Geçmişten bugüne devletimiz, vatanımız pek çok ihanet görmüştür. 15 Temmuz, bunlar içinde en kirli, en şeytani ve en kanlı ihanetlerden birisi oldu. Hain terör örgütü FETÖ tarafından gerçekleştirilen bu hain darbe girişiminde 251 kahraman kardeşimiz şehit ,2 bin 196 vatansever kardeşimiz ise yaralanarak gazi oldu. O ihanet gecesinde milyonlarca vatandaşımız adanmışlık bilinci ile kendi hayatlarını milletimizin ve devletimizin bekası için gözden çıkarmıştır. Türkiye'ye kara bir sayfa yazma amacında olan hain bir girişimin milletçe boşa çıkarılmasıyla, özgürlüğün, vatan sevgisinin, demokrasinin ve ülke onurunun her şeyin üzerinde tutulduğunu milletimiz tüm dünyaya dimdik durarak göstermiş oldu. Hain saldırı gecesi Manisa meydanlarını boş bırakmayan hemşerilerimize de bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. O gün, hem kara bir leke hem de bir zaferin günüdür. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin içeride ve dışarıdaki düşmanlarına, kem gözlere cevap günüdür. Çok daha güçlü bir Türkiye’yi ve geleceği tesis etmek; bu şuuru, kararlık ve cesareti taşımaya devam etmekle mümkündür. Genel Başkanımız Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti her zamankinden daha güçlü bir şekilde mücadele etmeye haksızlıklara karşı susmamaya devam edecektir. Cumhuriyetimizin 100.yılında daha güçlü bir Türkiye bizleri beklemektedir. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle, ülkemizin birlik ve bütünlüğü için gözünü kırpmadan canını ortaya koyan tüm demokrasi şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyor, gazilerimize ve bu demokrasi destanını yazan herkese şükranlarımızı sunuyorum.
