İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kabataş-Mecidiyeköy metro hattındaki son rayların kaynatma işlemini yaptı. Kenti bekleyen en büyük sorunlardan birinin, büyük bir yapılaşmaya yol açacak olan 'Kanal İstanbul
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu; Kabataş-Mecidiyeköy metro hattını çalışmalarını inceledi.
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Pelin Alpkökin’den çalışmalarla ilgili bilgi alan heyet, hattın Kabataş-Mecidiyeköy arasındaki son raylarının kaynatma işlemini, Fulya İstasyonu’nda yaptı. İmamoğlu, ray kaynatma işleminden önce gazetecilere değerlendirmelerde bulundu.
İBB olarak 10 metro hattında birden çalıştıklarını, aynı zamanda 2 metro hattıyla ilgili ihale sürecini yürüttüklerini belirten İmamoğlu, 'Bu, dünyada ilk ve tek. Bu bağlamda hem ülkemizin ekonomik zorlukları hem de dünyanın şu anda yaşadığı sürece rağmen bu işleri sürdürmek ve sonuca kavuşturmak bizim için çok çok önemli' dedi. İmamoğlu, konuşmasında daha sonra şunları söyledi:
“FULYA VE YILDIZ BU YILIN SONUNDA, KABATAŞ 2024’TE HİZMETE GİRECEK: Ulaşım anlamında kent için acil noktalara yoğunlaştık. Bugün Mecidiyeköy, Fulya Yıldız ve Beşiktaş-Kabataş üzerinden devam eden hattımızdayız. Bu hat üzerinde birkaç önemli unsur var. Bir tanesi; Beşiktaş'taki tarihi kazı. Ne yazık ki bunun zamanı belirlenemiyor. Yani çok ince bir iş. Gerçekten tarihi çok önemli kalıntılara orada ulaşıldı. Biz devraldığımızda kazı durmuştu. 2020 nisan mayıs aylarında kazıyı başlattık. Ve gerçekten yoğun bir kazı çalışması orada sürüyor. Aynı şekilde Kabataş'ta da bir kazı çalışması var. Oradaki daha hafif bir süreç. Yani Beşiktaş'taki gibi kalıntıları aynı derinlikte değil. Aynı tarihi geçmişe de sahip değil. Tahminimiz, oradaki kazıların 4-5 ay içerisinde bitecek olması. Burada, Fulya’yı ve Yıldız’ı biz bu yıl sonuna yetiştirip, bu hatları, bağlantı şekliyle Mecidiyeköy'e gidiş-geliş yapacak bir biçimde, bir nevi Mecidiyeköy-Mahmutbey'den gelen vatandaşımızı hem Fulya’ya hem Yıldız'a 7-8 dakikalık bir aktarmayla ulaştırmış olacağız. Beşiktaş'taki kazının belirsiz olması nedeniyle, oradaki istasyonumuzun ne yazık ki açılış tarihini şimdi belirlenmiyor. Ama Kabataş'la ilgili daha hızlı hareket edeceğiz. Dolayısıyla Kabataş'ı da 2024’e hazırlamak istiyoruz.
TRANSFER MERKEZİ İHTİYAÇLARINI ÇÖZEN BİR PROJE OLUŞTURDUK: Kabataş yaklaşık 5-6 yıldır şantiye görünümü var. Orada bir kısım proje tartışmaları yaşandı. Bu proje tartışmaları sonucunda önce bir proje yapıldı. Buna büyük bir tepki gösterildi. Sonra bir başka proje yapıldı. O da transfer merkezi ihtiyacını karşılayan bir boyutta değildi. Sonra biz, Kabataş'a bir proje çalıştık. Uzun bir çalışma yürütüldü orada. Gerçekten hem çevreci hem de çevreyi rahatsız etmediği gibi, transfer merkezi ihtiyaçlarını da çözen bir proje oluşturduk. Bu arada inşaatı başladı. Yani kuruldan izinleri çıktı. Dolayısıyla eş güdümlü bir şekilde hem Kabataş'taki bu transfer merkezimiz bitecek hem de bu bahsettiğim 2024’e kadar Kabataş'a ulaşan bu hat, bir nevi insanlarımızı Mahmutbey'den Kabataş'a kadar ulaştırmış olacak. Bütün bu ulaşım aksiyonları, İstanbul’un yoğunlaşan nüfusuna çözüm bulma gayreti.
YENİ SORUNLARLA BOĞUŞMAYA DÖNÜK KAPI ARALANIYOR: Burada özellikle hem CHP hem İYİ Parti ki gerçekten Millet İttifakı’nın ana unsurları olan iki kıymetli partimizin bir arada olduğu noktada şunu söylemek isterim: Şehrimizi tehdit eden, kentleşmeyi vahşi hale getiren, bugünkü koşullarda dahi neredeyse 20 milyon aktif nüfusu besleyen ve konut rezerviyle bunun çok daha üstünde de rezervi olan bir kente ilave sorgusuz, sualsiz, araştırmasız birtakım rezervlerin katılmak istenmesi, katılmasının istenmesi bu şehrin var olan sorunlarına çözüm bulmaya çalışırken, yeni sorunlarla boğuşmaya dönük bir kapı aralamadır.
KANAL İSTANBUL BÜYÜK SORUN BÜYÜK TEHDİT: Kanal İstanbul gibi bir sorundan bahsediyorum. Bu, büyük bir sorun. Bu büyük bir tehdit. Ne yazık ki yapılmasında, Montrö Antlaşması’nın ne kadar böyle hani lüzumsuz vesaire gibi cümlelerle anıldığı noktada, bugün aslında ne kadar tarihi bir mirasın bize kaldığını, uluslararası platformda da görüyoruz. O işin ayrı boyutu. Ama çevresel etkisi, şehir yaşamına etkisi. Yani İstanbul'a bugün var olan ulaşım aksları; yani caddesi, sokağı vesairesine yüzde 20 daha artı bir yük getirecek. Yani bunun su ihtiyacından, kanalizasyon ihtiyacından vesairesine kadar 2-2,5 milyonluk bir kent. Ki hiçbir zaman bu tür tasarımlar, çizildiği hatta kalmaz. O bir virüs gibi devam eder. Yani o Çatalca’nın güzel ormanlarına doğru girer. Durusu'nun, o güzel Terkos'un etrafını işgal etmeye başlar. Şehirleşmenin İstanbul'daki seyrini, hepiniz en az benim kadar çok iyi biliyorsunuz. Bu bağlamda, bugünün ihtiyaçlarını çözen, bugün ihtiyaçlarını çözmeye dönük yeni projeler arayışında olan İstanbul şehrinin önüne, bu tür tehditlerin konulmaması konusunda gerçekten hem CHP'miz hem İYİ Parti'mizin yüksek desteklerini de arzu ettiğimizi, istediğimizi belirtmek istiyorum.
DERVİŞOĞLU: KANAL İSTANBUL, HAYAL OLMAKTAN ÖTEYE GEÇEMEYECEK
İYİ Parti Grup Başkanvekili Dervişoğlu da “Büyük şehirlerin büyük sorunları olur. O büyük sorunlar da büyük projelerle aşılır. Büyük projeleri gerçekleştirmek için de büyük akla ihtiyaç vardır. Sayın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımızın göreve geldiği günden itibaren, İstanbul'un ulaşım açsından tıkanan bölgelerine yaptığı olumlu hamleleri, dikkatle takip ediyoruz. Ve bundan da memnun oluyoruz' dedi.
Dervişoğlu, Kanal İstanbul ile ilgili olarak da 'Hem CHP olarak hem İYİ Parti olarak, Millet İttifakı'nın bileşenleri olarak, Kanal İstanbul'un nelere sebep olacağını, TBMM’de sıklıkla dile getiriyoruz. O projenin hayal olmaktan öteye geçeceğini, ben şahsen zannetmiyorum. İleride umarım hem ülkemizin hem İstanbul'umuzun geleceğine dair doğru adımların atılması için iktidar sahipleri de duyarlılık sergilerler ve bu hayal projesine ortadan kaldırmak için gerekli adımları atarlar” diye konuştu.
ALTAY: GENÇLİĞİMİZ ENERJİYE, HEYECANIMIZ İCRAATLARA DÖNÜŞTÜ
CHP Grup Başkanvekili Altay ise “Bizim Müsavat Bey'le birlikte attığımız kaynaklar, 1000 yıl sürer, hiç korkmayın; çatlamaz, patlamaz. Gençliğimiz vardı; gençliğimiz enerjiye dönüştü. Heyecanımız vardı; heyecanımız icraatlara dönüştü' dedi.
İmamoğlu'na, 'Yüzümüzü ağarttığı için, öncelikle ekibiyle birlikte çok teşekkür ediyorum' diyen Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:
'İstanbul, memleketin büyük bir ilidir. Dünya için önemlidir. İstanbul, sadece Türkiye'ye ait de değildir. İstanbul, dünya başkentlerinden, en önemlilerinde biridir. Aynı anda eş zamanlı 10 metro inşaatı yapabilmek, iltifat gerektirir. Marifet, iltifata tabidir. Gerçekten 16 milyon İstanbullunun bir kesimine değil, bir kısmına değil, çoğuna değil; tamamına dokunan Büyükşehir Belediye Başkanımızla biz de iftar ediyoruz. Ekibine, yüklenici firmaya ve emeği geçen herkese çok çok teşekkür ediyoruz. Hayırlı olsun diyoruz.”
Konuşmaların ardından, hattın Kabataş-Mecidiyeköy arasındaki son raylarının kaynatma işlemi, İmamoğlu tarafından gerçekleştirildi. Hattın birinci etabı olan 18 kilometrelik, 15 istasyonlu bölümü, 28 Ekim 2020’de işletmeye alındı. İşletmeye alındığı günden bu yana, aylık ortalama yüzde 99,94 servis elverişliliği performansına ulaşan hatta, 137.326 başarılı sefer gerçekleştirilip, toplam 32 milyon yolcuya hizmet verildi.