Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, “En son malum bir zat ile ilgili verilen karar bazi çevreleri çok rahatsiz etti. Kimdi bu adam? Bu adam Türkiye’nin Soros’uydu ve bu adam Gezi olaylarinin perde arkasi koordinatörüydü. Yargimiz onunla ilgili nihai kararini verdi ve bu karar da belli çevreleri, ciddi manada rahatsiz etti. Kusura bakmasinlar, bu ülkede hukuk var, bu ülkede yargi var” dedi.
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, Istanbul’da sivil toplum kuruluslarinin temsilcileri ile iftar programinda bir araya geldi. Erdogan’in konusmasi özetle söyle:
“ÖMRÜMÜZÜ ADADIGIMIZ DAVA SAHIS DEGIL, BESER DEGIL, NEFIS DEGIL HAK VE HAKIKAT DAVASIDIR”
'Ne terör örgütlerinin kalles eylemleri ne de siyasetteki uzantilarinin hedef göstermeleri bizleri gençlerimiz basta olmak üzere milletimize hizmet etmekten alikoymayacaktir. Milli Irade Platformu’nda güç birligi yapan sivil toplum kuruluslarimiz korkuyu korkutan bir cesaretle çalismalarina devam edecektir. Türkiye’nin yakin tarihinin kendisini sizlerle beraber yazdik. Bu uzun ve mesakkatli yolculuk sirasinda kimin nefesi yetmedigi için, kimi istikametini kaybettigi için, kimi nefsine yenik düstügü için ayri düstüklerimiz oldu. Onlara da tesekkür ediyorum. Ömrümüzü adadigimiz dava sahis degil, beser degil, nefis degil; hak ve hakikat davasidir. Hakka ve hakikate yönelen herkese bu davanin kapilari daima açiktir, açik kalacaktir.
“2002 SEÇIMLERI ILE ADETA BIR ANADOLU IHTILALI BASLATTIK”
Türkiye’nin son 20 yili cumhuriyetin kurulusundan sonraki en büyük demokrasi ve kalkinma hamlelerinin yasandigi dönemdir. Büyük bir siyasi ve ekonomik bunalimin ardindan gelen 3 Kasim 2002 seçimleri ile adeta bir Anadolu ihtilali baslattik. Eski Türkiye güzellemesi yapanlar ya o dönemi bilmeyenlerdir ya o dönemi yasayanlarin müsebbipleridir ya da o karanlik dönemden nemalan vesayet artiklaridir.
“BU ADAM TÜRKIYE’NIN SOROS’UYDU VE BU ADAM GEZI OLAYLARININ GEZI DAVASININ KOORDINATÖRÜYDÜ”
Güvenlikte terör örgütlerinin baslarini sinirlarimiz içinde ve disinda kendilerini en dokunulmaz hissettikleri yerde ezme kapasitesine ulastik. Hukukta adalete güvenin yeniden tesis ederek adalet hizmetlerinin kaliteli, hizli ve erisebilir olmasini sagladik. Öyle ki, herkes dünyada biz hukuk devletiyiz derken onlara biz guguk devleti degiliz, biz de hukuk devletiyiz…
En son malum, bir zat ile ilgili verilen karar bazi çevreleri çok rahatsiz etti. Kimdi bu adam? Bu adam Türkiye’nin Soros’uydu ve bu adam Gezi olaylarinin perde arkasi koordinatörüydü. Yargimiz onunla ilgili nihai kararini verdi ve bu karar da belli çevreleri, ciddi manada rahatsiz etti. Kusura bakmasinlar, bu ülkede hukuk var, bu ülkede yargi var ve bu yargi da kendi inandiklarini, bildiklerini hakkin egemen olmasi için bu karari verdiler, vereceklerdir.
“BU KARAR VERILDIKTEN SONRA ARTIK ATILAN ADIMLARA TABI OLACAKSINIZ”
Birçok yerden arayanlar var. Yurt disina gittigimizde de bizleri bazi telkinde bulunanlar oldu. Bizde onlara dedik ki, ‘kusura bakmayin, bizim ülkemiz bir hukuk devletidir.’ Siz Avrupa’nin degisik ülkelerinde hukuk devleti oldugunuzu iddia ederek terör örgütünün sokaklarinizda, caddelerinizde boy göstermesine evet diyorsunuz. PKK kendi paçavralari ile caddelerinde boy gösteriyor, herhangi bir sey söylemiyorsunuz. Onlara ses çikarmiyorsunuz, Türkiye’de ise; atilan adimlar sizleri rahatsiz ediyor. En son AIHM ne dedi? AIHM dedi ki, ilk derece mahkeme veya üst derece kararini vermedigi sürece biz bu noktada adim atamayiz dedi. E buyurun simdi karar da verildi. Bu karar verildikten sonra artik atilan adima tabi olacaksiniz. Olsaniz da olmasaniz da yarginin bu karari uygulamaya girecektir.
“HERKESIN FIKRININ SERBESTÇE IFADE EDEBILDIGI ÖZGÜVEN SAHIBI BIR TÜRKIYE’YE ULASTIK”
Hak ve özgürlüklerde yasaklarin hüküm sürdügü bir Türkiye’den terörü övmedigi, siddeti savunmadigi sürece herkesin fikrinin serbestçe ifade edebildigi özgüven sahibi bir Türkiye’ye ulastik. Kizlarimizin bas örtüleri ile okula giremedigi veya bas örtülü olan kizlarimizin üniversite kapilarinda sürüklendigi, polislerin maalesef kizlarin bas örtülerini baslarindan çekip aldigi dönemden simdi artik tüm güvenlik güçlerimizin onlari teminat altina aldigi bir döneme geldik.
“CAMININ IÇINDE O OTURAN MÜPTEZELLER LODERLER VASITASI ILE MAKAMIMIZA KADAR KANALLAR AÇMAK SURETI ILE GELDILER”
Elbette tüm basari hikayelerini yazarken pek çok zorlukla sinama ile de karsilastik. Türkiye bugünlere dikensiz bir gül bahçesinde yürüyerek degil, adeta akrebin kiskacinda yogrularak geldik. Vesayet güçlerinden devlet içine çöreklenmis çetelere, pek çok yapinin devrede oldugu sokak olaylarindan terör örgütlerinin saldirilarina kadar sayisiz badireler atlattik. Iste Dolmabahçe camii. Hatirlayin o camiyi bira kutulari ile caminin içinde o oturan müptezeller loderler vasitasi ile camiden ta buradaki makamimiza kadar kanallar açmak sürati ile geldiler ondan sonra da Geziciler ile buradan Taksim Meydani’na yürüdüler ve onlari özgürlükçü olarak savundular. Bu nasil bir özgürlükçülük ki, oradaki devlete ait otobüsleri yakip yikmaktan tutunuz da, benim vatandaslarimin tüm dükkanlarina varincaya kadar onlari yakip yiktilar. Bunlar mi özgürlükçü?
Çevrenin bu ülkede destanini biz yazdik ve bizler 5 milyon civarinda fidan agaç dikerek bunu yaptik. Orada 12 tane agacin bir yerden bir baska yere naklini, ‘Bunlar agaçlari söküyorlar.’ Bunlarin hayati bu. Aksam yalan, sabah yalan. Cumhuriyet mitingleri ile adeta darbe çigirtkanligi yaptilar. 27 Nisan bildirisi ile milli iradeyi zapturapt altina almak istediler.
“YARGIMIZ SADECE VICDANLARI RAHATLATMAKLA KALMAMIS AYNI ZAMANDA BENZER NIYETLERI TASIYANLARI DA HUKUK VE ADALET DERSI VERMISTIR”
Gezi olaylari ile ilgili yargimiz sadece vicdanlari rahatlatmakla kalmamis ayni zamanda benzer niyetleri tasiyanlari da hukuk ve adalet dersi vermistir. Iste su anda Taksim Meydani’nda o Gezi olaylarinin malum oldugu yerlerde bir tarafta artik camimiz diger taraftan da Atatürk Kültür Merkezi’miz yepyeni, farkli bir hali su anda icrada. Insallah o plan içerisinde daha baska projelerimiz de olacak.”
