Memurlar.net'ten Şaşırtan Sistem Eleştirisi

Memurlar.net

İktidar ortaklığını eleştirmeyip muhalefet belediyeleri başta olmak üzere hemen hemen tüm muhalefet unsurlarını denetleyen memurlar.net internet sitesinde bugün şaşırtıcı bir haber yayınlandı.

Haberde Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bürokraside meydana getirdiği tahribat ele alındı. İlgili haber şöyle:

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin bürokrasi ile imtihanı

9 Temmuz 2018 tarihinden itibaren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi resmen başlamıştır. Geçen süre içerisinde lehte ve aleyhte pek çok şey söylendi ve yazıldı. Ancak konunun özünden çoğu zaman uzaklaşıldığı görülmektedir.

 

Sistemin yürürlüğe girmesinden sonra bir dizi mevzuat değişikliğine gidildi. Özellikle 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile çok sayıda kanunda değişiklik yapılarak yeni Sisteme uyum sağlanmaya çalışılmıştır. Başta Devlet teşkilatlanmasını düzenleyen 3046 sayılı Kanunda çok büyük değişiklikler yapılmış, hiyerarşik kademelerin düzenlendiği maddeler yürürlükten kaldırılmıştır. Bu bağlamda hiyerarşik kademelerin tepesinde yer alan Müsteşarlık ve müsteşar Yardımcılığı kaldırılmış yerine mevcutta var olan bakanlık ve bakan yardımcılığı ikame edilmiştir.

Aslında var olan ve siyasi işleri takip eden bakan yardımcıları sistemin merkezine yerleştirilerek Sistem adeta bunlar üzerine inşa edilmiştir. Yeni Sistem sanki bakanlara müsteşar, bakan yardımcılarına da müsteşar yardımcısı fonksiyonu yüklemiştir. Yani aynı işler isteyerek veya istemeyerek istisnalar dışında daha tecrübesiz personele daha yüksek ücretle gördürülür duruma getirilmiştir. Daha açık bir ifade ile Bakan yardımcılarının müsteşar yardımcısının yaklaşık iki katı ücret aldığı düşünüldüğünde müsteşar yardımcısının işi iki katı ücretle bakan yardımcılarına gördürülmeye çalışılmıştır diyebiliriz. Elbette bu bir tercihtir denilebilir ve buna da kimse bir şey diyemez.

Yeni kurgunun uygulamada çok ciddi sorunlara yol açtığı kısa sürede kendini göstermiştir. Yani istisnalar dışında geçmiş döneme göre devlet tecrübesinin yetersizliği göze çarpmaktadır. Bakan yardımcısı olarak atananlarının büyük çoğunluğunda da devlet tecrübesinin olmaması yeni sistemde büyük sıkıntılara sebep olmuştur. Halbuki kurgulanan yeni sistemin başarılı olabilmesi için çok büyük tecrübe ve birikime sahip kişilerin sisteme dahil edilmesi gerekirdi.

Özellikle atanan bakan yardımcılarının bakanlıkların faaliyet alanlarına yabancı olmaları ister istemez bunların farklı alanlara odaklanmalarına yol açmıştır. İnsan bildiğini yapar misali, konu uzmanı olmayan kişiler de işin temsil tanıtım ve benzeri alanlarına yönelmiştir. İşi yapacak kişilerin küstürülmesi, konu uzmanı olmayan üst yönetime iş öğretilmeye çalışılması, iş bilmemenin verdiği stres ve kapris de üzerine konulunca bırakın sistem kurulmasını; eski sisteme de rahmet okunur hale gelinmiştir. Yani karar verici konumda olanların tecrübe ve birikim sahibi olmamaları mevcut sorunlara ilave sorunlar oluşturmaya başlamıştır.

Bunlara ilaveten yeni Sitemde genel müdür olmanın da oldukça basitleştirilmesi sistemi iyice içinden çıkılmaz hale getirmeye yetmiştir. Aday memurluk eğitimi dahi almayan kişilerin genel müdürlük ve üstü görevlere getirilmeleri adeta işlerin yap-boz haline döndürülmesine sebep olmuştur demek abartı olmayacaktır. Verilen yanlış talimatlara itirazlar; bürokratik direnç olarak algılanmış, her itiraz eden imhası gereken nesneye dönüştürülmüş, memur güvencesi de olsa gelecek korkusu hakim hale gelmeye başlanmıştır.

Ayrıca yanlışa yanlış diyen ve ileride telafisi olmayan sorunlara yol açacak talimatlar için olmaz diyenler gönüllü veya gönülsüz bir şekilde kenara itilince, kurulmak istenen sistem sorun üretir hale gelmeye başlamıştır. Adeta 'Ya yol bul ya yol aç ya da yoldan çekil' kuralı hakim anlayış haline gelmeye başlamıştır. Bir de her işe evet diyen türedilerin çoğalması da düşünülünce sistem tartışmaları iyice alevlenmiştir.

Diğer yandan, 2018 sonrası kurulan yeni sitemde eski milletvekillerinin bakan yardımcılığına atanması geleneği aynen ve arttırılarak devam ettirilmiştir. Bu durum ise bunlara bakanlık birimlerinin bağlanması sonucunu getirmiştir. Devlet tecrübesi olmayan kişilerin sistemin merkezine bu şekilde monte edilmesi milletvekili davranışının sistem haline dönüşmesine sebep olmuştur.

Bir de birkaç tane bakan yardımcısının olması koordinasyon görevinin müsteşarlık fonksiyonu yüklenen bakana bırakılmasına sebep olmuştur ki bu durumun uygulamada ortaya çıkardığı sorunlar açıkça görülmektedir. Eşitler arasında bakan yardımcılarından birisinin ön plana çıkarılması ile sorunun çözülmesi ise mümkün değildir ve gereksiz polemiklere yol açacaktır. Bu sorunlara ilaveten bakana rağmen atanan bakan yardımcılarını da düşündüğümüzde nasıl bir sorun yumağı ile karşı karşıya kalındığı anlaşılacaktır.

Bütün bu anlattıklarımız ışığında ciddi bir konuda karar verilmek üzere yapılan bir toplantıya konu uzmanı olmayan bir bakan yardımcısının başkanlık yaptığını ve alınan kararların isabetli olacağını nasıl düşünebiliriz. Nitelikli bürokratların itiraz ettiği ve kenara çekilmesi gerektiği anlayışı ise ortaya dikensiz bahçe çıkmasına sebep olmuştur. Netice ise istenen sistemle ortaya çıkan sistem adeta taban tabana zıt bir hale gelmiştir. Halbuki yeni uygulamaya giren sistemler tecrübeli ve birikimli bürokratlar sayesinde hayata geçirilebilir. Nitekim hiçbir sorun çıkmadan sistemin tıkır tıkır işlediği bakanlıklara bakılınca durum daha iyi anlaşılacaktır.