Halit ve Fidan Yazicioglu çiftinin son çocugu olarak Sarkisla'nin Elmali köyünde dogdu. 'Iyilik eden', 'güzel isler yapan' biri olsun istediler. Adini 'Muhsin' koydular...
Ilk ve orta ögrenimini Sarkisla'da yaptiktan sonra Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'ni bitirdi. Üniversite yillari ideolojik mücadelenin en hareketli oldugu döneme ddenk geliyordu...
1978'de önce Ülkü Ocaklari Egitim ve Kültür Vakfi'nda Genel Baskan Yardimcisi oldu. Ardindan genel baskanlik sorumlulugunu üstlendi. Ayni yil Ülkücü Gençlik Dernegi'ni kurdu. MHP'de de görev aldi. Genel Baskan Müsavirligi yapti.
12 Eylül sonrasi Mamak günleri
12 Eylül darbesinden en çok etkilenen Ülkücülerden biri oldu. 7,5 yil Mamak Cezaevinde iskencelerden geçti. Cezaevi hayatinin 5,5 yili hücrede geçti.
Ama hücrede bile davasini sürdürdü, Yusufiye Medresesi kavramini literatüre soktu. 1987'de cezaevinden çikti. Yol arkadaslariyla birlikte mücadelesine kaldigi yerden devam etti..
12 Eylül magduru ülkücülere ve onlarin ailelerine yardim elini uzatti. Bu kapsamda Sosyal Güvenlik ve Egitim Vakfi'ni kurdu.
Ülkü ocaklarinin devami olan Gençlik Kültür ve Sanat Ocaklarini da açti.
Cezaevi sonrasi yeniden siyaset
Ayni yil siyasete de döndü. Milliyetçi Çalisma Partisi'nde Genel Sekreter Yardimciligi yapti.
1991'de Sivas'tan milletvekili seçildi. 1 yil sonra Alparslan Türkes ile yollari ayrildi.
29 Ocak 1993'te Selçuk Özdag basta olmak üzere kurmaylariyla birlikte Büyük Birlik Partisi'ni kurdu.
Vesayete karsi siyasetin yaninda
Muhsin Yazicioglu, 28 Subat sürecinde vesayetçilerin karsisinda yer alarak örnek ve gösterilmesi zor bir tutum sergiledi. Necmettin Erbakan'a kimsenin destek olmadigi zamanlarda kendisine destek olarak Refah-Yol hükümetinin yaninda yer aldi. Muhsin Yazicioglu, hayati boyunca 13 kez ölümle burun buruna geldi.
Ölümden döndügü bir kazadan sonra söyledigi su sözler bir insanin hayatinda edinecegi temel ilke niteligi tasimaktadir:
“Bir saniyenize bile hakim degilsiniz. Bir saniyesine bile hakim olamadiginiz, hükmedemediginiz bir hayat için bir dünya için bu kadar firildak olmanin anlami yoktur.'
Henüz 55 yasindaydi…
Muhsin Yazicioglu daha 55 yasindayken, adi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaskanligi ile anilirken hayatini kaybetti.
25 Mart 2009'da Yazicioglu, seçim çalismalari kapsaminda Kahramanmaras'tan helikopterle Yozgat'a gidiyordu.
Helikopter düstü. Son teknolojiye ragmen helikopterin enkazina ancak üç gün sonra 'Kanli Çukur' mevkiinde ulasilabildi. Helikopterdeki 5 kisinin yani sira Muhsin Yazicioglu da hayatini kaybetmisti.