“Avukatlık mesleğinin derdi stajın nasıl yapılacağı değil. Yani avukatlık mesleği şuan yargılamada fonksiyonunu ciddi manada kaybetmiş vaziyette. Özellikle 15 Temmuz sonrası oluşan olumsuz yargı kültürü avukatlığı tamamen dışlanmış ve göstermelik hale getirmiştir. Asıl tedbirlerinin bu alanlarda alınması yani fiilen devam eden yargılama fonksiyon içerisinde avukatların etkinliğini artırmak varken tali konularla uğraşmak beyhudedir. Elbette ki avukatlık stajı önemli bir sorun ayrı bir konu ama günün acil problemi bu değil.
Bakın, sayımız yaklaşık 160 bini geçti, 162 bin civarında olması lazım. Mesleği çok ciddi oranda bir yönelme var. Türkiye’de 91 faaliyette 136 tane hukuk fakültesi var. Her yıl yaklaşık 17, 18 bin öğrenci alınıyor. Mevcutta öğrenim gören hukuk fakültesi öğrenci sayısı 85 bin civarında. Bunların en fazla yüzde 10'u hâkim, savcı ya da başka mesleklere gidecekler. Yüzde 90’ı ise avukatlığa başlıyor.
Avukatlık stajı ele alınmadan önce 2014 yılında yine Bekir Bey’in döneminde bir avukatlık sınavı yapılmasına dair çalışmamız olmuştu. Bekir Bey seçimlerde oy kaybetme kaygısıyla bunu reddetmişti. Bugün çıkıp da bir avukat olarak kendisi de avukatlık mesleğinin asıl ve ciddi sorunları dururken birtakım çalışmalar yapmak, meslektaşların gözünü boyamaya yönelik bir gayrettir. Avukatlık mesleği ölüyor. Çok ciddi manada rekabet var. Çok ciddi manada sınavsız denetimsiz bir faaliyet organize ediliyor. Kamuda çalışan kişi staj yapma zamanı geldiğinde kamu görevinden ayrılmasını gerektiriyor. Bu bir sorun ama her yıl sisteme giren 20 bin avukatla meslekte ne yapacağını düşünürken bunu daha da kolaylaştıracak bir takım çözüm arayışları mesleğe daha çok zarar verecek yaklaşımlardır.
Gelecek Partisi Adalet Komisyonu olarak hazırladığımız raporumuzda hukuku eğitiminden başlayarak hatta genel kamu eğitiminden başlık halk eğitiminden başlayarak yeniden düzenlememiz gerektiğini ifade ettik. Avukatının sacayağının birinin kalitesiz olduğu bir toplum içerisinde yargıda total kaliteyi yakalamanız asla mümkün değildir ve olmamıştır. 85 bin öğrenci 3 - 4 yıl içerisinde avukatlık ordusuna katılacak. Bakın batılı bir ülkede ortalama en uygun sayı binde birdir. Nüfusumuz 84 milyon; bu ülkede avukat sayısı da 84 bini geçmemelidir. Ama şu anda 160 binlerdeyiz ve birkaç yıl içerisinde de 225 bini bulacağız.
Bu insanlar onurlu bir mesleki faaliyet yapabilmeli. Bunun için de onurlu bir kazancı temin etmesi lazımdır. Siz her yere hukuk fakültesi açıyorsunuz. Her yere üniversite açıyorsunuz, insanlara büyük hayaller ve umutlar dağıtıyorsunuz. Popülist yaklaşımlarla oy uğruna, her şehre üniversite yapıyorsunuz. Mezun olanlar ne yapacaksınız? Bu yapılanlar insanların umutlarıyla hayalleriyle oynamak değil midir?
Kaynak: Enpolitik
