Tarih: 02.06.2022 19:14

ERDOĞAN: “BUNLAR BIRAKIN UZAYA İNSAN YA DA ROKET GÖNDERMEYİ, GÖKYÜZÜNE KAĞITTAN UÇAK BİLE FIRLATAMAZ

Facebook Twitter Linked-in

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, 'Uzay misyonumuzu küçümseyenlere, aklinca alay edenlere de rastliyoruz. Hatta biri çikmis, ‘Her sey bitti simdi sira uzaya mi geldi?’ diyor. Bunlarin, böyle islere vizyonu yetmez. Bunlar birakin uzaya insan ya da roket göndermeyi, gökyüzüne kagittan uçak bile firlatamaz' dedi. 

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, Cumhurbaskanligi’nda düzenlenen; Lise Ögrencileri Arastirma Projeleri Final Yarismasi ve 53. TÜBITAK Ödül Töreni'ne katildi. Erdogan konusmasinin ardindan ödül alan ögrencilere plaketlerini verirken, 'Fakat bir sey dikkatimi çekti. Basari agirlikli olarak kizlarda. Ama burada iki tane erkek var. Neyse onlarla biraz daha avunduk' dedi. Erdogan'in konusmasi özetle söyle:

“ÖGRENCILERIMIZ ÇAY, SIMIT ISTERSE NESKAFE BULABILIYOR”

“Külliyeler, asirlardir bu ülkenin medeniyet dünyamizin, ilim, müzakere, tören, sosyal hizmet merkezi olarak faaliyet göstermistir. Külliyelerin temelinde halka hizmet anlayisi vardir. Cumhurbaskanligi Külliyesi de kütüphanesi, camisi, kongre merkeziyle her kesimden her yastan insanimiza hizmet veriyor. Biz külliye dedigimizde birileri rahatsiz oluyor. Halbuki külliyeler asirlardir bu ülkenin ilim müzakere sosyal hizmet merkezi olarak faaliyet göstermislerdir. Gençlerimizin adeta ikinci evi gibi 24 saat açik. Bu 24 saat içerisinde gelen ögrencilerimize çay simit, kek bunun yaninda isterse neskafe bunlari da bulabiliyor. Dünyada Millet Kütüphanesi’nin esi benzeri yok. Bununla rahatlikla iftihar edebiliriz. Önemli olan birileri ne yapiyor degil, birilerinin yaptigini geçebiliyor muyuz, asabiliyor muyuz? Müslüman Türk'e bu yakisir.

'BATININ AHLAKSIZLIGINI DEGIL, ILMINI ALACAKSIN'

Batinin ahlaksizligini degil, ilmini alacaksin ona da kendi mührünü vuracaksin. Kongre ve Kültür Merkezimiz Ankara’nin en önemli toplantilarina ev sahipligi yapiyor. Tabii burayla kalmadik. Simdi bir de Istanbul’da yapiyoruz. Istanbul’da Rami Kislamiz vardi. Bu tarihi kislamizi aynen burasi gibi bir kongre merkezinin disinda orayi da kütüphaneye çeviriyoruz. Sergi salonumuz ülkemizin en iyi etkinlik alani. Millet camimiz Bestepe’den Anakarayi günde bes vakit selamlayan abide bir eser. Asirlarca ilim ve gönül dünyamizi aydinlatacak insanlarimiza hizmet verecek bu eserlerden kim rahatsiz olabilir ki? Aksi yönde tepki gösterenler aslinda kendi ülkelerinin ve milletlerinin ve medeniyet mirasinin zenginlesmesinden rahatsizlik duyuyorlar.  

“BIRILERININ NEIL ARMSTRONG’U VARSA BIZIM DE AHMET’IMIZ, AYSE’MIZ, FATMA’MIZ VAR”

Az önce perdede izledik, insallah içinizden birileri bir veya ikisi, uzaya gidecek mi? Gidecek… Insallah birilerinin Neil Armstrong’u varsa bizim de Ahmet’imiz, Ayse’miz, Fatma’miz var. Bize düsen bunun altyapisini yapmak, yaptik. Simdi de insallah hazirliklar devam ediyor. Bir an önce bunu da basta Sanayi ve Teknoloji Bakanligimiz, TÜBITAK olmak üzere bu çalisma devam ediyor.

“KAFALARININ ARKASINDA ISE 40 TILKI KUYRUKLARINI BIRBIRINE DEGDIRMEDEN DOLASTIRIRLAR”

Biz sik sik su soruyla karsi karsiya kaliyoruz. ‘Cumhurbaskanim siz yorulmuyor musunuz?’ böyle soruyorlar. Ben de diyorum ki, gençlerle birlikte mücadele veren insan yorulur mu? Bu ülkede darbe sadece siyaset kurumuna yapilmadi. Genç kizlarimizin egitim haklari basörtüsü bahanesiyle engellenerek ayrimcilik yapildi. Her alanda gençlerimiziz umutlarini törpüleyecek ihmaller sergilendi. Bakmayin, hayallerini ve umutlarini istismar edenlere bakmayin. Bunlar görünüste ‘mis’ gibi yaparlar kafalarinin arkasinda ise 40 tilki kuyruklarini birbirine degdirmeden dolastirirlar. Simdi hukuk nutku atanlar, geçmiste uygulanan baskilara, zulme, ayrimciliga ses çikarmamis hatta bizzat taraf tutmustur. Bu ülkenin basbakaninin idamina alkis tutanlarin hukukun lafini etmeye bile hakki yoktur.

“GENÇLER, BORALTAN KÖPRÜSÜ HADISESINI BILIR MISINIZ?”

Gençler, Adnan Menderes'ten bahsediyorum, Fatin Rüstü Zorlu’dan bahsediyorum, Hasan Polatkan’dan bahsediyorum. Bu insanlar devleti yöneten büyüklerimizdi. Ama bunlar maalesef o malum zihniyet tarafindan idam edildiler. Simdi özgürlük narasi atanlar, geçmiste insanlarimizin en temel haklarinin bile ellerinden alinmasina ses çikarmamislardir. Gençler, Boraltan Köprüsü hadisesini bilmiyorum, bilir misiniz? Meshur Boraltan Köprüsü’nde askerlerimiz düsmanin eline birakilmis ve askerlerimiz o dönemin yönetimine aynen dönerek su ifadeyi söylemislerdir, ‘Bizi düsmana teslim etmeyin, bizi siz öldürün ama düsmana teslim etmeyin.’ Maalesef düsmana teslim ettiler. Iste o zamanki Mehmetlerimiz düsman tarafindan sehit edildiler. Bu ülkede bir daha Boraltan Köprüleri olsun istemiyoruz. Biz diyoruz ki; nasil simdi Cudi’de, Gabar’da, Tendürek’te, Besler Deresi’nde teröristlerin inlerine girip onlari gömüyorsak, gömmeye de devam edecegiz.

Sehitlerimiz var, evet ama sehitlerimizin 10 kat, 15 kat, 20 kat evvelallah öldürülen teröristler var. Çünkü biz, sehitlerimiz noktasinda, ‘süheda fiskiracak topragi siksan süheda, cani, canani bütün varimi alsin da hüda, etmesin tek vatanimdan beni dünyada cüda’ diyerek bu mücadeleyi veriyoruz.

“SENE SONUNA KADAR 100 MILYON YARDIMCI KAYNAGI TESLIM EDIYORUZ”

Göreve geldigimizde Türkiye’de 76 üniversitemiz vardi. Simdi 207 üniversitemiz var. Göreve geldigimizde parmak sayilari kadar ilimizde üniversite varken simdi 81 vilayetimizin tamaminda üniversite var. Istedik ki benim Hakkari’deki evladim, üniversite için Istanbul’a, Ankara’ya gitmesin. Ögrencilerimize 2003 yilindan beri ücretsiz bu ders kitaplarini veriyoruz. Su ana kadar 4 milyar kitabi ücretsiz dagittik. Yardimci kaynaklari da ücretsiz dagitmaya basladik. Ücretsiz dagittigimiz ders kitaplariyla birlikte yardimci kaynaklari da ögrencilere ulastiracagiz. Sene sonuna kadar 100 milyon yardimci kaynagi teslim ediyoruz. TEknopark sayisini 5'ten 92'ye çikardik. Türkiye ilk çeyrekte yüzde 7,3 büyüme kaydetti. Ihracatimizin her ay rekor kiriyor olmasi bundan. Istihdam artiyor.

“BUNLAR BIRAKIN UZAYA INSAN GÖNDERMEYI, GÖK YÜZÜNE KAGITTAN UÇAK BILE FIRLATAMAZ”

Milli Uzay Programi’miz kapsaminda, 2023 yilinda bir Türk vatandasini, bilim misyonu ile uzaya gönderecegimizi ilan etmistik. Basvurularin yapildigi web sitesi, 5 milyondan fazla görüntüleme alirken, 35 bin kisi de sisteme kaydoldu. Basvurular 23 Haziran aksamina kadar devam edecek. Bak tarih veriyorum. Uzay misyonunu küçümseyenlere, aklinca alay edenlere de rastliyoruz. Hatta biri çikmis, ‘Her sey bitti simdi sira uzaya mi geldi?’ diyor. Bunlarin böyle islere vizyonu yetmez. Bunlar birakin uzaya insan ya da roket göndermeyi, gök yüzüne kâgittan uçak bile firlatamaz.

“BUNLAR NE HABERLESMEDEN ANLARLAR NE UZAYDAN ANLARLAR”

Çünkü bunlar dün, insansiz hava araçlariyla da alay ediyorlardi. Su anda üretime yetistiremiyorlar. Mühimmatini da biz yapiyoruz. Göreve geldigimizde Türkiye'nin savunma sanayindeki orani neydi biliyor musunuz? Yüzde 20 yerliydi. Ama simdi yüzde 80 yerli. Yoksa gideceksin birilerinin kapisina, 'Ne olur, bana insansiz hava araci verir misin?' Daha basbakan olmamistim, Amerika seyahatinde, Bush'la görüstüm. Dedim ki, 'bak biz terörle mücadele ediyoruz. Ama siz bize drone verecektiniz? Vermiyorsunuz.' O da talimat verdi bize bir drone verdiler, insansiz hava araci. Ama onunla koordinatlari ancak tespit ediyorsun. Baykar o günden sonra basladi çalismaya. Hem IHA'yi, ardindan SIHA'yi ve ailece simdi de Akinci'yi hamdolsun ürettiler. Bu üretim devam ediyor. Artik biz, bize çalisiyoruz. Iste Türk'ün gücü buradan geliyor.

Simdi ‘Uzay mi kaldi’ diyenlere… Evet, bunlar ne haberlesmeden anlarlar ne uzaydan anlarlar. Bunlarin böyle bir derdi de yok. Olsaydi, zaten bugüne kadar bir sey yaparlardi. Bir uzay yarisinda neler yapilabilecegini ortaya koyuyoruz. Biz uzay yarisinda olacagiz. Hem de en ön saflarda yer alacagiz. Belki de simdi bu salonda, o gönderecegimiz evladimiz belki de bu salonda. Belki de uzay dönüsü karsilamaya gidecegiz.'




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —