CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantisi sonrasi CHP Genel Merkezi’nde basin toplantisi düzenledi. Sözlerine Nevruz Bayrami’ni kutlayarak baslayan Faik Öztrak’in konusmasindan öne çikanlar söyle:
“TÜRKIYE, EN FAZLA ETKILENECEK ÜÇ ÜLKEDEN BIRI: OECD’ye göre; Rusya’nin Ukrayna’yi isgali, 2022’de küresel büyümeyi 1 puan asagi çekecek. Yine bu isgalin küresel enflasyona katkisi 2,5 puan olacak. Ama bazi ülkelerin bu savastan çok daha fazla etkilenecekleri de açik. Bunlarin arasinda Türkiye, en baslarda yer aliyor. Türkiye, Rusya’dan enerji ithalatindaki sikintidan, en fazla etkilenecek üç ülkeden biri olarak gösteriliyor. Bu, sarayin kötü yönetimi sonucu enerjide Rusya’ya asiri bagimli hale gelmemiz neticesi. Milletimizin hayat pahaliligi altinda ezilen kesimlerini odagina alan yeni politikalara acil ihtiyacimiz var.
DIS POLITIKAYI SIYASETE MALZEME ETTIGINIZDE MILLETIN KARNI DUYUYOR MU: Bu yil tarimda olaganüstü hal ilan edilmesi gerektigini, aylardir söylüyoruz. Çiftçimizin ayaga kaldirilmasi için bu sart, diyoruz. Fakat ne yazik ki saray hükümeti milleti tamamen unuttu. Vatandasin sesini duymuyor, halini görmüyor. Birakin savasin yarattigi firsatlari kullanmayi, riskleri en aza indirmek için gerekli tedbirleri ve buna yönelik bir stratejiyi bile ortaya koyamadilar. Üyelerin ‘ne yaptiniz’ diye resmen sormasindan korktuklarindan, zabitlara geçmesinden korktuklarindan Milli Güvenlik Kurulu’nu dahi toplayamadilar. Onun yerine sen, ben, bizim oglan partilileri toplayip sözde güvenlik zirvesi yaptilar. Simdilerde sarayin kibirlisi, hangi devlet adamlariyla görüstü, bunun üzerinden oy devsirmeye çalisiyorlar. Soruyoruz: Dis politikayi iç siyasete malzeme ettiginizde, bu görüsmeleri ballandira ballandira anlattiginizda, aç biraktiginiz milletin karni doyuyor mu? Saray için, varsa yoksa yandas müteahhitler varsa yoksa rant varsa yoksa giderayak kazanin dibini siyirma çabasi.
MILLETIN EKMEK ALIRKEN DAHI ÖDEDIGI VERGILER ZENGININ DÖVIZ GARANTISINE GIDECEK: Bu hafta, bu sözde kur korumali hesaba yatan paralarin ilk kisminin vadeleri doluyor. Toplamda 560 milyar liraya ulasan bu mevduatlarin sadece bu hafta vadesi dolacak 70 milyar liralik ilk kismindan, hazinenin sirtina 15 milyar lira ek yük binecegi hesaplaniyor. Bu modelin kimi kurdan korudugu ortaya çikacak. Parasini bu hesaba yatiran zengin, önce bankadan faizini alacak. Üstüne bir de bu faizin dört katini, milletin hazinesinden, kur korumasi olarak Erdogan’in paramizi pul etmesinden dolayi da alacak. Bir de üstüne üstlük bunun karsiliginda bes kurus vergi ödemeyecek. Ama bu millet ekmek alirken dahi ödedigi vergilerle, zenginin parasina verilen döviz garantisini ödeyecek. Ne diyordu üstatlari, ‘bu taksimi kurt yapmaz kuzulara sah olsa…’ Hak, hukuk, adalet bunun neresinde? Milleti degil, yandasi kayiran ekonomi yönetiminin, millete cebinizden bir kurus çikmayacak diye yutturmaya çalistigi, hazine garantili kamu-özel is birligi projelerinin yükü de paramiz pul oldukça agirlasiyor. Bu yil, bütçeye bu projelere ödenmek üzere 42,5 milyar lira konmustu. Bu da 9 lira 27 kurusluk dolar kuruyla hesaplanmisti. Ama dolar kuru bugün yeniden 15 lira sinirina dayandi. Kur bu seviyelerde kalsa bile, yil sonunda 42,5 milyar liralik ödenek yetmeyecek, buna en az 25 milyar lira ilave yük binecek.
MILLETIN BOYNUNA ÇANAKKALE’DE KÖPRÜ GÖRÜNÜMLÜ BORÇ BOYUNDURUGU GEÇIRILMISTIR: Köprü güzel, ama milletten çok, yandasa daha güzel. 12 yil boyunca günlük 45 bin araç geçis garantisi verilmis. Hem de dolarla, avroyla hesaplanarak. Geçmeyen araç basina ödenecek garanti parasi 15 avro, arti KDV. Bugünkü kurla 290 lira. Bu geçis ücretleri Avrupa’daki enflasyona göre, avro cinsinden artacakmis. Erdogan, Çanakkale Köprüsü’nün açilis töreninde, geçis ücretinin ‘200 liracik’ oldugunu açikladi. Erdogan’in ‘cik’ dedigi 200 lira, asgari ücretlinin bütün bir gün çalisarak elde ettigi gelirinden, 60 lira fazla. Nitekim, Erdogan da tören alanina getirdigi kalabaliga ‘pahali mi’ diye sordugunda, ‘pahali’ yanitini aldi. Erdogan’in ufak gördügü ‘200 liracik’ dedigi 200 lira, bu ülkedeki en degerli banknot. Bir de Erdogan’in, ‘millet hem hizmet isteyip hem de ‘bedava olsun’ diyor’ dedigi haberleri çikti. Ayiptir. Yaziktir. Günahtir. Erdogan’in açikladigi fiyata göre; 290 liralik geçis ücretinin 200 lirasi geçenden alinacak ama Kars’ta, Igdir’da, Sanliurfa’da oturup, bu köprülerin yüzünü dahi görmeyenler de geçmis gibi para ödeyecek. Hazine, köprüden geçen her araç için yandasa 90 lira, geçmeyen her araç için de 290 lira ödeyecek. Yani milletin kesesinden alinacak, yandas müteahhitlere ödenecek. Ayni hatta feribot fiyati gidis-gelis 107 lirayken, millet 400 liraya bu köprüden niye gidip gelecek? Et ve Süt Kurumu’nun satis magazasindan ucuz kiyma almak için sogukta saatlerce beklettiginiz insanlari, feribotun dört kati fiyatina köprüden geçmeye nasil ikna edeceksiniz? Yoksa milletin kesesinden, yandasin cebine dösenen bu köprüler çalissin diyerek, feribot seferlerini mi kaldiracaksiniz? Bir tarafta Gebze üzerinden, bir tarafta da Kinali üzerinden Balikesir’e ulasan birbirine rakip iki köprü yaptiniz. Osmangazi Köprüsü’ne 40 bin, Çanakkale Köprüsüne 45 bin araç geçis garantisi verdiniz. Bu yaptiginiz, hangi iktisadi akla sigar? Bu ne yaman bir peskestir? Marmara Denizi’ni her gün sagindan solundan arsinlayacak 85 bin cengaveri nerede bulacaksiniz? Bunlar ülkeyi yönetemiyor. Yapilan isin Türkçe meali sudur: Majestelerinin ordularini Çanakkale’de durduran bu aziz milletin boynuna, yüzyil sonra, Çanakkale’de köprü görünümlü borç boyundurugu geçirilmistir. Ulusumuzun emperyalizme baskaldirisinin alametifarikasi olan Çanakkale, majestelerinin mahkemelerine emanet edilmistir. Milletimizin sirtina, çoluk çocuk ödeyecegi milyarlarca dolarlik vergi yüklenmistir. ‘Projelerin parasini ödemezseniz, uluslararasi tahkimde söke söke alirlar’ diyerek bizi; hakkini, hukukunu aradigimiz milletimizi tehdit edenler ve onlarin yandaslari duysun: Iktidarimizda, bu projelerin hepsini tekrar masaya yatiracagiz. Masrafini ve adil bir kâri önerecegiz, Kabul etmezlerse bunlarin isletme hakkini, hukuka ve adalete uygun olarak geri alacagiz. Bu haksiz vergiden milletimizi kurtaracagiz. Milletimiz rahmetli Demirel’in, rahmetli Özal’in yaptigi köprülerden kaça geçiyorsa, bu yandas besleyen köprülerden de ayni paraya geçecek.
SIZ ORADA NEDEN OTURUYORSUNUZ: Sonunda enflasyonla mücadeleyi küresel barisa biraktilar. Küresel baris ortaminin yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist süreç baslayacakmis. Bu, ‘ben enflasyonla mücadele edemiyorum, elim kolum bagli’ demenin; Sahap Kavcioglucasi. Oynamak istemeyen gelin, ‘yerim dar’ dermis. Peki beyler, ayiptir sormasi, siz orada neden oturuyorsunuz? Madem bir is yapmayacaksiniz, o koltuklari bosuna isgal etmeyin.
KURTARDIGINIZ BUYSA, KURTARMADIGINIZDAN ALLAH MUHAFAZA: Genel Baskanvekilleri, borcu girtlagini asan çiftçiye, ‘ekebildiginiz kadar ekin; maliyetler yüksek, mazot yüksek, gübre yüksek, diger girdiler yüksek; nasil ekelim diye düsünüyorsunuz, düsünmeyin’ diyor. Iste bugün Tarimsal Girdi Fiyat Endeksi yayimlandi. Endeks tek bir ayda yüzde 10’dan fazla artti, Tarihi rekorunu kirdi. Genel Baskanvekilleri çiftçiye ‘ekin’ diyor da destek vermezseniz, o is nasil olacak? Çiftçi tarlasini nasil ekecek? Yanit yok. Bu beyefendi bir yandan da Tekirdag’da birinci sinif tarim arazilerinin üzerine OSB yapilacagi müjdesini veriyor. Grup Baskanvekilleri derseniz tam evlere senlik, 6 liraya satilan Ramazan pidesinin hesabi sorulunca, ‘pide hemen bayatlar, ekmek bayatlamaz’ diyor. Yani beyefendi, ‘pideyi ne yapacaksiniz, kuru ekmek milletin neyine yetmiyor?” demeye getiriyor. Son atanan Nebati Bakan da çikmis, enflasyonla mücadeleyi çok iyi bildiklerinden, faiz ile kur arasinda sikisan ekonomiyi kurtardiklarindan bahsediyor. Kurtardiginiz buysa, kurtarmadiginizdan, bildiginiz buysa, bilmediginizden Allah muhafaza… Nebati Bakan’in her sözü, milletin bunlarin gözündeki yerini ortaya koyuyor. Yabancilara, ‘siz yeter ki gelin bürokrasiyi de alasagi ederiz, mevzuati da degistiririz arkamizda Cumhurbaskani var’ diye garanti veriyor. Nerede hukuk? Nerede adalet?
MONTRÖ’YE SAHIP ÇIKAN EMEKLI AMIRALLERIMIZ ILE ILGILI DAVA SIYASIDIR: Yine Montrö Bogazlar Sözlesmesi’ne sahip çikan bir bildiri yayinlayan emekli amirallerin davasi da bugün basliyor. Hükümetin dün ‘tu kaka’ dedigi, bugün dört elle sarildigi, son savasta da ülkemize büyük bir manevra alani kazandiran, Montrö’ye sahip çikan, emekli amirallerimizle ilgili bu dava da siyasidir. Bu davada da hakimlerin hiçbir siyasi baskiya boyun egmeden, özgür iradeleriyle karar vermelerini bekliyoruz.”
Faik Öztrak, basin mensuplarini sorularina da yanit verdi.
“DEMIRTAS’IN HAKSIZ YERE IÇERIDE TUTULDUGU BIR GERÇEK”
CHP Genel Baskan Basdanismani Tuncay Özkan’in, Selahattin Demirtas için “Baris insani” ifadelerinin sorulmasi üzerine Öztrak, “Demirtas’in haksiz yere içeride tutuldugu herkesin bildigi bir gerçek” yaniti verdi.
“ÖCALAN ILE MEKTUP ARKADASLIGI YAPAN CUMHUR ITTIFAKI’NIN TERÖRLE MESAFE ÖGRETMESI HADLERI DEGIL”
HDP’nin düzenledigi Nevruz etkinliklerinde, “Abdullah Öcalan’a özgürlük” sloganlari atilmasina iliskin soruya Öztrak, “CHP’nin terörle arasinda açik seçik ve net sekilde koymus oldugu mesafeyi tartismak kimsenin haddi degildir. Hele hele bir dönem Öcalan ile mektup arkadasligi yapan Cumhur Ittifaki’nin veya beka vadesinde terör örgütüne karanfil dagitan yandaslarinin bize kalkip da mesafe ögretmesi hiç hadleri degildir” dedi.
“ZULMÜ ARTANIN ZEVALI YAKINDIR”
Furkan Vakfi’nin eylemine yönelik polis siddeti üzerine gelen soruya Öztrak, su yaniti verdi:
“Bir kere yasaya uygun sekilde gösteri yapmak herkesin hakkidir. Ancak bu gördügümüz; Anayasa’ya uygun olarak gösteri yapanlara uygulanan ölçüsüz siddetin ilk örnegi de degildir. Kadinlar Günü’nde kadinlara müdahale, haksizliga karsi duran Bogaziçi ögrencilerine müdahale. Bu sirketin arkasinda polisi asan siyasi karar mekanizmasi oldugu asikardir. Zalim için kim oldugunuz degil kendisinden yana olup olmadiginiz önemlidir. Adaleti savunan herkes, sarayin zulmüyle karsi karsiya kalmaktadir. Sanilmasin bu böyle sürecektir. Adaleti savunanlar galip gelecektir. Zulmü artanin zevali yakindir.”
“BAKAN BILGIN’E TAVSIYE BAKAN NEBATI’YI ÖRNEK ALMASIDIR, AFFINI ISTEMEK ZORUNDA KALABILIR”
AKP Grup Baskanvekili Cahit Özkan’in “asgari ücretliyi, emekliyi, çalisani enflasyona ezdirmeyecegiz” ve AKP Adana Milletvekili Abdullah Dogru’nun “hazirani bekleyin” ifadelerinin beklenti olusturmasi sonrasi Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakani Vedat Bilgin’in “Asgari ücrete araliktan önce zam yapilamaz” açiklamasinin sorulmasi üzerine Öztrak, sunlari söyledi:
“Bu soruya çok tesekkür ederim. Her seyin tek kisinin iki dudagi arasinda oldugu bu ucube rejimde yasananlari özetlemis. Konu milyonlarca insani ilgilendiriyor. Öyle görünüyor ki saray ve sürekasi, milletin derdine derman olma konusunda bir mutabakata varamamis. Bakan Bilgin’i uyaralim, yasa falan diyor da kendisi onu oraya atayan kisi, Anayasa’yi bile takmiyor. Tarafsiz kalacagina namusu serefi üzerine yemin etti sonra geçti partisine genel baskan oldu. Ne demek kanun? Anayasa’yi tanimayan kanun falan tanimaz. Bakan’a tavsiyemiz: Disaridan para gelsin diye ‘bürokrasiyi de alasagi ederiz’ diyen Nebati Bakani örnek almasidir. Kanun falan derken affini istemek zorunda kalabilir.”