Istanbul Büyüksehir Belediye (IBB) Baskani Ekrem Imamoglu, Türkiye'deki en ucuz abonman kartin Istanbul'da oldugunu belirterek, 'Peki niçin zam yaptik? Bizim elimizde degil. Belediyeler zam yapmanin sebebi olamaz. Biz, sonucuz. Enflasyondaki, akaryakittaki, elektrikteki fiyat artisinin sebebi belediyeler degildir. Bunlarin hepsi, ekonomi yönetiminin sonucudur. Simdi, ‘Gençlere yapilan bu zammi IBB karsilasin’ diye IBB Meclisi’ne önerge verecegiz' diye açiklama yapanlar var orada. Onu yapacagina, git kardesim mazot fiyatina indirim yap. Ya da mazottan, toplu tasimadan, benzinden ÖTV alma. Ben, sadece gençlere degil bu ülkenin her insanina bunu yansitayim. Böyle kandirmaca akillarla milletle dalga geçmeyin. Ülkemiz ekonomik olarak zor durumda. Bunun da sebebi ne yazik ki ülkeyi yöneten hükümetin akli' dedi.
Istanbul Büyüksehir Belediye (IBB) Baskani Ekrem Imamoglu, Türkiye'deki en ucuz abonman kartin Istanbul'da oldugunu belirterek, 'Peki niçin zam yaptik? Bizim elimizde degil. Belediyeler zam yapmanin sebebi olamaz. Biz, sonucuz. Enflasyondaki, akaryakittaki, elektrikteki fiyat artisinin sebebi belediyeler degildir. Bunlarin hepsi, ekonomi yönetiminin sonucudur. Simdi, ‘Gençlere yapilan bu zammi IBB karsilasin’ diye IBB Meclisi’ne önerge verecegiz' diye açiklama yapanlar var orada. Onu yapacagina, git kardesim mazot fiyatina indirim yap. Ya da mazottan, toplu tasimadan, benzinden ÖTV alma. Ben, sadece gençlere degil bu ülkenin her insanina bunu yansitayim. Böyle kandirmaca akillarla milletle dalga geçmeyin. Ülkemiz ekonomik olarak zor durumda. Bunun da sebebi ne yazik ki ülkeyi yöneten hükümetin akli' dedi.
IBB Baskani Ekrem Imamoglu, imam hatip lisesi mezunlarindan üniversite ögrencilerine, issiz gençlerden esnaflik yapana kadar farkli toplum kesimlerinden 28 gençle dün iftar sonrasinda çay sohbeti yapti.
Balat’taki Haliç Sosyal Tesisleri’ndeki sohbet yaklasik iki saat sürdü. “Gençlerin üretiminden, enerjisinden, becerilerinden, zekasindan, gençliginden, her seyinden bu kente ve bu ülkeye fayda üretmemiz lazim” diyen Imamoglu, çocuklar ve gençlerle diyalogu yasaminin her alaninda uygulamaya çalistiginin altini çizdi. Imamoglu, sunlari söyledi:
'GENÇLER DÜRÜSTLÜK VE ADALET KAVRAMLARINI ÖNEMSIYOR'
'Bu diyalogun siyasal yasaminda bana çok büyük katkilari oluyor. IBB’deki icraatlari da bu geri beslemelerle sekillendirmeye çalisiyoruz. Gençlerin dürüstlük ve adalet kavramlarini çok önemsiyoruz. Büyüklerin ön yargilari çok fazla ve bu ön yargilar toplumu bazen ayristiriyor. Hatta aile içerisinde bile ayristirabiliyor. Ama özellikle yeni nesil, bu ön yargilari da zihinlerinde büyük oranda silmis. Toplumsal ön yargidan bahsederken insanlari kategorize ediyoruz, siniflandiriyoruz. Ya da birbirinden ayiriyoruz. Bu bazen inanç üzerinden oluyor, bazen kiyafet üzerinden oluyor, bazen yasam biçimi üzerinden oluyor, bazen etnik köken üzerinden oluyor. Ama gençlerin büyük oranda bu tür kaygilari, bu tür ön yargilari yiktigini görüyorum ve bunu birçok ortamda da dinliyorum gençlerden.'
'GENÇLERIMIZIN SORUNLARI VAR'
Gençlerin sorunlari oldugunu, özellikle esitlikten sikâyet eden gençler oldugunu belirten Imamoglu, söyle konustu:
'Adil olmayan uygulamalardan ciddi sikâyet eden gençlerimiz var. ‘Ne yaparsam yapayim ne kadar çok çalisirsam çalisayim istedigimi elde edemem’ diyen gençlerimiz var. Sinav sistemine güvenmeyen gençlerimiz var. Ne yazik ki okulunu okumus, liseyi bitirmis, hatta bazen üniversiteyi de okumus ama henüz meslegi olmayan, ne yazik ki isi de olmayan ciddi sayida gençlerimiz var. Bu sehirde 15-25 yas grubunda 400 ila 500 bin arasi, ‘Ne meslegi var ne okulu var ne de isi var’ diyebilecegimiz genç sayisina rastliyoruz. O bakimdan böylesi yogun bir sayfamiz varsa buna da özel olarak çalismakla yükümlüyüz. Bu çalismamizin içerisinde, IBB Sanat ve Meslek Egitimi Kurslari (ISMEK) gibi mesleki egitim kurslarimizin oldugu alanlarimiz ya da ISMEK'in yani sira yeni kurdugumuz bölgesel istihdam ofislerimiz var. Burada, basta gençlerimize olmak üzere hem is bulma hususunda yardim eden hem de onlara yol gösteren, rehberlik yapan da bir sistemi kurduk. Ciddi sayida ofisimiz yüz binlerce Istanbulluya orada, özellikle gençlere hizmet ediyor.'
IMAMOGLU GENÇLERIN SORULARINI YANITLADI
IBB Baskani Imamoglu, konusmasinin ardindan gençlerden gelen soru ve önerileri dinledi. Gençler, Imamoglu’na, bisiklet yollarindan sokak hayvanlarina, kütüphanelerden festivallere, otobüs seferlerinin artirilmasindan Cumhurbaskanligi adayligina kadar birçok konuda görüslerini sordu. Imamoglu’nun gençlerin soru ve taleplerine verdigi yanitlar özetle söyle oldu:
'BISIKLET YOLLARI: Bisiklet, bazi ülkelerde ana ulasim unsurlarindan biri haline geldi. Biz de Istanbul'da bisiklet aliskanliginin artmasiyla ilgili yogun çaba içerisindeyiz. Örnegin Istanbul'da büyük parklar, yasam vadileri diye tanimladigimiz bazi derelerin üzerinden yesil hatlar yaparak, insanlarin bisikletle evinin sokagindan o vadiye inip hem spor yaparak bir metro duragina erismesini saglamak, oradan metroya binip ulasimina devam etmesini saglamak, lastik tekerlekli araçlari tercih etmemesini saglamak gibi niyetlerimiz var. Üç senede, var olan bisiklet kilometremizi iki katina dogru çikartmak üzereyiz.
OTOBÜSLERIN SEFER SAYILARININ ARTIRILMASI: Otobüs ve toplu tasima, yolculuk, sefer sayisi, gece 00:00’da bitmemesi, hatta sabaha kadar devam etmesi… Bu talep, çok dogru bir talep. Istanbul'un da istedigi bir talep. Hafta sonlarinda bazi metro hatlarimizi 24 saat çalistirmaya basladik. Metrobüs gibi bazi noktalarda yine 24 saat temelli çalistirmayi yogunlastirmaya gayret ediyoruz. Istanbul, 7/24 yasayan bir kent. Ve mümkün oldugu kadar bu hizmeti artirmaya özen gösterecegiz. Biraz el frenine bastik. Niye? Çünkü pandemi hepimizi inanin perisan etti. Özellikle toplu tasimayi. Çok büyük zararlar etti toplu tasima bütün dünyada, bütün sehirlerde. Ve bu konuda hiçbir destek almadik.
ÜNIVERSITELI ISSIZLIK KONUSU: Üniversite mezunlarinin issiz kalmasi sizi umutsuzlastiriyor. Gelecekle ilgili kaygi duyuyorsunuz. Su anda ne yazik ki ülkemizdeki gençlerin yüzde 85’i bu duyguyu yasiyor. Çok aci. Bunu hizlica asabiliriz. Bu ülkenin kaynaklari var. Dünyanin gelismis ülkelerini inceledigimizde, üretim temelli sektörlere yatirim yaptiklari için krizleri, ekonomik sorunlu olunan dönemleri daha pratik asabiliyorlar. Biz ise aninda gömülüyoruz. Niçin? Ne yazik ki üreten toplum olmaktan uzaklastik sanayide, tarimda, birçok konuda. Egitim kalitesinde, gençlerimizin egitimle ilgili süreçlerinde de ciddi sorunlarimiz var. Ve bu, tabii isin sonunda issizlige dayaniyor. Bugün artik üç gençten bir tanesi issiz ülkemizde. Çok aci. Ama bu, ülkemizin ve sehrimizin hak ettigi bir durum degil. Bu durumu yasamamizin temel sebebi, bir yönetim sorunu meselesi. Yönetim sorununu asabilir miyiz? Çok kolay asabilir. Nasil asabiliriz? Yandas, arkadas falan filan degil, hak edene hak ettigi görevi verdigimiz takdirde bu ülkenin insan kaynagi ve kabiliyeti bunu çözebilecek seviyede. Bu ülkenin ciddi bir degisime ihtiyaci var.
INDIRIM YAPMASAYDIK ÖGRENCI ABONMANI 109 LIRA DEGIL 250 LIRA OLACAKTI: Göreve gelir gelmez, 80 lira olan abonmani 40 liraya indirdik. Kimsenin aklinda bu yoktu. Bugün 109 lira. Ama bizim göreve geldigimiz günle bugün arasinda, akaryakit aslinda üç kati. Biz o indirimi yapmasaydik, aslinda 80 lira olsaydi ulasim, bugün ulasim abonmani 250 lira olacakti. Dolayisiyla ve inanin ki Türkiye'deki en ucuz abonman karti Istanbul'da.
MILLETLE DALGA GEÇMEYIN: Peki niçin zam yaptik? Bizim elimizde degil. Belediyeler zam yapmanin sebebi olamaz. Biz, sonucuz. Yani bu ülkede, enflasyonun artisinin sebep belediyeler degildir. Bu ülkede, akaryakitin artisinin sebebi belediye degildir. Bu ülkede, elektrik zamminin sebebi belediye degildir. Bunlarin hepsi, ekonomi yönetiminin sonucudur. Ekonomiyi kim yönetiyor? Bu ülkenin hükümeti yönetiyor. Biz, mecbur kaliyoruz. Memleketi zora sokan, hükümetin kendisi. Simdi, ‘Gençlere yapilan bu zammi IBB'nin karsilamasi için önerge verecegiz' diye açiklama yapanlar var orada. Onu yapacagina, git kardesim mazot fiyatinda indirim yap. Ya da mazottan, toplu tasimada ÖTV alma veya benzinden ÖTV alma. Ben, sadece gençlere degil, bu ülkenin her insanina bunu yansitayim. Böyle kandirmaca akillarla milletle dalga geçmeyin.
GENÇLERE YÖNELIK KÜLTÜR HIZMETLERI VE FESTIVALLER: Gençlerimize kültür hizmetlerimizi artirdik. Bu sene pandemiden sonra insallah 3-4 kat daha artacak. Niye? Bizim insanimizin da gerçekten rahatlamaya, dinlenmeye, ruh halini degistirmeye, umutlanmaya ihtiyaci var. Kültür sanat da o ise yarar. Gençlere ilk defa üniversite bursu verdik. Ilk defa IBB, tarihinde ögrenci yurtlari açti. Bine yakin yatagimiz olusuyor. Daha da fazla artiracagiz.
SOKAK HAYVANLARI SORUNU: Sokak hayvanlari meselesi ne yazik ki ülkemizde saglikli bir zemine, saglikli bir hukuk sistemine oturtulamadi. Tabii vahsi bir sehirlesme, bu konuyu ve bu sorunu daha da büyüttü. Bu vahsi sehirlesme sonrasinda inanilmaz derecede sokak hayvani oldu. Özellikle kisirlastirma meselesi konusunda da yavas hareket edildi. Bu konuyu kisirlastirmayla tek basina çözmek mümkün degil. Kimi diyor ki bütün sokaklardaki hayvanlari toplayin, barinaga atin. Böyle bir sey mümkün degil. Kimi de diyor ki bütün hayvanlar sokaklarda gezsin. Bu da mümkün degil. Tek basina IBB’nin çözecegi bir mesele degil, tek basina ilçe belediyelerinin çözecegi mesele degil. Valiligin gündemine bu konuyu tasidik. Tarim ve Hayvancilik Bakanligi bu isin içerisinde. Birçok gündemi ve paydasi var aslinda. Topluca ciddi bir karara, hukuk zemininde çözüme ihtiyacimiz oldugunun altini çizeyim. Çalisiyoruz.
YAZILIMCI ISTIHDAMI: Siz ülkenizde insanlarin yasam alanlarini daraltiyorsaniz; hukuku, liyakati öncelemeyip, insanlari isiyle, saçiyla, basiyla, fikriyle, partisiyle, purtisiyle ugrasirsaniz yaratici sektörlerin temsilcileri o tarz ülkeleri tercih etmiyor. Gidiyor Letonya'da çalisiyor. Gidiyor Estonya'da çalisiyor. Gidiyor hiç tahmin etmeyecegimiz Belarus’da çalisiyor. Örnek veriyorum. Ve o sektörler, oralara büyük katma degerler olusturuyor. Onun için ülkede önce yasam düzeninin buna firsat tanimasi lazim. O zaman bu ülkenin bu sektörlerde çok büyük isler üretecegini biz biliyoruz zaten. Çünkü o yaratici akil ve zekâ bizim gençlerimizde var. Büyüksehir Belediyesi olarak, su anda dört noktada yazilima hizmet eden, buna egitimle katki sunan, özel sektörle iliski kurmasini saglayan merkezler olusturduk. Ayni zamanda bu Haliç'in kiyisinda Oyun Gelistirme Merkezi açtik. Orada yine imkanlar sagliyoruz. Bunun sayisini artiracagiz. Bunu tek basina belediye çözemez. Bir sektör paydasligi gerekiyor. O sektörlerin buralari tercih etmesi gerekiyor. Ve gerçekten bizim, bu sektörü, bu teknolojiyi iskalamamamiz lazim. Çok etkin bir dönem. En az 25 yil daha dünyada en etkili alan, bu alan olacak.
STAJ KONUSU: Staj konusu çok önemli. Bizim bölgesel istihdam ofislerimiz üzerinden lütfen irtibat kurun. IBB’de staj imkanlari sagliyoruz. Geçen yil Genç Yetenek programi yaptik. Bu sene de yapacagiz. Hem kurum içinde yaptik hem kurum disinda yaptik. Bu stajlarin sadece kendi kurumumuz içerisinde degil, baska kurumlarda da yapilmasi ve bunun ücretli olmasi noktasinda da girisimleri ortaya koyuyoruz. Tabii buna karar verme yetkimiz yok. Ancak kendi kurumumuzda destekleyici birtakim kararlar aliyoruz ve uyguluyoruz.
KÜTÜPHANE EKSIKLIGI: Biz, bu kisa süre içinde 12 tane kütüphane açtik, yeni. 20 tane daha yapiyoruz. Bunlari nerede yapiyoruz? En çok ihtiyaç duyulan yerde.
PAZAR YERLERININ DÜZENSIZLIGI: Pazarlarin Istanbul'daki düzensizligi meselesi önemli. Tabii bunun ekonomik altyapisi da var. Yani bu sehir, hak ettigi yerde degil. Bu sehrin bugünkü geçim rakamlari, bugünkü maliyet rakamlari, bugünkü gelir rakamlari üzerinden konustugumuzda, bulundugu seviyenin 3-4 kati yukarisinda olmasi gerekiyor. Çünkü bu sehir, her anlamda ülkeyi büyüten, gelistiren ana motorudur, ana merkezidir, ana lokomotifidir. Bu sehirde gelir seviyesi düzeldiginde, iste o zaman bu tür pazar arayislari azalacak. Bu dogal bir çözüm. Bir de tabii sehircilige aykiri, orada birtakim tehditler olusturan, yanginindan otoparkina vesaire birçok hususta ne yazik ki uygun olmayan pazarlarimiz da var. Ama sayisi o kadar çok ki. Ve o kadar abartilarak buna firsat verilmis ve orada bir sektör olusturulmus ki bunun hemen bir çözümü yok. Ama her sehir, her ilçe yogun bir çalisma içerisinde. Zaman alacagi kesin. Ama su anda basladigimiz, kapali pazar ürettigimiz birçok semtimiz var. Bunun yetmedigini de yetmeyecegini de biliyoruz. Bunu, gerçek anlamda bu sehrin ekonomisi çözecek. Ekonomik gelir ortami bu sehirde yükseldigi anda ister istemez o tür pazar ortamlarina ihtiyaç azalacak, esnaf biçimi de degisecek. Esnaf da baska alanlarda is üretmeye, ticaret üretmeye gayret gösterecek.
CUMHURBASKANI ADAYLIGI: Degisim, bir kisinin seçilmesiyle olmaz. Türkiye'de degisim, aslinda bir zihinsel degisimle mümkün. Ve her genç arkadasim, kendi gelecegini düsünmek zorunda. Ben, ‘Gidin siyasetçi olun, partilere üye olun’ demiyorum. Ama saglikli, akilci, ihtiyaçlara çözüm bulan, insanlari birbiriyle yaristiran degil, insanlari birbiriyle karistiran ya da birbiriyle münakasa ettiren de degil... Benim için herkes ayni. O bakimdan bu sehrin, bu ülkenin sorunlarina çözüm bulan, gençlerini dinleyen, çocuklari dinleyen, onlarin geleceklerine saglikli projeleri ekonomide, egitimde, sanayide, üretimde, teknolojide, tarimda, akliniza gelecek her hususta bir süreç tanimiyla ortaya koyan, ayni zamanda ‘ben çalisirsam, hakkimi alirim’ adalet duygusunu ön planda tutan, adamcilik, kayirmacilik, tanidik vesaire vesaire kavramlar üzerinden degil, herkese esit bir sistem sunan anlayisa mutlaka destek olmalisiniz. Tabii bunlari zaman içerisinde, siyaset süreci olgunlastiginda, seçim takvimi gelistiginde daha çok konusacagiz, daha çok dertlesecegiz. Biz de anlatacagiz, siz de bizleri dinleyeceksiniz. Baskalarini da dinleyeceksiniz. Ama en dogru karari verme konusunda ve aktif rol alma konusunda, en fazla gençlerin bu mücadelenin içinde olmasi gerektigini düsünüyorum. Diger konu kolay. En dogru kisi tercih edilir ve seçilir. Ama sizlerin aktif olmasi, bu büyük dönüsüme katki sunmasi sart.”