Faruk Sezer, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda bu yıl içinde intihar eden polis memuru sayısının 100’ü bulduğunu aktardı. Sezer şunları belirtti: “Ne yazık ki 2021 yılında bizim tespit edebildiğimiz 100 meslektaşımız canına kıymak suretiyle hayatını kaybetti. Bu bilinen en büyük oran.”
İntiharların araştırılması gerektiğini aktaran Sezer konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Borcu vardı, sarhoştu, psikolojik sorunları vardı denilerek çözümlenecek, üstü kapatılacak bir konu değildir diye düşünüyoruz; ama bunu insanlar öldüğü için ispat edemiyoruz. O yüzden araştırılsın diyoruz. İntihar girişiminde bulunmuş ama hayatta kalmış kişilere sorsunlar neden intihar ettiler diye. Ben bunu gündeme getirdiğimde, EGM 4-5 ay önce açıklama yaparak diğer ülkeler ile kıyasla bizim intihar oranımız az dedi. Bu şekilde açıklanamaz bu. Mesela not bırakan oldu cenazeme şu amir hariç kimse gelmesin diye. Haykıran birçok polis arkadaşımız var ama yok sayılıyorlar. Geçen Mersin’de intihar eden polisin babası ‘Benim kızımı AKP Mezitli ilçe başkan yardımcısıyla Mezitli ilçe emniyet müdürü yardımcısının baskıları öldürdü’ dedi. Şimdi demek ki haykıran var. Biz görmek istemeyenlere göstermek istiyoruz. Bu teşkilatta iyi gitmeyen bir şey var, ortalama yüz binde yirmi sekiz oranında intihar düşüyor. Türkiye genel intihar oranının 8 katına tekabül ediyor.”
'Belli bir grup için mobbing yapılmıyor'
Mobbing ve baskının çok ciddi boyutlara ulaştığını ifade eden Sezer şöyle devam etti:
“Kışın ortasında tayin çıkartıyorlar, buna karşı dava açıyorlar ama yargı kararları uygulanmıyor. Davada haklı bulunuyor fakat 2,5 yıldır yerine getirilmiyor bu davalar. FETÖ’den bahsetmiyorum, bunun dışındaki tayin davalarından bahsediyorum. İhrac edilmiş adamı davayı kazansa da geri görevine getirmiyorlar. Amirin işine gelmeyen biriyseniz mobbing uygulanıyor. Mesela mesai bitmiş çıkış yok, ‘2 saat bekleyeceksin’ diyor. Gidiyorsunuz yemeğinizi yiyorsunuz 9’da geliyorsunuz saat 1’e kadar devriye polisleri dinlendirmiyorlar. Emniyet’te mobing belli bir amaç için yapılmıyor, arka planı yok, belli bir grup için mobbing yapılmıyor. Amir altına beni gel evimden al diyor buna karşı gelen polis sürüldü. O ilçede bu arkadaşımız gece gündüz çalıştırıldı, bi arkadaşımız yeter diye bağırdı ve amire mukavemetten ihraç edildi. Karakollar nizamnamesi diye bir şey var, memur amirini ima yoluyla bile eleştiremez. Amirler memurlara bu zulmü yapıyorlar. Bu zulüm sistem sorunu. Normal bir insanı o birimde amir yapsanız zalime dönüşür. Psikolog var mesela jurnalcilik yapıyor derdini anlatan polisleri amirlere anlatıyor.”