAAATİNİN ÇOCUKLARA VE EMEKÇİLERE CİDDİ ZARARI VAR'
Berat Albayrak'tan miras kalan yaz-kış saati uygulamasının kaldırılmasını okulların açılmasıyla birlikte tekrar gündeme getiren Özel, 'Kış yaklaşıyor. Ekim sonu gelmeden bu kalıcı yaz saati uygulamasının sonlandırılması lazım. Elektrikte sonbaharda büyük zam kapıda. Bunun olmaması için gerekli uyarıları yaptık ancak duyumlar çok ciddi bir zammın olacağı yönünde. En sert tepkiyi göstereceğimizi şimdiden beyan etmek istiyoruz. Yaz saati uygulaması Albayrak’ın icat ettiği uygulamaydı. Damadın dediği gibi olsaydı, toplam 4 buçuk milyar TL tasarruf olacaktı. Ancak önümüzde Sinan Küfeoğlu adında bir vatandaşımızın yaptığı çalışmada, son 8 yılda elektrik tüketimini incelemiş, böyle bir tasarrufun asla olmadığını vurguladı. Çocuklara emekçilere çok ciddi bir zararı vardır. Çocukların kaygılı olarak güne başlatmaya kimsenin hakkı yoktur. Bir araştırmanız varsa ortaya koyun' diye konuştu.
'TABLOYU İKİYE BÖL, AŞILILARIN VE AŞISIZLARIN DURUMUNU KOY '
Özel, açıklamalarının devamında ise şu şekilde konuştu:
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ‘aşı plana uygun gitmektedir’ diyor. Bu doğru değil. Şu ana kadar iki doz aşısı olanlar 40 milyon kişi. Çok ciddi sıkıntılar var. Aşı karşıtlarını ikna edeceğinize ‘her şey yolunda’ dememelisiniz. Bir turkuaz tablo var. Elinde de veriler var. Bu tabloyu ikiye böl. Aşılıların durumunu koy. Aşısızların durumunu koy. Bunu yayınlarsan, herkes ikna olur. Yapmıyorsan yapmama gerekçeni açıklamalısın.
Geçtiğimiz yıllarda çeşitli gruplar nasibini aldı. Hep suç başkalarına atıldı. Şimdi BİM grubu. Biz zincir marketin değil, esnafın yanındayız. İcra Kurulu Üyesi Galip Aykaç diyor ki ‘bu fiyatlar neden bu kadar arttı diye Ankara’dan soruyorlar, siz artırdınız.’ Hemen her gün birine ayar veren Şamil Tayyar, diyor ki ‘vakit neşter vakti, hemen.’ İşte Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yüzü. A Haber, bak bir gün böyle olursun. Kullandıklarını kullanıyorlar, kullanamadıklarını çöpe atıyorlar. A Haber’e ders olsun. Gemi su almaya başlayınca, bunlar olur. Gemiyi fırtına değil panik batırır. Bu paniği de daha çok göreceğiz.
'YÜZDE 128 ARTAN SALATALIKTAN HESAP SORALIM'
Bu algı operasyonları, fiyat pahalılığı ile ilgili söylenen söz doğru. Bütün meselenin kendisi şu. ‘Biz aslında ülkeyi iyi yönetiyoruz ama birileri sözümüzü dinlemiyor.’ Bu birileri bazen soğan toptancısı, patates toptancısı bazen yandaş zincir marketler olabiliyor. Hattı zatında, aslında, enflasyon artmaması gerekirken sözümüzü dinlemeyen ve yüzde 68 zamlanan taze fasulye yüzünden oluyor bunlar. Utanmaz arlanmaz şeftali, reisimizin olanca ısrar ve gayretine rağmen yüzde 81 zam almış, bütün suç onda. Adalet ve Kalkınma Partisi aslında ülkeyi çok yönetiyor, çiftçiye, tarım politikalarına çok önem veriyor ama şu kabak denilen ahlaksızı zapt edemiyor, yüzde 88 zam alıyor utanmaz. Bunların hepsi milli birliğimize, ülkemize, geleceğine, bekasına yönelik saldırılardır. Devlet Bey’e de söyleyelim. Terörist başının adını hep birlikte analım. Yüzde 128 artan salatalıktan hesap soralım. Bu anlayış, ülkeyi yönetenleri aklayıp, bulguru nohutu suçlayan bu anlayış, izleyeni gülümsetiyor Anadolu’nun köylerinde izleyeni gülümsetiyor ama sonra da yazıklar olsun deniyor. Sen beşli çeteye para bul ama köylüye bulma.
Bütün gençler, ‘fırsatını bulsam yurtdışına giderim’ diyor. Ortalama 4 bin lira gibi bir ücretten, telefon almak için kaç gün çalışmalısın? Çin’de 25 gün, İsveç’te 11, Almanya 9, ABD 6, İsviçre 4 buçuk günde. Türkiye’de 92 gün. İşte Türkiye’nin durumu. Birileri milli gelirlerine milli gelir katarak geçirirken, birileri ensesine bastığın faizi düşürürken doları fırlatıyorlar. Bu iş bilmezlikle durum böyle.”