Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, “Son dönemde tüketici enflasyondaki artışta, döviz kuru ve ithal emtia fiyatları gibi arz ürünü ve maliyet artışı kaynaklı faktörlerin ön plana çıktığı için enflasyondaki bu artışın geçi
Hazine ve Maliye Bakani Nureddin Nebati, “Son dönemde tüketici enflasyondaki artista, döviz kuru ve ithal emtia fiyatlari gibi arz ürünü ve maliyet artisi kaynakli faktörlerin ön plana çiktigi için enflasyondaki bu artisin geçici oldugunu degerlendiriyoruz” dedi. Tasarruf sahiplerini, enflasyona karsi koruyacak alternatif yatirim araçlari üzerinde de çalistiklarini belirten Bakan Nebati, 'Ilave adimlar ile beklentileri düzelterek enflasyondaki ataleti kiracak ve enflasyonu yil sonunda makul bir seviyeye getirecegiz. Emin olun bu sikintili dönemi geçtigimizde gene ayni karamsarlara karsi biz toplum olarak galip gelecegiz. Biraz sabir” diye konustu.
Hazine ve Maliye Bakani Nureddin Nebati, “Son dönemde tüketici enflasyondaki artista, döviz kuru ve ithal emtia fiyatlari gibi arz ürünü ve maliyet artisi kaynakli faktörlerin ön plana çiktigi için enflasyondaki bu artisin geçici oldugunu degerlendiriyoruz” dedi. Tasarruf sahiplerini, enflasyona karsi koruyacak alternatif yatirim araçlari üzerinde de çalistiklarini belirten Bakan Nebati, 'Ilave adimlar ile beklentileri düzelterek enflasyondaki ataleti kiracak ve enflasyonu yil sonunda makul bir seviyeye getirecegiz. Emin olun bu sikintili dönemi geçtigimizde gene ayni karamsarlara karsi biz toplum olarak galip gelecegiz. Biraz sabir” diye konustu.
Hazine ve Maliye Bakani Nureddin Nebati, Mardin'de is dünyasinin temsilcileriyle bir araya geldi. Bakan Nebati burada yaptigi konusmada, “ilave adimlarla beklentileri düzelterek enflasyondaki ataleti kiracak ve enflasyonu yil sonunda makul bir seviyeye getireceklerini” söyledi. 'Her türlü zorlugun üstesinden gelecek kabiliyetimiz, gücümüz ve özgüvenimiz var merak etmeyin' diyen Nebati'nin açiklamalari, satir baslariyla söyle:
'MARDIN'IN ÖNÜMÜZDEKI YILLARDA ÇOK DAHA FAZLA TURIST ÇEKECEGINE INANCIM YÜKSEK: Mardin'in o su anda disaridaki görüntüsüyle muhtesem bir beyaz taç silueti var. Inanç turizmi, görsel turizm ve gastronomi turizmi çok önemli ve verimli bir ova. Tarsus'tan Mardin'e uzanan 'Inanç Koridoru Projesi' ve geçtigimiz günlerde ilki Diyarbakir'da gerçeklestirilen Mezopotamya Turizm ve Gastronomi Fuari gibi tanitim çalismalariyla Mardin'in önümüzdeki yillarda çok daha fazla turist çekecegine inancim yüksek.
MARDIN'E YÖNELIK TARIMSAL DESTEKLERI 2021 YILINA GÖRE YAKLASIK 12 KAT ARTTIRDIK: 2021 yilinda 105 farkli ülkenin tamamina yakin imalat sanayisinden olmak üzere 867 milyon dolar tutarinda ihracat yapilmistir. Iyi bir rakam. Bu ihracat rakami 2002 yilindaki il ihracatinin tam 43 katidir. Bu ihracat seferberliginin getirmis oldugu katma deger ve zenginlik bu sehre çok yakismis. Sizi tebrik ediyorum. Yesil deniz olarak anilan ve halen ülkemizin en önemli tarimsal üretim merkezlerinden kabul edilen Mardin ovalari ülkemiz tarimini çesitlendirmekte ve zenginlestirmektedir. Bugday, misir, kirmizi mercimek, üzüm, kavun, karpuz ve diger üretimde ülkemiz tariminda önemli paya sahip olan Mardin'in bitkisel üretim degeri son 10 yilda ise yüzde 248 oraninda artis saglayarak 4,3 milyar lira düzeyine ulasmistir. Tarimsal gelisimini hizlandirmak için Mardin'e yönelik tarimsal destekleri 2021 yilina göre yaklasik 12 kat arttirdik.
30 BIN DEKAR TARIM ARAZISININ SULANABILMESINI ÖNGÖRÜYORUZ: Güneydogu Anadolu Projesi (GAP) sulama projeleri kapsaminda Sanliurfa, Mardin ana kanali da dahil olmak üzere sulama kanallarimizi tamamladik. Bunun yani sira Asagi Firat Ikinci Merhale Projesi kapsaminda ihale edilen Mardin sulamasi projesi tamamen bittiginde yaklasik 30 bin dekar tarim arazisinin sulanabilmesini öngörüyoruz. Mardin'in özellikle endüstriyel bitkiler açisindan verimli arazilere sahip olmasi ve iklimin poli-kültür tarima uygun yapisiyla tarimsal üretimdeki potansiyeli önümüzdeki dönemde daha güçlü sekilde kullanacagina inancim tamdir.
BIZIM IDDIAMIZ TARIMDA VE ENERJIDE ITHALATA BAGLI OLMAYAN BIR ÜLKE KONUMA GELMEK: Degerli dostlar bizim bir iddiamiz var ve bir menziliniz var. Bu bölge kalkinacak. Türkiye kalkinacak ve Türkiye 21. yüzyilin hak ettigi seviyeleri en hizli sekilde yakalayacak gibi bir iddiamiz var. Bizim iddiamiz tarimda ve enerjide ithalata bagli olmayan bir ülke konuma gelmek. Bizim iddiamiz Türkiye'nin stratejik konumunun sagladigi firsatlardan maksimum seviyede faydalanabilmektir. Bizim bir iddiamiz daha var. Türkiye ekonomisini dünyanin ilk 10 ekonomisi arasina Sokmaktir. Küresel düzeyde lider bir ülke olmak gibi bir iddiamiz var. Onun için sizi dinlemeye geldik.
ÜLKENIN NEREDEN NEREYE GELDIGI NET RAKAMLARLA ORTAYA KONULDU: Bizim özgüvenimiz kuru bir özgüven degil. Son 20 yilda bu ülkenin nereden nereye geldigini ortaya koyan somut projeler, bitmis projeler, atilmis adimlar, ülkenin nereden nereye geldigini gösteren, kanitlayan net rakamlarla ortaya konuldu. Biz 20 yil öncesinin Türkiye'si degiliz. Biz, 21’inci yüzyila damga vuran bir Türkiye'yiz. Biz, küresel anlamda liderlik konumunu pekistiren sayin Cumhurbaskanimizin önderliginde her türlü olumsuzlugu en iyi sekilde sevk ve idare eden, yöneten bir ülkeyiz. Biz kendimize güveniyoruz. Siz ülkenize güvenin. Cumhurbaskanimiza güvenin, kabinesine güvenin. Bürokrasisine güvenin. Kendi kendinize sahsiyetinize güvenin. Atacagimiz daha çok adimlar var. Iste bunun için de yepyeni bir dönüsümü gerçeklestirelim dedik. Yeni Türkiye Ekonomisi Modeli'ni 20 Aralik itibariyle sayin Cumhurbaskanimizin önderliginde sizlerle paylastik. Zorluklarin ne olacagini bilerek, zorluklari kestirerek ve bu zorluklarin üstesinden nasil gelecegimizi bilerek adimlarimizi atiyoruz.
BIZ BASARILARIN ALTINA IMZA ATTIKÇA BIZI KARALIYORLAR: Tüm dünya gibi bizleri de etkisine alan küresel salgin kosullarini bu güçlü temellerimiz sayesinde atlattik. Böylece 2021 yilinda yüzde 11’lik büyümeyle sayesinde G-20 ülkeleri içerisinde en yüksek büyüme performansi gösteren ülke olduk. Bu yüksek büyümeyi ayni zamanda iç talep ve dis talep arasina dengeli bir kompozisyon da elde ederek önemli bir basariya imza attik. Biz basarilarin altina imza attikça bizi karaliyorlar. Olsun, çalismaya devam edecegiz, isimizi yapacagiz.
HER TÜRLÜ ZORLUGUN ÜSTESINDEN GELECEK KABILIYETIMIZ, GÜCÜMÜZ VE ÖZGÜVENIMIZ VAR: Issizlik açiklandi iste. 10,7’ye düstü. Lütfen hatirlayin. 2 yil önce salgin basladiginda ‘issizlik patlayacak, fabrikalar kapanacak’ diyorlardi ya. Neden çalisiyoruz ya? Zorluklar asilmak içindir. Bu zorluklarin üstesinden geldik. Her türlü zorlugun üstesinden gelecek kabiliyetimiz, gücümüz ve özgüvenimiz var merak etmeyin. Bakin ihracatçilarimiz ürün ve pazar çesitlendirmedeki kabiliyetlerinin yani sira küresel tedarik zincirindeki aksakliklari avantaja çevirmislerdir. Ihracatimiz 2021 yilinda yüzde 32,9 artarak 225 milyar dolar seviyesine geldi. Kim üretti? Kim ihraç etti? Bizler yaptik bunu. Hep beraber. 2022 yilinda bu ihracat rekorunu her ay egale, ede, ede yürüyoruz. Mart sonu itibariyle birikimli olarak yillik Türkiye Cumhuriyeti'nin ihracati 235,6 milyar dolara geldi. Turizm sektöründe 2021 yilinda toplam ziyaretçi sayisi yüzde 80,5 artarak yaklasik 30 milyon kisiye ulasirken, turizm gelirleri yüzde 103 artarak 24,5 milyar dolara geldi ve bu yil insallah Rusya- Ukrayna Savasi'ndaki yapici rolüyle Sayin Cumhurbaskanimizin ve bizim turizmdeki çesitlendirmeyle yüksek turizm geliri elde edecegiz, etmeye devam edecegiz.
BIRINCI ÇEYREGI CIDDI BIR BÜYÜME RAKAMIYLA BITIRDIK: Cari islemler dengesinde geçen yil kayda deger bir iyilesme saglandi. Bu yil petrol fiyatlarinin dünyada neredeyse katlanarak arttigi bir dönemde biz, kapasite kullanim orani, sanayi üretimi, elektrik tüketimi ve perakende satislari gibi öncü göstergeler sayesinde, bu olumsuzluklara ragmen birinci çeyregi ciddi bir büyüme rakamiyla da bitirmis olduk. Problem, sorun, zorluk. Ne derseniz deyin. Üretimde, istihdamda ve ihracatta sagladigimiz olumlu görünümü, son dönemde ortaya çikan yüksek enflasyon ve hayat pahaliligini yenerek daha da pekistirmek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde önceligimiz, halkimizin refahini artirmak için alim güçlerini eskisinin üzerine çikarmak, bunun için de enflasyonu makul seviyelere düsürmek olacaktir.
KURLARDA GÖRÜLEN SAGLIKSIZ FIYAT OLUSUMLARINI BERTARAF ETTIK: Öncelikle basta kur korumali mevduat (KKM) ve katilim hesabi olmak üzere geçtigimiz aralik ayinda hayata geçirdigimiz yenilikçi enstrümanlar ile döviz kurlarinda görülen sagliksiz fiyat olusumlarini bertaraf ettik. 1,2 milyon hesap sahibinin mevduat ve katilim hesabinda 728 milyar liralik birikime ulasilan KKM uygulamasi ile ayrica mevduatin ortalama vadesini de uzattik. Finansal istikrari sagladik. Yatirim ortamini güçlendirdik. Böylece döviz kurlarinda piyasa kosullari içerisinde sagladigimiz istikrar ile enflasyon üzerindeki baskilari azalttik. Mevcut durumda faiz ve kur, üretim, yatirim ve ihracat açisindan uygun, yönetilebilir bir noktaya gelmistir.
KÜRESEL GELISMELER VE SAVASIN ETKISIYLE YILLIK ENFLASYON YÜZDE 61,1 SEVIYESINE YÜKSELDI: Ancak geçtigimiz aylarda ortaya çikan Rusya, Ukrayna savasi özellikle enerji ve gida gibi küresel emtia fiyatlarindaki artisi daha da hizlandirdi. Örnegin 2020'de ortalama 43 dolar civarinda olan petrolün varil fiyati su anda 100 dolar seviyesinde. 2020’de 9,6 euro olan dogal gazin fiyati su anda 107 euro civarinda. 2020’de 98 olan küresel gida fiyat endeksi simdi 160 seviyesindedir. Ve 2020’de 5 dolar olan bugdayin fiyati degerli dostlar su anda 10 dolar. Küresel gelismeler ve Rusya- Ukrayna savasinin etkisiyle artan girdi maliyetleri yillik enflasyonun mart ayinda yüzde 61,1 seviyesine yükselmesine sebep oldu.
ENFLASYONDAKI BU ARTISIN GEÇICI OLDUGUNU DEGERLENDIRIYORUZ: Enflasyondaki yükselise bagli olarak fiyatlama davranislari ve enflasyon beklentilerinin de kötülestigi bir dönemi yasadik. Bunun farkindayiz. Son dönemde tüketici enflasyondaki artista döviz kuru ve ithal emtia fiyatlari gibi arz ürünü ve maliyet artisi kaynakli faktörler ön plana çiktigi için enflasyondaki bu artisin geçici oldugunu degerlendiriyoruz. Diger taraftan fiyat artislarinin vatandaslarimiza sinirli yansimasina yönelik adimlarimizi atmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda paydaslarimizla es güdüm ve koordinasyon içerisinde bugüne kadar yaptiklarimizdan kisaca bahsetmek istiyorum.
FAHIS FIYAT, FIYAT MANIPÜLASYONU VE STOKÇULUGA ASLA IZIN VERMIYORUZ: Temel ihtiyaç maddeleri ve tarimsal sulama ile meskenlerde kullanilan elektrikte KDV indirimini yaptik. Kurdugumuz enflasyonla mücadele kimleri vasitasiyla gerçeklestirilen bu indirilen etiketlere yansiyip yansimadigini kontrol ediyoruz. Fahis fiyat, fiyat manipülasyonu ve stokçuluga asla izin vermiyoruz. Bunun için gerekli tüm önlemleri aliyoruz. Bu kapsamda sadece Hazine Maliye Bakanligi olarak 40 bini askin isletmeyi bizzat saha denetimine tabi tuttuk. Bazi bakliyat ürünlerine, yemlik ürünlere, karkas et ve saglik bitkilerine ihracat kisitlamasi getirdik. Bitkisel yaglarda 30 Haziran'a kadar gümrük vergisini sifirladik. Enflasyonist baski olusturmadan, üretim ve istihdami gelistirmeye, ihracati arttirmaya ve yatirimlari desteklemeye yönelik kredi kullandirimini da önceliklendiriyoruz. Son dönemde kredi büyümesinde ticari kredilerin sürükleyici rol oynamasi bu yaklasimimizi da teyit etmektedir. 25 Mart itibariyle kur etkisinden arindirilmis ticari kredi büyümesi yillik yüzde 18,9 iken tüketici kredilerinin büyümesi yillik yüzde 15,5 seviyesindedir. Ayrica ticari kredilerdeki ivmelenmenin önemli bir bölümünün ise özel bankalarinca gerçeklestirilmesi ziyadesiyle sevindiricidir. Kredilerin üretime yönelik sektörde de kullanilmasini sagliyoruz.
ÇIFTÇILERIMIZE SULAMA YATIRIMI IÇIN 7,5 MILYON LIRAYA KADAR KREDI IMKANI SAGLADIK: Tarim ürünlerine yönelik rekolte ve fiyat gelismelerini önceden tespit etmek üzere erken uyari sistemini kurduk. Maliyetlerini düsürmek için de yogun bir sekilde bunun kurulumu tamamlaniyor. Çiftçilerimizin finansmana erisimini kolaylastirmak için hazine faizli destekli karar çerçevesinde çiftçilerimize modern basinçli sulama sistemi yatirimi için 7,5 milyon liraya kadar kredi imkani sagladik. Simdi ayrica geleneksel hayvansal üretim ve geleneksel bitkisel üretim kapsaminda küçük ölçekli üretim yapan çiftçilerimizin kullandiklari sifir faizli kredi üst limitlerini de 2 katina çikardik. Ayrica Hazine sübvansiyonlu düsük faizli tarim kredinin üst limitini de yüzde 50 ila yüzde 233 oraninda arttirdik. Her ay düzenli olarak toplanan fiyat istikrari komitesiyle de tarim, gida, enerji basta olmak üzere emtia ve su kaynaklarini kapsayacak arz güvenligi konusunda yeni politikanin olusturulmasina katki saglayacak çalismalarimiza vurgu yaptik. Altin tasarruf sistemiyle altinin da tasarruf araci olarak kullanilmasinda ve sisteme dahil olmasinda önemli adimlar attik. Bu adimlara ek olarak yurt içi tasarruf sahiplerini enflasyona karsi koruyacak alternatif yatirim araçlari üzerinde de çalisiyoruz. Ilave adimlar ile beklentileri düzelterek enflasyondaki ataleti kiracak ve enflasyonu yil sonunda makul bir seviyeye getirecegiz. Belli bir plan çerçevesi içerisinde adimlarimizi atiyoruz. Ve bu adimlarimizin etkilerini zaman içinde görüyoruz. Enflasyon konusunda, atilan adimlarla yil sonunda gelecek makul seviye ve sonrasinda emin olun bu sikintili dönemi geçtigimizde gene ayni karamsarlara karsi biz toplum olarak galip gelecegiz. Biraz sabir.
DÜNYADA YESIL DÖNÜSÜMÜN GETIRDIGI FIRSATLARDAN YARARLANMANIZI TAVSIYE EDIYORUZ: Ülkemizin dünyada ilk 10 ekonomi arasina girmesini saglamak için daha fazla yatirim ve ihracati tavsiye ediyorum. Bizler de bunun için kurumlar vergisinde 1 puanlik indirim yaptik. Sadelestirme kapsaminda gida ürünleri tesliminde KDV oranlarinda degisiklik yaptik. KDV iadesi yoluyla finansmana hizli bir sekilde firmalarimizin erisimini saglayacak adimlar attik. Dünyada yesil dönüsümün getirdigi firsatlardan yararlanmanizi tavsiye ediyoruz. Degerli yatirimcilar, degerli is insanlari kulaklarinizi iyi açin. Özellikle yesil dönüsümün getirdigi firsatlardan yararlanmanizi tekrar tekrar tavsiye ediyorum. Çok önemli bir firsatlar bütünlügü sunuyor.
ÖNÜMÜZDEKI YIL DOGAL GAZIN ILK VANASINI ÇEVIRECEGIZ: Geçen hafta Gemlik'te elektriksiz aracimizi sanayi bakanimizla beraber test ettik. Önümüzdeki yil bu araçlar yollarda olacak. Önümüzdeki yil dogal gazin ilk vanasini çevirecegiz. Önümüzdeki yil nükleer enerji santralimizin ilk ünitesini açacagiz. Önümüzdeki yil insallah dünyadaki bu sorularin bertaraf edildigi, savas etkilerinin azaldigi bir yilin sonunda yani 2023’te, yani cumhuriyetimizin kurulusunun 100’üncü yil dönümünde Türkiye temel altyapi yatirimlarini tamamlamis gelecege güvenle bakan, umutlu, dirayetli, özgüvenli, kararli durusuyla 2053’ün hazirligini yapacak.
BU TOPRAKLARI VAHSI SULAMAYLA NE OLURSUNUZ ÇORAKLASTIRMAYIN: Ar-Ge faaliyetlerine destekleri vermeye devam edecegiz. Proje bankaciligini yayginlastiriyoruz. Teknoloji odakli sanayi hamlesi programiyla desteklemeye devam ediyoruz. Mega endüstri bölgelerinin kurulmasini tesvik ediyoruz. Türkiye'yi sanayinin konusulmadigi dönemlerden altyapisini büyük ölçüde tamamlamis kaynaklarini üretime ayirabilen bir ülke haline getirdik. Dün Tarim Bakanimizla elektrikle ilgili uzun süren görüsmemiz de oldu. Vahsi sulamaya karsiyiz. Vahsi sulamadan vazgeçin. Size damlama sulama. Spingle yagmurlama sulamada her türlü destegi verecegiz. Lütfen vahsi sulamadan vazgeçin. 2 lütfen elektrikle ilgili yasadiginiz bu problemin giderilmesinde 4 yilda amorti fakat 1+7 yil ya da yüzde 50 hibeyle imkan saglayan tesislerinizi kurun. Problemin kökünden çözün. Balik tutmayi ögretmek istiyoruz. Bu topraklar bizim dedelerimizin topraklari. Bu topraklari vahsi sulamayla ne olursunuz çoraklastirmayin. Biz de size tesvik verelim. Elektrikte yüzde 25 destekleme var. Bakan Bey'le konustuk. Insallah sulamayi spingle ile yaparsaniz bir miktar. Sulamayi damlamayla yaparsaniz bir miktar daha destekleme olacak.
RUSYA-UKRAYNA SAVASI DÜNYADA TARIMIN NE KADAR ÖNEMLI OLDUGUNU ORTAYA KOYDU: GES'e girerek elektrik kesinlerinden kurtulun. Damlama sistemine girerek, verimdeki artisin katma degerini alin cebinize koyun. Her yil yasanan ‘elektrigim kesildi, kesilmedi, faturam ödendi’, ödenmedi probleminden temelli olarak kurtulun. Ne yapalim baska. Biz üretmek istiyoruz. Topragimizi seviyoruz. Hizmet etmek istiyoruz. Babalarimizin, dedelerimizin yasadigi yerler bunlar. Bizi doguran analarimiz burada yasadi. Bu topraga bizim saygi göstermemiz lazim. Bu toprak bizi tasiyor, bizi doyuruyor. Bu toprak ‘bize saygi gösterin’ diyor. Gelin bu topraga damlama subayla gelin bu topraga yagmurlama sistemiyle saygi gösterelim. Ne kadar çok saygi gösterirsek o kadar çok verir. Hele hele bu son 2 yildaki salgin ve özellikle de Rusya-Ukrayna savasi dünyada tarimin ne kadar önemli oldugunu ortaya koymasi açisindan kendisini kanitlamis oldu. Arz güvenligi her toplum için önemli oldu. Üretilen gidalarin içeride önce tüketilmesi öncelikli oldu. Allah bize vermis topragi. Havayi vermis. Diyor ki ‘bunu en iyi sekilde degerlendirin’. Biz de diyoruz ki ‘bu topraga biz saygi gösterecegiz’. Bu torba korunma, koruma, kollama faaliyeti de bizlerin olsun. Biz emek verelim. Bizden de bu konuda ne istiyorsaniz emirlerinize amadeyiz.'