Dokuz Eylül Üniversitesi GSF Dekanı Hacı Yakup Öztuna'nın kendisini 2021-2022 Öğretim Yılı Bahar Yarıyılı Doktora Sınavı jüriliğine ataması sınavlarda 'şaibe' iddiasına neden oldu. Dekanın o alanda lisans mezunu dahi olmaması dikkat
Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Şube Başkanı Ümit Akıncı, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ndeki (GSF) 2021-2022 Öğretim Yılı Bahar Yarıyılı Doktora Sınavı’na şaibe karıştığını iddia etti.
GSF Dekanı Hacı Yakup Öztuna'nın 3 Şubat Perşembe günü yapılacak doktora sınavı jüriliğine kendisini atadığını öne süren Akıncı, şöyle konuştu:
'O alanda lisans mezunu dahi olmayan Dekan, üyelerimiz jüride yer almasın diye uzmanlığı olmayan bir alanın doktora jüriliğine kendisini dahil etmiştir. Bu, idari işlerde temel kural olan yetki-sorumluluk ilkesine alenen aykırıdır. Jüriliğin ehliyet ve liyakatindeki sorunlar, yapılacak sınavları ölçme-değerlendirme açısından şaibeli hale getirecektir. Konuyla ilgili olarak sendikamız, üniversite ve YÖK nezdinde girişimlerde bulunacaktır.”
ÖĞRETİM ELEMANLARI JÜRİLİKTEN ÇIKARILDI
Dekan Öztuna'nın bazı öğretim elemanlarına karşı düşmanlık beslediğini iddia ederek şunları kaydetti:
'Bizzat Dekan Hacı Yakup Öztuna tarafından görevlendirme yapılmayarak jüriliklerden çıkarılan birçok öğretim elemanına, giriş sınavlarının yapıldığı günlerde ofislerinde bulunmadıkları gerekçesiyle tutanak tutuldu. 'Neden görevinizin başında değildiniz' denilerek aylar sonra haklarında soruşturma açıldı. Güzel Sanatlar Fakültesi’nin taşınma süreci sırasında, 2019 yılında açılmış soruşturmada, önce üniversitenin disiplin kurulu tarafından 4 kişiye ceza verilmiştir.
YÖK’TEN YERİNDE DENETİM TALEBİ
Aynı ceza, mahkemenin iptal kararına rağmen yenilenen soruşturma sonrasında bu sefer Prof. Dr. İbrahim Yavuz Yükselsin ve Prof. Dr. Semih Çelenk’e fakülte disiplin kurulu tarafından verildi. Bu cezalar da mahkeme tarafından hukuk dışı bulunarak iptal edildi. Daha sonra Çelenk’e sosyal medya paylaşımları nedeniyle ‘üniversitenin itibarını zedelediği’, Prof. Dr. Yükselsin için ise ‘kamu hizmetinin yürütülmesini engellemek, boykot ve işgal’ eyleminde bulunduğu gerekçesiyle yine ceza verildi. Husumet ve garez barındıran ve sistematik hale gelen iş ve eylemler nedeniyle psikolojik tacizin sonlandırılması ve önlenmesi için hem dekanlık hem de rektörlük makamlarına yazılı uyarıda bulunmuştuk. Son olarak Sendika üyelerimize karşı yapılan mobbing kapsamında YÖK’ten yerinde denetim talebinde bulunduk. Sendika olarak, idari ve hukuki mücadeleyi devam ettireceğiz.”