Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Kırşehir 1. Olağan İl Kongresinde konuştu. Burada gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, New York'taki BM Zirvesi'nin ardından Türkiye'ye dönen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın S-400 açıklamalarına tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerikan CBS televizyonuna verdiği röportajda, 'Türkiye daha fazla S-400 sistemi satın alacak mı?' sorusuna, 'Gelecekte ne tür savunma sistemleri aldığımıza, hangi ülkeden, hangi seviyeden aldığımıza kimse müdahale edemeyecek. Buna kimse karışamaz. Bu kararları sadece biz veririz.' sözleriyle karşılık vermişti.
'S-400'LER AMERİKA'YI TATMİN ETMEK İÇİN Mİ DEPODA?'
Davutoğlu, Erdoğan'ın 'S-400'leri gerekirse başka yerden alırız; kimse karışamaz' şeklindeki sözlerine karşılık, ''Biden ile S-400 görüşmesinin ardından Türkiye'ye dönen Erdoğan 'Türkiye istediği ülkeden istediği silahı alır' dedi. Bu doğru Türkiye bağımsız bir ülkedir; ama eğer milyarlarca dolar verilecekse S-400'lerin birinci paketi nerede onu açıkla. Birinci S-400 paketleri Amerika'yı tatmin etmek için depoda bekletiliyorsa ve bu yüzden Putin ile masaya oturulacaksa böyle şey olmaz. S-400'lerin birinci paketleri nereye konuçlandı? Hangi bölgeyi koruyor? Sayın Putin ile bu yüzden görüşüyorsanız böyle diplomasi olmaz'' dedi.
Davutoğlu'nun konuşmalarından öne çıkanlar şöyle:
Ahi Evran'dan nasıl uzaklaştığını, yozlaştığını size anlatayım. Ahi Evran derki, eline diline beline sahip çık, kalbini açık tut. Ahi Evran olmasaydı biz belki de erir gider yok olurduk. İnsan olana herkese muhabbet duy, kimseye kalbini kapatma bu ülkede en büyük meselemiz ne derseniz? İnsanlara kalbini kapatanların iktidarda olması ne yazık ki en büyük meselemiz. Önümüzdeki dönemde iki siyaset yarışacak. Biri toplumu bölenler, biri toplumu birleştirenler. Biz ikincisi, kalplerinizi kapatmayın diyenlerdeniz.
SEROK AHMET DİYE ANILMAMDAN NEDEN RAHATSIZ OLUYORSUNUZ?
Hepimiz siyaset yaparız ama göreve geldiğinizde bütün bir şehri kucaklamalısınız. Kürtleri kucaklayıp Serok Ahmet diye anılmamdan niye rahatsız oluyorsunuz? Yeter artık ayrıştırdığınız, yeter artık toplumu kutuplaştırdığınız. Bu toplumun kapısından Hz. Mevlana gibi 'ne olursan ol gel' diyenler girecek. Biz kindar dolu bir gençlik yetiştirmeye değil kalpleri muhabbet dolu gençler yetiştirmeye geliyoruz. 15 temmuz kahramanlarının Pelikancı olarak anılmasına her zaman karşı durduk. Kalplerini kapatanlara sesleniyorum: Ülkenin gençlerini Türk Kürt şu bu diye ayıranlara karşı inadına kalplerini birleştireceğiz.
ÇİFTÇİYİ YAKAN MALİYET ENFLASYONU
Erdoğan'a göre çiftçi mutlu. Kırşehir, Sivas neden boşalıyor? Neden İstanbul'a göçüyor? Bir ülkede Merkez Bankası başkanı 4 ayda 4 kez değişirse böyle olur. Çiftçiyi yakan maliyet enflasyonu. Çiftçi yüksek fiyatları artırınca bu sefer de çiftçiyi itaat ettirmek için ihracat yapıyorlar. Gelir dağılımı adaleti söz konusu değil. Bu sefer de sorumlu 5 zincir marketmiş. Bu pandemi küresel bir bela burada sadece hastalıkla değil hastalığın getirdiği şartlarla da mücadele etmek lazım. Eğitim, tarım ve sağlık.
Bu parayı dağıtırken kendi yandaşlarınıza dağıtmayın, korona tahvili çıkarın bütçeyi revize edin, esnafın doğal gazını elektriğini verin. Kredi vermeyin dedim. Bir esnafı en çok korkutan şey kredidir. Esnaf esnafa bunları karşılıksız verir dedik. İşçiye kısa çalışma ödeneği verin dedik. 200 milyarlık kaynağın cüzi miktarını yüzde onunu 5 müteahhite ve benzer yandaşlara. Atatürk havalimanın pistini kırdılar.
CUMHURBAŞKANINA SORARSANIZ ESNAFIN DERDİ YOK
O dönemde küçük esnafların ekmek teknesini kapattırıp bu 5 büyük zincire imkan tanımanızın anlamı nedir? Ahi Evran esnafı koruyacaksın der. Pandemi döneminde esnafın rızkıyla oynadılar. 32 milyon bebelerle dedeleri çıkarın geriye kalan herkes borçlu bu ülkede. Cumhurbaşkanına sorarsanız halkının derdi yok. Çünkü halkına kapısını kapattı. Beştepe'ye kapanan halkın sorunlarından kopan bir Cumhurbaşkanı var. 1 kasım seçimlerini kazandıktan sonra asgari ücrete yüzde 30 zam yapmıştım. Enflasyon yüzde 6 idi. Mayısta ben ayrılınca enflasyon düşmüştü.
Kalbini kapını ve alnını açık tut der Ahi Evran. Sen benim hakkımı yedin sen bana usulsüzlük yaptın dedirtmemektir alnını açık tutabilmek demektir. Biz Doğu'da da Batı'da da bu halkın Anadolu'nun çocuğuyuz. Makamlar geçici. Önemli olan o makamlar geçtikten sonra alnı açık şekilde dolaşabilmektir. Onların göreve başladıkları an ile bitirdikleri an arası servet dolu. Ah o Ahi Evran bu yaşananları görseydi gidin huzurumdan, alnınız açık olmadıkça huzuruma Kırşehir'e gelmeyin derdi.
ÖĞRENCİLERİN YURT PROTESTOSU
Gençler sokakta yatacak görmeyeceksin; 27 yaşındaki AK Parti genel merkezinde kokain geçen gençler sefa sürecekler. Sizi götürecek olanlar aldığınız ahlardır. Nereye bakarsanız bakın bir siyasi çürümüşlük. Kapımızı, soframızı ve alnımızı açık tutacağız.
ERDOĞAN'IN ABD DÖNÜŞÜ AÇIKLAMALARI
Amerika'dan dönerken bazı açıklamalar yaptı. Trump ile Obama ile aramız çok iyiydi Biden ile değiliz dedi. Selçuklu'nun mirasının takipçisi, kendisine 'ahmak olma' diyen Trump'a nasıl iyiydi dersin? Buradan sahte milliyetçilik yapanlara Bahçeliye de sesleniyorum. Kendisine ahmak diyen bir cumhurbaşkanı ahmak diyen birine dostum da diyemez aramız iyiydi de diyemez. Eğer milli bir onura sahip bir lider olsaydı Ermeni soykırımı açıklamalarına tepki gösterirdi hesabını sormalıydın o zaman.
Biden ile S-400 görüşmesinin ardından Türkiye'ye dönen Erdoğan 'Türkiye istediği ülkeden istediği silahı alır' dedi. Bu doğru ama eğer milyarlarca dolar verilecekse S-400'lerin birinci paketi nerede onu açıkla. Birinci S-400 paketleri Amerika'yı tatmin etmek için depoda bekletiliyorsa ve bu yüzden Putin ile masaya oturulacaksa böyle şey olmaz. S-400'lerin birinci paketleri nereye konuçlandı? Hangi bölgeyi koruyor? Sayın Putin ile bu yüzden görüşüyorsanız böyle diplomasi olmaz.
UYGURLARA ÇİN ZULMÜ
Uygurların Çin zulmüne sessiz kalanlar arasında Bahçeli de var. Çin zulmünün karşısında Uygurları unutan tüm liderler gibi Ankara da onursuzdur. Eskiden talip ettiğimiz onurlu dış politikayı hatırlayın. İsrail'de one munite dediğimiz zaman ezilenlerin sesiydik. Bugün Ankara zulme sessiz.'