Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Süper Lig’in 5. haftasında Medipol Başakşehir’e 2-0 mağlup oldukları maçın ardından açıklamalarda bulundu.
Oyunun istatistiklerinde üstün olduklarını ancak, topu iyi kullanamadıklarını söyleyen Koç, “Bizim için sıkıntı yaratacak bir durum yok” ifadelerini kullandı.
Maçtan sonra soyunma odasına indiğini söyleyen ve oyuncularla yaptığı konuşmaya dair detaylar veren Koç, rakip takımların zaman geçirmeye yönelik yaptığı hareketler için TFF ve MHK’yı göreve davet etti. İşte Ali Koç’un açıklamaları:
“Beklemediğimiz bir sonuç. Ama şunu söylemek istiyorum. Biz de bir yerde kötü maç çıkartacaktık, yenilecektik. O da bugüne rastladı. Böyle bir yol kazasının erken denk gelmesini, olumlu açıdan bakarsak ders olabileceğini düşünüyorum. Perşembe günü Frankfurt’ta zor bir maç oynadık. İyi top oynadık. O yüzden hem teknik kadroyu, hem de oyuncuları tebrik ediyoruz. Orada hem fiziken hem de duygusal açıdan yıpranma ve boşalma oldu. Ondan sonraki maçların zor olduğunu biliyoruz. İyi oynamadık. Rakamlarla maçın sonucu bağdaşmıyor. Topa sahip olma, pas oranları, gol pozisyonları. Ama buna rağmen etkin futbol oynamamışız ki tüm rakamlar lehimize olmasına rağmen 2-0 mağlubiyetle dönüyoruz.”
“PANİK OLMAYA GEREK YOK”
“Olabilir, panik olmaya gerek yok. Takımımıza, hocamıza inanıyorum. Biraz evvel soyunma odasındaydım arkadaşlarla. Bu gece yatacaklar kafalarında maçı yaşayacaklar. Yarın yeni bir gün başlıyor, Perşembe günkü Giresunspor maçına odaklanacağız. Tabii üzüldük, devam ettirmek isterdik iyi futbolumuzla 3 puanı almayı. Olmadı sağlık olsun. Bizim için sıkıntı yaratacak bir durum yok. Kendime ve camiama söz vermiştim. Savaşan, bu formanın hakkını terinin son damlasına kadar verecek, camianın sporcusu olmanın ne demek olduğunu bilen futbolculardan takım yaratacağız demiştik. İlk dönemdeyiz çok erken daha. Ama şu ana kadar gördüğüm, arzuladığım bir noktaya hızla geldik. İnşallah bunu sürdürebiliriz.”
“ÇOCUKLARA BİLE HİLE YAPMAYI ÖĞRETİYORUZ”
“Bugünkü maçın skoruyla alakalı değil. Fakat bugün de bir nebze yaşandı, Antalya maçında çokça, Sivasspor maçında fazlasıyla yaşandı. Buna TFF’nin tüm kulüpler adına ses çıkarması lazım. Bu kadar çok oyun durmaz. Oyunu yavaşlatmaya, zaman geçirmeye yönelik hareketlerin bu kadar rahat yapıldığı herhalde tek lig biziz. İstatistikleri tam bilmiyorum. En yaşlı lig bizdik biliyorsunuz. Bununla beraber topun oyun oyunda kalma süresinin en az olduğu ülkelerden biriyiz. Bu maçla ilgili bir serzeniş değil ama bu maçta da yaşandı. Top toplayıcılara bile rakibin topunu oyuna yavaş sokmaya öğreten bir kültürdeyiz. Çocuklara bile hile yapmayı bu yaşta öğretiyoruz. Federasyonun bu konuya eğilmesi lazım. MHK’nın hakemlere, oyunun akışını sağlayacak ders mi, eğitim mi ne derseniz bunu vermesi lazım. Frankfurt maçında mükemmel bir hakem yönetimi seyrettik.”
“MARKA DEĞERİNE ZARAR VERİYOR”
“Sivasspor maçında oyun 45 dakika oynanmış. Saatlerce arkadaşlar izlediler maçı. 12 dakika oyun durmuş 7 dakika uzatma verdiler. Bütün hızlı oynayan takımların dezavantajına olan bir durum. Totale baktığınızda futbolun marka değerine zarar veren bir durum. Başakşehir’i kutluyorum fazlasıyla hak ettikleri maç. Oyuncularıma geçmiş olsun diyorum. Onların böyle maç kaybedecek lüksleri vardı. Yarın sabah toparlanıp işimize devam edeceğiz.”
“PUSUYA YATAN BİR EKİP VAR”
Sosyal medyada bazı yazılanların oyuncular üzerinde baskı oluşturduğuna ilişkin gelen bir soruyu sarı-lacivertlilerin başkanı, şöyle cevaplandırdı: “Daha hiçbir şey kötü değilken başladı. Bu bilinçli yapılan bir olay. Şirketler var, ilk saniyesine kadar ilk kurşun atıldığı noktasına kadar takip etmek mümkün. Buraya girdiğiniz zaman burada çoğunlukla trol hesaplar olduğunu görüyorsunuz. Bu tamamen tribünlere yönelik, bizi yıpratmaya yönelik ve gerçekten Fenerbahçe'nin 5-6 ay sonrasında kötü gidip, Fenerbahçe'de bir kriz ortamı oluşturup kongre ümit eden bir kadro var. Dolayısıyla bu her olumsuz sonuçta ortaya çıkacaktır. Sivasspor maçından sonra gördük, pusuya yatan bir ekip var. Bunlar birden fazla ekip yalnız. Zaten bir tanesi seçim öncesi açıkladı neler yapmak istediğini ama Fenerbahçeliyim deyip de Fenerbahçe'nin kötülüğü üzerine kendi hayatlarını önceliklerini şekillendirenler gerçekten Fenerbahçeli olamazlar.”
