İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Aydın’ın Nazilli ilçesinde vatandaşlara seslendi. Akşener, AKP ve MHP'nin seçim mevzuatında değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifiyle ilgili, 'Bütün bu üç kağıtların sonunda önemli ol
Meral Akşener, bugün Nazilli'de esnafı ziyaret etti. Bir kuyumcuya giren Akşener, dükkan sahibiyle sohbet etti. Akşener ile bir kuyumcu arasında şu diyalog geçti:
'DÜĞÜNÜNDE TAKIP SONRA İADE ETMEK İSTİYORLAR'
Akşener: İşler nasıl?
Esnaf: İyiydik ama artık biliyorsunuz, son olaylardan sonra esnafımızın hali belli. Bizim sektörümüz artık iyice çöküşte. Bizim sektörümüz ihtiyaç gerektiren bir meslek değil. Lüks için yapıyoruz. İnsanımız kendi karnını doyuramıyor ki lüks için gelsin alışveriş yapsın. Takısını alsın; eşini, çevresini memnun etsin. Seviyemiz iyice yerlere düştü… Düğününde takıp, gelip sonra geri iade etmek istiyorlar. Çünkü insanımızın alım gücü yok artık. Evine ekmeği zor götüren bir insan, bu durumda gelip de düğünde takısını alması mümkün değil… Hani diyorlar ya ‘yastık altındaki altınları çıkarın’. Onlar zamanında ülke çok iyiyken yapılmış altınlardı ve onları koruyamıyorlar şu an. Koruyamadıkları için de şu an zaten ‘yastık altındakileri çıkarın’ diyorlar. Çıkardıkları içinde zaten bu durumdayız.
Akşener: Bugün hiç müşteri geldi mi?
Esnaf: Hayır. Sadece keseden yediğimiz belli bir birikimimiz olduğu için bu dükkan ayakta.
AKŞENER: 'HARAM OLSUN, ZIKKIM OLSUN' DEMEYİM DE NE DİYEYİM
Meral Akşener, esnaf gezisinin ardından yurttaşa seslendi. Yaz aylarının kurak geçmesinden dolayı Anadolu'daki çiftçilerin zor bir dönem yaşadığına dikkat çeken Akşener, şunları söyledi:
'Diyoruz ki arkadaşlara; ‘Muhteremler, nisan ayında ikinci gübre atılacak. Bu ikinci gübrenin maliyetinin yarısını siz verin ki çiftçimiz ikinci gübreyi atsın’. Tık yok. Ama buna karşılık beş müteahhide, çiftçiye verilecek olanın üç katını bıraktılar. Telekom gitti biliyor musunuz? Beyefendiler, Telekom'un hisselerini 1,6 milyar dolara Varlık Fonu'na bıraktılar. Halbuki 2026 yılında zaten bedava devlete geçecekti. Ama ne oldu? Haririler, bunların arkadaşı, beraber tatil yapıyorlar. Hariri eliyle dünyanın belki de en büyük, Türkiye'ninki en büyük de belki dünyanın da en büyük soygunu yapıldı bu ülkede. Şimdi en son, 1,6 milyar doların karşılığının, 24 milyar lira. Çiftçiye iki katı, bir yıllık para ödenebilirdi. Bütün girdi maliyetleri yüzde 50 düşürülebilirdi. Bunu yapmak yerine Haririlerin borcunu sildiler. 1,6 milyar dolar, yani 24 milyar lirayı sizin, bizim cebimizden aldılar. Şimdi ben, 'haram olsun, zıkkım olsun' demeyim de ne diyeyim? Senin çocuğun işsizken beş maaş alan danışmanlara, yan gelip yatan danışmanlara 'haram olsun' demeyim de ne diyeyim.'
YURTTAŞ: İKİ SENEDİR KAN KUSUYORUM
Akşener, konuşması sırasında mikrofonu kendisini dinleyenlere de uzattı. O vatandaşlardan biri, 'Kimine beş maaş gidiyor, benim çocuğum da delik deşik ayakkabı ile gidiyor. Ben çocuğuma harçlık veremiyorum. İki senedir kan kusuyorum. Delirdim, delirdim' diye konuştu.
Akşener, bu sözleri söyleyen yurttaşa, 'Onlar burada seni duymaz. Ben senin sesini duyuracağım ama en önemli ceza ne biliyor musun? Sandığa gedeceksiniz, derdi olan sandıkta cezalandıracak' karşılığını verdi.
AKŞENER: 'İSTEYEN İSTEDİĞİNİ YAPSIN. BU HARAMİ DÜZENİ, HARAM DÜZENİ BİRLİKTE YIKACAĞIZ'
Akşener, AKP ve MHP'nin seçim mevzuatında değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifi için de 'Bütün bu üç kağıtların sonunda önemli olan, sizin iradeniz. Önemli olan, sizin kararınız. Önemli olan, sizin 'ben velinimetim' demeniz. İsteyen istediğini yapsın. Bu harami düzeni, haram düzeni birlikte yıkacağız. Helal oylarınızla yıkacağız. Bu seçim, haramla helalin tercihi olacak. Ben biliyorum ki helal kazançtan, hayattan yana olanlar kazanacak' dedi.
Akşener, konuşmasının ardından Nazilli Belediyesi’ni ziyaret etti.