Tarih: 26.05.2022 18:00

İNSAN HAKLARI İZLEME ÖRGÜTÜ: 'TÜRKİYE, AİLE İÇİ ŞİDDETE KARŞI ETKİLİ KORUMA SAĞLAMAKTA, FAİLLERİ CEZALANDIRMAKTA BAŞARISIZ'

Facebook Twitter Linked-in

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Türkiye’nin Temmuz 2021’de İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi kapsamında hazırladığı “Türkiye’de Kadına Yönelik ve Aile İçi Şiddetle Mücadele: Korumadaki Zaafların Ölümcül Sonuçları” başlıklı raporu yayınladı. Raporda, Türkiye’nin aile içi şiddete karşı etkili koruma sağlamakta ve kadınlara yönelik saldırıların faillerini cezalandırmakta başarısız olduğu, karşı karşıya olduğu riskler yetkililerce bilinmesine karşın kadınların öldürüldüğü belirtildi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, “Türkiye’de Kadına Yönelik ve Aile İçi Şiddetle Mücadele: Korumadaki Zaafların Ölümcül Sonuçları” başlıklı 85 sayfalık bir rapor yayınladı. Raporda, Türkiye’nin Temmuz 2021’de İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen 6284 sayılı Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nden Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle çekilmesiyle ilgili araştırmaya yer verildi. Raporda, “Yetkililerin kadınları şiddete karşı koruma, şiddetin tekrarını önleme ve faillerin cezalandırılması konusundaki başarısızlığı incelenmektedir” denildi.

“YETKİLİLER FAİLLERİN TEKRARLAYAN ŞİDDET GEÇMİŞİNE SAHİP OLMALARI DURUMUNDA DAHİ CEZALANDIRMAKTA BAŞARISIZ”

Raporda, daha önce hakkında uzaklaştırma kararı ya da koruma kararı çıkarılmış erkek faillerin, şiddet uygulamaya devam etmesi ve bu sürecin kadınların öldürülmesiyle sonuçlanmasının ‘Türkiye devletinin aile içi şiddete karşı etkili koruma sağlamakta, aile içi şiddete maruz kalanlara yardım etmekte veya kadınlara yönelik saldırıların faillerini, bu faillerin tekrar eden şiddet geçmişine sahip oldukları durumlarda dahi cezalandırmakta başarısız olduğunu gösterdiği’ belirtildi.

“KARŞI KARŞIYA KALDIĞI RİSKLER YETKİLİLERCE BİLİNMESİNE RAĞMEN KADINLAR ÖLDÜRÜLMÜŞTÜR”

Raporda, mahkemelerin tedbir kararlarını kısa süreli verdiği, yetkililerin ise verilen tedbir kararlarının etkinliğini izlemek konusunda yetersiz kaldığı ve bunun sonucunda aile içi şiddet mağdurlarının şiddet riskinin devam ettiği ve bazen ölümle sonuçlandığı ifade edildi. İncelenen 6 vakada, karşı karşıya kaldığı risklerin yetkililerce bilinmesine ve faillere daha önce önleyici tedbir kararları verilmiş olmasına rağmen kadınların öldürüldüğü kaydedildi.

“AİLE İÇİ ŞİDDET VAKALARINDA, YETKİLİLERİ HAREKETE GEÇMESİNİ SAĞLAMAK İÇİN GENELLİKLE SOSYAL MEDYA TERCİH EDİLİYOR”

Raporda, aile içi şiddet vakalarında yetkililerin harekete geçmesiyle ilgili şu değerlendirme yer aldı:

“Bu raporda incelenen vakalar da dahil olmak üzere Türkiye’deki aile içi şiddet vakalarında kadınlar, onların kızları veya avukatları, yetkililerin harekete geçmesini sağlamak için, genellikle sosyal medya, zaman zaman da yazılı basın veya televizyon üzerinden seslerini duyurmayı tercih ediyorlar. Bu yöntem bazen başarılı olsa da bu tür taktiklere başvurma ihtiyacı, yetkililerin koruma sağlama veya mağdurların karşı karşıya olduğu risklere yanıt verme konusundaki ihmal ve kusurlarını açığa çıkartan bir itham niteliği taşıyor.”

“EKONOMİK BAĞIMSIZLĞI OLMADIĞI İÇİN BOŞANMA DAVASI AÇAMAYACAKLARINI HİSSEDEN KADINLARA ULAŞILMALI”

İncelenen vakaların çoğunu erkeklerden ayrılmak isteyen, ayrılan ya da boşanmış kadınların oluşturduğu belirtilen raporda, “Ekonomik durumları ve ekonomik bağımsızlık imkanlarının olmaması nedeniyle boşanma davası açamayacaklarını, ayrılamayacaklarını ya da eşlerinin veya partnerlerinin şiddetini yetkililere şikâyet edemeyeceklerini hisseden kadınlara ulaşma gerekliliği devam etmektedir” denildi.

“ULUSLARARASI HUKUKA UYMAYI YENİDEN TAAHHÜT EDİN”

Raporun tavsiyeler kısmında Türkiye’deki yetkililere şu çağrıda bulunuldu:

“-Kadına yönelik şiddete ve ev içi şiddete karşı mücadele konusunda uluslararası hukuka uymayı yeniden taahhüt ediniz ve uygulayınız.

-6284 sayılı Kanun kapsamında önleyici ve koruyucu tedbir kararlarının uygulanmasını güçlendiriniz.

-İhlallere yönelik yaptırımlar yoluyla önleyici tedbir kararlarının uygulanmasını güçlendiriniz.

-Mağdurlar için adaletin ve tazminatın sağlanmasına yönelik adımları güçlendiriniz.

-6284 sayılı kanun kapsamında verilen koruyucu ve önleyici tedbir kararlarının etkinliğinin ölçülmesini sağlamak için veri toplama faaliyetlerini güçlendiriniz.

-Mağdurların zararlarının tazminini ve adaletin desteklenmesini sağlamak için veri toplama faaliyetlerini güçlendiriniz.

-Tüm verileri yayınlayarak şeffaflığı artırınız.

-Ev içi şiddet ve kadına karşı şiddetle mücadelenin kapasitesini, kaynaklarını ve desteğini artırınız.

Ev içi şiddet ve kadına karşı şiddet konularında uzmanlığa sahip sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliğini artırınız.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —