Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı 'dövize endeksli mevduat' bazı ekonomistler ve ilahiyatçılar tarafından 'örtülü faiz' olarak değerlendirilmesine rağmen ilahiyatçı Hayrettin Karaman ise 'faiz değil hibe' olarak değerlendirmişti. Haftalık basın toplantısında bu konuya değinen Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu, iktidarın faizi başka kelimelerle meşrulaştırdığını ifade ederek, 'Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat'a İslami kılıf uydurmak için faize 'devlet desteği ve hibe' adını verip, buna cevaz verenler. Ya Allah'tan korkun, Allah'tan' ifadelerini kullandı.
Karamollaoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Her anlamda zorlu bir yılı geride bırakıyoruz. Maalesef 2021, hem dünya genelinde hem de ülkemiz özelinde çok da iyi hatırlayamayacağımız bir yıl olarak tarihe geçti. 2022, 2021'in telafisi olacak güzellikte bereketli bir yıl olur inşallah.
Hayat pahalılığı, işsizlik, yüksek enflasyon, geçim sıkıntısı ve tüm bunlara bağlı olarak öngörülemezlik dönemi insanımızın canını yakmaya devam ediyor. Kararlıyız ve inanıyoruz ki ülke olarak Saadet iktidarına kavuşacak ve içine sürüklendiğimiz bugünkü badirelerden süratle kurtulacağız.
'İKTİDAR PROBLEMİ ÇÖZECEĞİNE, MUHALEFETİ HAİN GÖSTERME GAYRETİNDE'
2021 enflasyonun, işsizliğin, TL'nin değer kaybının ve hayat pahalılığının arttığı bir yıl oldu. İktidar problemleri çözeceğine, muhalefeti hainler kategorisine iterek suçu üzerinden atmanın gayretine düştü. 20 yıldır iktidardasınız ve problemleri çözemiyorsunuz ama muhalefete kabahat buluyorsunuz. Hakikaten Allah akıl fikir versin size.
'İŞLEDİKLERİ KABAHATI CENAB-I ALLAH'A YÜKLEMEYE ÇALIŞIYORLAR'
İçişleri Bakanı şimdi kalkmış diyor ki 'bütün bunları Allah yaptırıyor'. Allah sana akıl fikir versin. Takdir Cenab-ı Hakk'ın ama be mübarek. İnsan mesuldür insan. İşledikleri kabahati Cenab-ı Allah’a yüklemeye çalışıyorlar. Hasan Sabbah'ın adamları Haşhaşiler de böyle inanıyordu. FETÖ erbabı da böyle düşünüyordu. Çok yakın temasta bulunduğu için belki bakana da biraz bulaştı anlaşılan. Bu yaptıklarıyla İslam'a en büyük zararı veriyorlar.
Bu yaptıklarınızı gören bir gençlik bu mantığı görünce İslam'a ısınır mı? Ne hikmetse sınavdan 90’ı geçenler mülakatta 60’ın altına düşüyor. Allah'tan korkun ya. Bu ne duyarsızlık, ne pervasızlık. Bu ülkeyi yönetenlere aklıselim ihsan et, bu yanlıştan dönmelerini nasip et diye Allah’a dua ederiz ama hiçbir zaman o yanlışları tasvip etmeyiz. Çünkü biz Allah'tan korkarız. Cenab-ı Hakk'ın indirdiği kitaba bak; orada adaletsizlik göremezsin. Orada bunların yaptığı işlere fetva da bulamazsın.
'FAİZİN ADINI DEĞİŞTİRDİLER'
Sen fetvayı örtülü bir tarzda vererek faizi başka bir kelimeyle meşrulaştırmaya kalkarsan o, faiz olmaktan çıkmaz. Sadece faizin adını değiştirmiş olursun.
'ZAM DEMİYORLAR FİYAT GÜNCELLEMESİ DİYORLAR'
Elbette hesap edecekler, kendilerini kollamak için en uygun günü bekleyecekler. Ama artık deniz bitti. Cenab-ı Hakk'ı her yanlışlarına ortak olarak gösterme gayreti var ya o Cenabı Hak ile doğrudan doğruya savaşa girmektir. İslam'da böyle bir şey olmaz. Müslüman iftira etmez. İsraf etmez, yanlışlarını örtmek için yalan söylemez. Merhametlidir. Bütün bu değerleri köşeye itip, yapılan her şeyi İslam için yapıyoruz diyeceksiniz. Yok öyle bir şey. Bu telaşlarınızı örtmüyor. Zam demiyorlar, fiyat güncellemesi diyorlar Ekonomik kriz değil ekonomik Kurtuluş Savaşı veriyorlar. Ne sarayı be Külliye'de oturuyor. Bazı fetvalarla bunları kapatmaya çalışmak kimseyi kurtarmaz. İslam bu değil. Doğru anlamaya doğru yaşamaya mecburuz. Yanlışlarınızı İslam kisvesiyle örtmekte kalkışırsanız, belki az insanı kandırırsınız ama Cenab-ı Hakk'a bunun hesabını veremezsiniz.
'İSLAM'I DOĞRU ANLAMAYA VE YAŞAMAYA MECBURUZ'
İslam'ı doğru anlamaya, yaşamaya ve anlatmaya mecburuz. Yanlışlarınızı İslam kisvesiyle örtmeye kalkarsanız belki bir kesim insanı kandırırsınız ama bunun hesabını Allah’a veremezsiniz.
İşte bunun son örneği, 'Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat' ve bunu meşru göstermek için algı fabrikalarında üretilen söylemler.
20 Aralık gecesi ne oldu, hangi kişi ve kurumlar nasıl ve ne şekilde döviz bozdurdu, Bakan Bey'in dediği gibi küçük balık olarak gördükleri vatandaşlarımız, büyük balık olarak adlandırdıkları milyarderlere nasıl yem edildi; bunları bugün uzun uzadıya konuşacak değilim.
Bunların tüm ayrıntılarını önümüzdeki günlerde daha çok konuşacağız.
Gözünü şimdi de insanımızın parasını korumak adına dişinden tırnağından artırdığı yastık altındaki 3-5 kuruşuna dikenleri elbette ifşa edeceğiz.
Devlet ve millet zarar ederken, kimler kâr etti; bunlar elbette gün yüzüne çıkacak, emin olun..
Fakat tüm bunlardan daha tehlikeli olan, insanımıza, ülkemize, değerlerimize daha fazla zarar veren bir konu var.
'Kur Korumalı Mevduat'a İslami kılıf uydurmak için faize 'devlet desteği ve hibe' adını verip, buna cevaz verenler. Ya Allah'tan korkun, Allah'tan!
'20 YILDA NE ADALET NE KALKINMA SÖZ KONUSU'
Milli Görüş'ün önünü kesmeye çalışanlar, buna güçlerinin yetmeyeceğini anlayınca içimizden AK Parti'yi çıkardılar. Adını da Adalet ve Kalkınma Partisi koydular ama 20 yılda ne adalet ne de kalkınma söz konusu oldu.