İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediyelerin Türkiye’deki diplomatik misyon temsilcileriyle yapacağı görüşmelerin Dışişleri Bakanlığı’nın iznine bağlanmasına tepki gösterdi. İmamoğlu, “Benim bü
Istanbul Büyüksehir Belediye (IBB) Baskani Ekrem Imamoglu, belediyelerin Türkiye’deki diplomatik misyon temsilcileriyle yapacagi görüsmelerin Disisleri Bakanligi’nin iznine baglanmasina tepki gösterdi. Imamoglu, “Benim büyükelçiliklerle görüsmem konusunda bana kisit getirmeye karar verdiler ve derhal mektup yazdilar bu hafta. Bu hamlelerin, sadece ve sadece merkezi idarenin, toplum nezdindeki ne yazik ki çürümüslügünü göstermek konusundan baska bir sürece dair anlami yoktur” dedi.
Ekrem Imamoglu, Istanbul Vizyon 2050 Strateji Belgesi'ni Florya'daki Istanbul Planlama Ajansi (IPA) Özlem Türeci-Ugur Sahin Kampüsü'nde kamuoyuna tanitti. Önceki dönemde belediye baskanlarina tahsis edilen villalar, Imamoglu döneminde halkin kullanimina açilarak dönüstürüldü. Florya’daki Istanbul Planlama Ajansi (IPA) Kampüsü’nün resmi açilisi, CHP Grup Baskanvekili Engin Altay ve IBB Baskani Ekrem Imamoglu’nun katilimiyla bu gece yapildi. Esi Dilek Imamoglu ve kizi Beren Imamoglu da etkinlikte IBB Baskani’ni yalniz birakmadi.
Konusmasi öncesinde IPA Kampus içindeki stantlari ve yapimi tamamlanan özel tasarim kütüphaneyi gezen Imamoglu, “Vizyon 2050-Gelecegin Istanbul'u Sunumu”nu, açik havada konumlandirilan 360 derecelik bir platform üzerinde yapti.
“Binlerce yildir arsinlanan bu sokaklarda, medeniyetlerin, imparatorluklarin baskenti Istanbul’da, üç yil önce yeni bir baslangiç yapmak üzere yola çiktik” diyen Imamoglu’nun konusmasinin satir baslari söyle:
“YOLCULUGU 16 MILYON ISTANBULLU ILE YAPACAGIZ: “Bu yolculugu kimseyi geride birakmadan, 16 milyon Istanbullu ile yapacagimizi ve birlikte basaracagimizi daha ilk günden söylemistik. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere hedef gösterdigi onurlu, huzurlu ve müreffeh gelecegi hep birlikte insa edecegimize söz vermistik. Krizlerin ortasinda kalmis, yönünü kaybetmis, sikismis, nereye gidecegini bilemeyen bu kadim kenti ortak akilla, ortak çabayla, bilimin yol göstericiliginde, dogasina, tarihine, kültürüne, degerlerine sahip çikarak ve Istanbullularin mutlulugunu önceleyerek yönetecegimize hep birlikte söz verdik. Sözü büyütmek için, hayalleri planlara, planlari da gerçege dönüstürmek için, gelecege hep birlikte yürümek için yola çiktik.
BINLERCE INSANIN FIKRI, EMEGI VE KATKISI VAR: Vizyon 2050 Strateji Belgesi binlerce insanin fikri, emegi ve katkisi ile veriye dayali analizler dogrultusunda olusturuldu ve 3 yilin sonunda sunu gerçekçi bir iddia ile ortaya koyabilirim ki bizim artik Istanbul için, Türkiye’nin tüm kentleri ve dünyanin diger metropollerine umut tasiyacak, demokratik bir yasami Istanbul’da ve Türkiye’de tesis edecek, gelecegimizi kendi ellerimizle kurmamizi saglayacak bir planimiz var. Baska bir Istanbul hayalimiz var. Istanbul’un küresel sistemde stratejik ve güçlü bir aktör olarak öne çikmasinin, kisa dönemli marka ve tanitim çalismalariyla mümkün olmaz. Istanbul, Balkanlar’dan Kafkasya’ya; Orta ve Yakin Dogu’dan Kuzey Afrika’ya, Karadeniz’den Akdeniz Havzasi’na kadar bulundugu cografyanin yegane lideri olan bir dünya kentidir.
ISTANBUL, LIDERLIGI ÜSTLENMEYE ADAY: Istanbul tüm tarihsel, kültürel birikimiyle, ekonomik olanaklari ve hacmiyle, dogru ve akilci bir siyasi perspektifin yönlendiriciliginde, bu liderligi üstlenmeye adaydir. Ve üstlenecektir de. Istanbul, seçimini yapmistir. Istanbul, kent halkinin mutlulugunu ve huzurunu odagina alarak, dünyada barisin, adaletin, çesitliligin ve özgürlügün temsilcisi olarak gelecegi kazanacaktir. Gençligi kazanacaktir. Kadinlari ve çocuklari kazanacaktir. Istanbul 2050 Vizyonu ‘Baska bir Istanbul hayalimiz var’ diyerek çiktigimiz bu yeni yolda, her adimda Istanbul’u düsündügümüz, Istanbul’un ruhunu yeniden yasatmak için hazirladigimiz çok degerli bir rehberdir. Istanbul Vizyon 2050 Belgesi; küresel, ulusal, bölgesel ve kentsel ölçekte bugün de izleri görülen ancak gelecegin dünyasinin sekillendirecegi 5 temel kriz alanina bir meydan okuma programidir.”
Temel krizi, “Yönetisim ve Demokrasi”, “Ekonomi ve Kalkinma”, “Ekoloji ve Çevre”, “Kentsel Yapili Çevre, Ulasim ve Altyapi” ve “Toplumsal Refah ve Adalet” seklinde siralayan Imamoglu, konusmasinda, her maddeye iliskin çözüm yollari için su ayrintilari verdi:
“TÜRKIYE’NIN IÇINDEN GEÇTIGI DEMOKRASI, HUKUK VE YÖNETIM KRIZI GELECEGIN ISTANBUL’UNUN ÖNÜNDEKI EN ÖNEMLI ENGEL: Simdi sözlerime diger krizlerden de kaynakli sikisma ve tikanmalari isaret ederken, her düzeyde adalet ve demokrasi süreçlerini tahrip eden, demokratik kurum ve kurullari askiya alan bugünün yönetim anlayisina ve aliskanliklarina yönelik en büyük meydan okumayla anlatima devam etmek istiyorum. Bugün Türkiye’nin içinden geçtigi demokrasi, hukuk ve yönetim krizi gelecegin Istanbul’unun önündeki en önemli engeli teskil etmektedir. Basta IBB olmak üzere yönetim mercilerinin, karar alma organlarinin gerçek anlamda katilimci hale gelmesi ve kentin ana bilesenlerinin etkin biçimde paydas haline getirilmesi hedeflerimizin basindadir. Aslinda yönetim vizyonumuzun özünü, yaklasimimizi IPA’nin kendisi; Istanbul’umuzun yönetimindeki bilime, akla, katilima dayanan fikri dönüsüm ve ona eslik eden mekansal dönüsüm özetliyor.
YETKI VE KAYNAK ZORLUGUNUN BEDELINI SADECE ISTANBUL DEGIL, TÜM TÜRKIYE ÖDEMEKTEDIR: IPA ve bünyesindeki 2050 Ofisi, Istanbul Istatistik Ofisi, Kamusal Tasarim Ofisi, Sosyal Politikalar Ofisi ve IPA Enstitü’yü, kentte yasayan farkli kesimleri ortak hedefler dogrultusunda bir araya getiren bir ekosistem. Merkezinden çeperlerine tüm Istanbul’umuz, Istanbul Planlama Ajansi’nin çalisma sahasidir. Bu adimlarimiz gelecegin Istanbul’unda artik tek bir seyin degismez oldugunu kesinlestirmistir. Artik Istanbul’da her kim göreve gelirse gelsin, ‘Ben yaptim oldu’ asla ve asla diyemeyecektir. O anlayis artik miadini doldurmustur. Istanbul’un artan nüfusundan kaynakli sorunlardan dolayi daha genis yetkilere sahip ve daha etkin kaynaklari kullanan bir yasal mevzuati hak ediyor. Fakat bu alanda yaratilan bosluklar, keyfi yetki gasplari nedeniyle önemli sorunlar yasamaktadir. Istanbul’a yasatilan bu yetki ve kaynak zorlugunun bedelini ise, sadece Istanbul degil, tüm Türkiye ödemektedir. Türkiye’nin diger kentlerini de yükseltecek, demokratiklestirecek, yerel yönetimlerle merkezi hükümet arasindaki isbirligini verimli ve çözüm odakli bir yere tasiyacak kapsamli bir ‘Yerel Yönetim Reformu’ zaman kaybedilmeden hayata geçirilmelidir.
BENIM BÜYÜKELÇILIKLERLE GÖRÜSMEM KONUSUNDA BANA KISIT GETIRMEYE KARAR VERDILER VE DERHAL MEKTUP YAZDILAR BU HAFTA: Dünyanin en önemli metropollerinden biri konumundaki Istanbul’un tarihi, siyasi, iktisadi, mali, sanayi, turizm, ulasim, iklim, gençlik, kültür, iklim krizi ve çevresel anlamlarda lider sehir olacak potansiyeli var. Yerel yönetimlerin bölgesel ve küresel ölçeklerde kent diplomasisi isbirligi ve ortak çalismalar yürütebilmesine yönelik yetkilerin genisletilmesi, bu reformun ana basliklarini olusturacaktir. Tam da herhalde bunu söyleyecegini duydular, benim büyükelçiliklerle görüsmem konusunda bana kisit getirmeye karar verdiler ve derhal mektup yazdilar bu hafta. Bu hamlelerin, sadece ve sadece merkezi idarenin, toplum nezdindeki ne yazik ki çürümüslügünü göstermek konusundan baska bir sürece dair anlami yoktur.
ISTANBUL’UN 2020 YILINDA 230 MILYAR DOLARLIK GAYRI SAFI YURT IÇI HASILASI VARDI, SIMDI 89 MILYAR DOLAR: Çok degil daha 2 yil önce, 2020 yilinin basinda dolar kuru kaç liraydi hatirlayabiliyor musunuz? Söyleyeyim; 5,9 lira. Simdi 20 liraya dayandi. Insan hayret içerisinde kaliyor degil mi ‘Ekonomi nasil bu kadar kötü yönetilebilir’ diye. Peki bunun Istanbul’a etkisi nedir? Istanbul’un 2020 yilindaki döviz kurlarina göre 230 milyar dolarlik gayri safi yurt içi hasilasi vardi. Aradan geçen sürede üretim gücü artsa da merkezi idarenin kötü ekonomi yönetimi, para politikalari ve israfa dayali düzeni yüzünden bu rakam 89 milyar dolara kadar gerilemistir. Dolayisiyla Istanbul, ekonomik güç göstergeleri açisindan dünya kentleri arasinda irtifa kaybetmistir. Tercih edilen para politikalari dogrultusunda enflasyonun patlamasiyla, bir avuç insanin zenginlesmesi ugruna tüm Türkiye’de ve tabii ki Istanbul’da, halkimizin hayati katlanilamaz pahalilik ile karsi karsiya kalmistir. Fakat sunu söylemeliyim: Bu vahim tablo elbette Istanbul’da oldugu gibi Türkiye’de de çok yakin zamanda gerçeklesecek, köklü ve heyecan verici iktidar degisimi ile inanin çok hizli ilerleyecek ve çok hizi iyilesecektir.
HEDEFIMIZ: 600 MILYAR DOLARLIK MILLI HASILA ILE DÜNYANIN ILK 10 SIRALAMASI IÇERISINDE YER ALMAK: Istanbul’da hedefimiz çok açik ve nettir. 2050 Vizyonumuz ve Türkiye’de degisen iktidarin yürütecegi dogru ekonomi ve kalkinma politikalari çerçevesinde Istanbul Metropoliten Bölgesi, Dogu Marmara ve Bati Marmara’daki, özellikle Tekirdag ve Kocaeli alt bölgeleri ile gelistirecegi ekonomik ve mekansal bütünsellik içerisinde yaratacagi 600 milyar dolarlik milli hasila ile dünyanin ilk 10 siralamasi içerisinde yerini alma gücüne, potansiyeline sahiptir. Ve özellikle gençler size söylüyorum: Mutlaka sizlerin sayesinde yerinde alacaktir. Hiç kusku duymuyoruz. Istanbul'u yenilikçi ve yaratici girisimler için çekim merkezi haline getirirken, toplumsal adaleti gözetecek adimlar atilacaktir. Üretim aglarindaki bilgi, teknoloji ve yenilikçilik agirlikli dönüsüme is gücünün uyumunu saglayarak bu alanlardaki istihdami artiracak adimlara, emegin yeniden üretimine yönelik uygun mekânsal, sosyal ve kültürel politikalar eslik edecektir.
ÇÖZÜM VAR: HALKIMIZIN GERÇEK SORUNLARINI GÖRÜYORUZ: Genç ve kadin nüfusunun, akilci egitim ve ekonomi politikalariyla istihdama dahil edilmesi beraberinde büyümeyi getirecek. Istanbul, yüzde 71 oranindaki çalisma çagindaki nüfusu ile Avrupa Birligi ortalamasinin üzerinde son derece önemli bir potansiyele sahiptir. Bizler, bu potansiyelimizi görüyor ve onu özellikle yeni ekonominin ihtiyaçlari olan egitim, bilgi ve teknoloji ile bulusturacak araçlari üretiyoruz. Türkiye’de ve Istanbul’da birçok insanin ekonomik anlamda bir belirsizlik yasiyor. Peki bu belirsizlik karsisinda çaresiz miyiz? Çözüm var. Biz, halkimizin gerçek sorunlarini görüyoruz. 2050’ye dogru, o gerçek sorunlarin çözümü için, adaleti ve dogayi esas alarak yürüyoruz. Bu yürüyüste yenilikçi araçlari ve projeleri hizla hayata geçirmemiz gerekiyor. Yerel yönetimlerin basrol üstlenecegi, kamu kurumlarinin koordinasyonu ve isbirligi içerisinde, yasayanlarin katilimci süreçlerine açik modelleri ve bunu destekleyen ‘Istanbul Yenileniyor’ gibi projeleri bugünün imkanlari ile nasil gerçeklestirmeye basladiysak, yarinin büyük olanaklari ile daha fazlasini da basaracagiz.”
IBB’nin depremden kentsel dönüsüme, ulasimdan altyapi yatirimlarina, tarihsel miraslardan çevresel düzenlemelere kadar birçok alandaki projelerini anlatan Imamoglu, “hayalindeki 2050 yilinin Istanbul’u” için söyle konustu:
“2050 YILINDA 20 MILYON I?STANBULLU BIRLIKTE ÜRETEN, BIRBIRINDEN ÖG?RENEN, YARATICI VE YENILIKÇI INSANLARIN MERKEZIDIR: 2050 yilinin Istanbul’u, hayatin tüm çesitliligi ile canli ve özgür oldugu, herkesin iyi yasadigi bir dünya kentidir. Vizyonumuzun çatisi bu. Istanbul, hedefledigi bu iyi yasami saglamak için planli gelismek ve yaptigimiz tüm projeksiyon ve degerlendirmeler isiginda 20 milyon esik nüfusunu asmamak durumundadir. 2050 yilinda 20 milyon Istanbullu; birlikte üreten, birbirinden ögrenen, yaratici ve yenilikçi insanlarin merkezidir. Tüm dünyadan insanlari kendisine çeken ve onlara ilham veren Istanbul, insanlarin içinde bulunmaktan heyecan duydugu ve zenginlestigi bir kenttir. Istanbul, insanlarin merak ettigi, hayatta mutlaka deneyimlemeyi hayal ettigi bir kenttir. Istanbul’da gençlerin sesine deger verilir ve saygi duyulur. Gençler, geleceklerini Istanbul’da kurmak için umutla hayata katilirlar. 2050 yilindaki Istanbul, yesil ve yüksek teknolojili bir üretim merkezidir. Kentin güçlü yerel üreticileri, üretiminin yani sira arastirma -gelistirme ve tasarimin da bir parçasidir. Tarim, Istanbul’da kentsel hayatin ve kültürün bir önemli bir unsurudur. 2050’nin Istanbul’u, yaratici ve yenilikçi girisimciler için vazgeçilmez hem bölgesel hem küresel bir merkezdir. Bilgi paylasimi, birlikte üretim imkanlari ve altyapisi kentin her yerine yayilmistir. Istanbul, tüm dünyadan insanlarin birlikte üretim yapmasi için, ortak düsünce ve bulusmalarin kentidir. 2050 Istanbul’unda egitim, saglik, kültür ve sanat, barinma, saglikli gida herkes içindir ve kalitelidir. Tüm Istanbullular kentsel yasamin parçasidir; kendi deger ve kimliklerini koruyabilir, özgürce yasayabilirler. Kaynaklardan adil sekilde pay alabilirler. Istanbul, dünyada barisin ve hosgörünün temsil edildigi kenttir. Bu kadim cografyanin lideri ve yol göstericisidir. Istanbul’un sokaklari, meydanlari ve tüm kamusal alanlari kültürle, sanatla, sporla renkli ve canlidir. Tüm Istanbullular bunun parçasidir. Istanbul’a izini birakir.
MARMARA DENIZI CANLANMIS, KUZEY ORMANLARI ISTANBUL’U KANATLARI ALTINA ALMISTIR: Istanbul’un meydanlari ve sokaklari herkes için tasarlanmistir. 2050 yilinda Istanbul, planli dönüsmüstür. Küresel bir ekonomik merkez olmaya devam ederken ve kent ekonomik gücünü artirirken, ayni zamanda insanlara huzurlu, paylasimci bir yasam çevresi sunmaktadir. Istanbul’da yasayanlar, sokaklarinda yürümenin, ise ya da okula giderken bisiklete binmenin, her yasta spor yapmanin ve oyun oynamanin keyfini sürerler. Trafik Istanbullular için çile olmaktan çikmistir. Ulasim imkanlari ileri seviyelere gelmistir. 2050’nin Istanbul’u, özgünlüklerini korumustur. Kendisine birakilan emaneti, yillar geçse de korumayi bilmistir. Istanbul’un Bogazi, vapurlari, Haliç’i, Adalar’i, Galata’si, Beyoglu bölgesi, Eyüp Sultan’i ve daha niceleri ile bütünlesmis¸ kültürel mirasi her zaman Istanbul’un ve Istanbullularin kimliginin parçasidir. 2050’de Istanbul, tüm bilesenleriyle doga dostu bir metropoldür. Kentte bulunan tüm canlilar korunur. Istanbul’un dogasi ve biyoçesitliligi özgünlügünün bir parçasidir. Marmara Denizi canlanmis, dereleri canlanmis, Kuzey Ormanlari Istanbul’u kanatlari altina almistir. Iklim krizine karsi tüm Istanbullular, birlikte mücadele etmektedir. Kentin ekonomisi, olanaklari ve fiziksel çevresi adil sekilde dönüstürülmüstür.
ISTANBUL ESITSIZLIGE KARSI ADALETIN KENTIDIR: Artik Istanbul, kaynaklarini verimli kullanan, kirletmeyen, döngüsel bir kenttir. Istanbullular, zorluklar karsisinda dayanisma içindedir, her zaman ortak hareket eder. Sorunlara karsi yenilikçi çözümleri, sürekli ve birlikte kesfederler. Istanbul, her düzeyde demokratik bir kent yasami ve özgür ifade alani saglar. Istanbullular ise, güçlü sivil alanin en önemli unsurudur. Dünyadaki kaynaklarin giderek tükendigi; iklim krizi, sosyal adaletsizlik, savas ve yikimlarla mücadele ettigimiz bir çagda, tüm bu zorluklara ve olumsuzluklara karsi, Istanbul’u hep birlikte daha adil, daha yesil, daha yaratici, daha sürdürülebilir bir kent haline getirecegimize yürekten inaniyorum. Istanbul, tüm bu sorunlarla bogusan dünyaya pek çok açidan örnek olacaktir. 2050 yilinda Istanbullular, mutlu ve gelecekten umutludur. Istanbul, esitsizlige karsi adaletin kentidir.
ISTANBUL’UN GELECEK IÇIN BIR PLANI VAR: Çünkü Istanbul’un gelecek için bir plani var. Çünkü Istanbul’un bu plana inanan insanlari var. Bugün sizlerle ana basliklarini paylastigim Vizyon 2050 Belgesi, eger bir arada olabilir ve bu ortak gelecege sahip çikabilirsek, Istanbul’dan Türkiye’ye ve tüm dünyaya seslenen adil, esit, özgür ve refah içerisinde bir yasamin nasil mümkün olabileceginin manifestosudur. Bu yolculukta, Cumhuriyetimizi demokrasi ve kalkinma ile ikinci yüzyila tasirken, Istanbul’umuzun rolünü tanimlayan güçlü bir yol haritasidir. Gelin bu yolculugu, bugünden birlikte kosmaya baslayalim. Hayallerimizden ilham alarak Istanbul’un 2050 Vizyonu ’nu hep birlikte büyütelim. Vizyon 2050, bugünden itibaren 16 milyon Istanbullunun gelecek umududur, Istanbullularindir.
B40 ÜYESI BALKAN SEHIRLERINDEN KATILIM
IPA Kampus açilisi ve “Vizyon 2050 Sunumu”na; CHP milletvekilleri Turan Aydogan, Sibel Özdemir, Zeynel Emre, Gürsel Erol, IYI Parti milletvekili Hayrettin Nuhoglu, IYI Parti Istanbul Il Baskani Bugra Kavuncu, Sisli Belediye Baskani Muammer Keskin, Kadiköy Belediye Baskani Serdil Dara Odabasi, Büyükçekmece Belediye Baskani Hasan Akgün, Beylikdüzü Belediye Baskani Mehmet Murat Çalik, Küçükçekmece Belediye Baskani Kemal Çebi, Avcilar Belediye Baskani Turan Hançerli, eski IBB baskanlari Nurettin Sözen, Ali Müfit Gürtuna ve CHP IBB Grup Baskanvekili Dogan Subasi, IYI Parti IBB Grup Baskanvekili Ibrahim Özkan, B40 üyesi Balkan sehirlerinin temsilcileri ile çok sayida akademisyen ve genç katildi.
ETKINLIKLER 2 GÜN SÜRECEK
IPA Kampus açilisi nedeniyle, 5-6 Temmuz günleri arasinda, konularinda uzman bilim insanlarinin kente ve kentin gelecegine dair görüs, öneri ve projelerinin ele alinip, tartisilacagi paneller düzenlenecek. Etkinlikler için, yaklasik 90 bin metrekarelik alanda konumlanan IPA Kampüsü’n farkli yerlerinde bulusma noktalari hazirlandi. Panelistler ve katilimcilar, ilgi alanlarina göre farkli noktalarda bir araya geldi.